T24 Dış Haberler
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Hizbullah lideri Hasan Nasrallah'ın İsrail bombardımanında öldürülmesiyle ilgili "Görünen o ki savaşın bölgeye yayılması konusunda İsrail'de, Netanyahu'da bir arzu var. İsrail Gazze'den sonra durmayacak, Lübnan'a da girecek" diye konuştu.
Hizbullah lideri Hasan Nasrallah, Beyrut'taki İsrail saldırısında öldürüldü
Hizbullah lideri Hasan Nasrallah kimdir?
Dışişleri Bakanı Fidan, TRT Haber'de gündeme dair açıklamalarda bulundu.
Lübnan'da öldürülen Hizbullah lideri Nasrallah hakkında konuşan Fidan, "Nasrallah bölge için önemli bir faktördü. Hem İran için hem Hizbullah için büyük bir kayıp oldu. Daha önceki görüşmemizde Hizbullah'ın büyük bir çatışmaya girmeyeceği düşüncesindeydim. İsrail Lübnan'dan sonra nereye gider bununla ilgili birtakım öngörülerimiz var" dedi.
Fidan ayrıca Netanyahu'nun savaşı bölgeye yayma arzusu olduğunu ifade etti.
Netanyahu, Nasrallah'ın öldürülmesinin ardından ilk kez konuştu: Hedeflere ulaşmak için şarttı
"İsrail savaşı bölgeye yaymak istiyor"
Bakan Fidan'ın açıklamalarından satır başları şu şekilde:
"Çok farklı platformlarda birçok toplantı yaptık. BM çatısı altında yapılan toplantılar çok etkili oldu. Bağımsız bir Filistin devletinin kurulması vurgusunu yaptık. ABD'nin ayak diretmesi sebebiyle oylama yapılmasına engel olunuyor. İşgalin kendisi unutturulmuş, zulmün kendisi unutturulmuş, İsrail'in illüzyonu içerisinde yaşıyordu uluslararası toplum. Bizim ilk hedefimiz bağımsız Filistin devletinin tanınması. Bu sağlanmadıkça Orta Doğu'ya barış gelmeyeceği herkesçe malum.
İsrail durdurulmazsa savaşı başka yerlere taşıyacağını daha önce birçok defa ifade ettik. Bir sene önce ne söylediysek maalesef onlar yaşanıyor. Görünen o ki savaşın bölgeye yayılması konusunda İsrail'de, Netanyahu'da bir arzu var. Hizbullah'a yönelik operasyonlar arttırılmış durumda. Anlaşılan o ki bu saldırılara çok uzun zamandır hazırlanıyorlardı.
Nasrallah bölge için önemli bir faktördü. Hem İran için hem Hizbullah için büyük bir kayıp oldu. Daha önceki görüşmemizde Hizbullah'ın büyük bir çatışmaya girmeyeceği düşüncesindeydim. İsrail Lübnan'dan sonra nereye gider bununla ilgili birtakım öngörülerimiz var.
"ABD'nin bütün gücünün İsrail'in emrinde olması rahatsızlık verici"
ABD sistemi bir çaresizlik içinde. Amerikan siyasetinde siyonizm kök salmış durumda. Bunun üzerinden kariyerler ve networkler yapılıyor. Kongre üyesi yapılıyorlar, senatör yapılıyorlar. Lobinin etkisiyle İsrail aklına hizmet eden kabul edilmiş bir gerçek var. Bazı Amerikalılar bu durumdan rahatsızlık duyuyor. ABD'nin bütün gücünün İsrail'in emrinde olması rahatsızlık verici. Netanyahu'nun stratejilerine baktığımızda hem kendi ülkesini hem müttefiklerini büyük bir ateşin içine çekiyor.
Blinken ile görüşme ve F-35 süreci
Başta Gazze olmak üzere bölgesel konuları ele aldık. ABD'nin Suriye'de PKK'ya desteğinin bitmesini ele aldık.
Beklentimiz ABD'nin müttefiklik ruhuna uygun hareket etmesi. Yakın zamanda somut bir adım gelir mi, bekleyip göreceğiz.
"BRICS'i bir potansiyel olarak görüyoruz"
Türkiye bir kimlik arayışında değil. Tarihi kimliğinden emin bir millet olarak yolumuzu sürdürüyoruz. Türkiye olarak ne Doğu ne Batı ekseninde sıkışmış değiliz. BRICS'i bir potansiyel olarak görüyoruz ve 4 milyara yakın insanın içinde yaşadığı bir platform."
Orta Doğu'da yeni eşik; Lübnan'da binlerce çağrı cihazı ve telsiz patlatıldıABD'nin gerilimi tırmandırmama uyarıları, Katar ve Mısır ile birlikte yürüttüğü ateşkes çabalarının ortasında Lübnan'da Hizbullah'a yönelik art arda iki büyük saldırı düzenlendi. İran destekli militan grubun kullandığı binlerce çağrı cihazı ve el telsizi patlatıldı. Saldırılarda aralarında çocukların da bulunduğu en az 37 kişi hayatını kaybederken, 3 bin 500'den fazla kişinin de yaralandığı bildirildi. Bu, 7 Ekim'de başlayan Gazze Savaşı'nın ilk gününden itibaren Hamas'ın yürüttüğü savaşa İsrail'in kuzey, Lübnan'ın güney sınırında destek veren Hizbullah için ağır bir darbe olarak değerlendiriliyor. Grubun lideri Hasan Nasrallah da "Ağır bir darbe aldık. Direnişin tarihinde daha önce görülmemiş düzeyde bir darbeydi" ifadeleriyle saldırının boyutunu kabul etti. İlk saldırı çağrı cihazlarına Önce Hizbullah'ın kullandığı çağrı cihazları, 17 Eylül'de saat 15.30 sularında eş zamanlı olarak patlatıldı. Saldırıdan birkaç ay önce, Nasrallah, militanlara ve özellikle de gerginliğin yüksek seviyede olduğu güney sınırında bulunanlara akıllı telefon kullanmayı bırakmaları çağrısında bulunmuştu. Hizbullah, bu uyarılar nedeniyle İsrail'in sızma tehditleri ortasında güvenli iletişimin bir yolu olarak çağrı cihazlarını tercih ediyordu. Lübnan'ın çeşitli yerlerinde ve Suriye'de binlerce çağrı cihazının patlatılmasıyla 12 kişi hayatını kaybetti, 2 bin 800 kişi yaralandı. Yaralananlar arasında İran'ın Lübnan Büyükelçisi Mojtaba Amani de bulunuyordu.
|
Şehzadenin Yüzyılı | İlber Ortaylı, Ertuğrul Osman'ı anlattı: Türk hanedanı kadar memleketine ihanet etmeyen, Cumhuriyet'e sadık insanlar yok
|