Ankara Emniyetini sarsan Ayhan Bora Kaplan suç örgütüne yönelik yürütülen soruşturmada elde edilen deliller doğrultusunda, dosyada yer alan diğer şüphelilerle hareket ettiği değerlendirilerek gözaltına alınan Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğünde görevli komiser G.K, savcılık ifadesinin ardından çıkarıldığı nöbetçi sulh ceza hakimliğince tutuklandı.
Kaplan soruşturması kapsamında gizli tanık Serdar Sertçelik’in iddiaları ve yurtdışına kaçırılmasından sorumlu tutulan ikisi emniyet müdürü, biri komiser olmak üzere 7 kişi, önceki gün "yargı görevini yapanı etkileme", "göreve ilişkin sırrın açıklanması" ve "suçluyu kayırma" suçlamalarından tutuklanmıştı.
Tutuklananlar arasında Kaplan'ı yurt dışına kaçarken Esenboğa Havalimanı'nda gözaltına alan Ankara Emniyet Müdür Yardımcısı Murat Çelik, yardımcısı Şevket Demircan ve komiser Ufuk Gültekin ile eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun danışmanlığını yapmış olan Ramazan Kubat da buluyor. Gözaltına alınan alınan Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürü Kerem Öner ise serbest bırakılmıştı.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, soruşturma kapsamında Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğünde görevli komiser G.K.'nın da 21 Mayıs'ta gözaltına alındığını duyurdu. Ayrıca G.K.'nın yanı sıra gözaltına alınan N.Ö.K isimli şüpheli de yurt dışı yasağıyla serbest bırakıldı.
Komiserin dijital materyalleri Jandarma Kriminal Şube Müdürlüğü'nde
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğünde görevli komiser G.K'nın gözaltına alınmasına ilişkin şu açıklamayı yapmıştı:
"Cumhuriyet Başsavcılığımızca yürütülmekte olan soruşturma kapsamında elde edilen mevcut deliller ışığında dosyada yer alan diğer şüphelilerle birlikte hareket ettiği değerlendirilen Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğünde görevli komiser G.K. 21.05.2024 tarihi itibariyle gözaltına alınmıştır.
Soruşturmamız kapsamında şüpheli olarak yer alan şahıslardan ele geçen dijital materyaller üzerindeki incelemelere Ankara İl Jandarma Komutanlığı Kriminal Şube Müdürlüğünde devam edilmektedir. Son olarak soruşturmada hakkında gözaltı kararı bulunan ve mevcutlu olarak Cumhuriyet Başsavcılığımıza getirilmesi talimatı verilen dosya şüphelisi N.Ö.K, alınan ifadesinin ardından mevcut delil durumuna istinaden yurt dışı yasağı adli kontrol tedbiri uygulanması talebiyle Ankara Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliğine sevk edilmiştir. Ankara Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliği tarafından şüpheli hakkında yurt dışı çıkış yasağı adli kontrol tedbiri kararı verilmiştir."
Yerlikaya: Bundan sonrası yargıda
Bugün gazetecilerin sorularını yanıtlayan Bakan Ali Yerlikaya, da soruşturmaya ilişkin, "İçişleri Bakanlığı'nın hazırladığı üst düzey polisleri ilgilendiren müfettiş raporu cumartesi günü tamamlandı, pazar günü de Başsavcılığa teslim edildi. Rapor kriminal, jandarma birlikte çalıştı. Uzun sürecek bir süreci özveri ile kısa sürede tamamladık. Bundan sonrası yargıda" demişti.
Gazeteci Saygı Öztürk’ün aktardığı ifadelerden bölümler şöyleydi:
-Emniyet Müdür Yardımcısı Murat Çelik:
Organize Şube Müdürü Kerem Gökay Öner’in çalışmalarda devre dışı bırakıldığına ilişkin iddiası doğru değildir. Kendisi şube müdürü olarak geniş yetkileri olan bir görev icra ediyor. Kimsenin pasifize edecek fiili bir gücü yoktur. Benim kimseye, ‘Kerem müdüre bilgi verilmemesi, soruşturmadan dışlanması’ gibi bir talimatım olmadı. Organize Müdür Yardımcısı Şevket Demircan’a veya başka birisine herhangi bir siyasi hakkında Serdar Sertçelik’e gizli tanıklık yaptırılması için asla talimat vermedim, görüşmedim. Serdar Sertçelik’in yurtdışına kaçışı ile ilgili herhangi bir ilgim ve bağlantım yok. Siyasi kişilerin veya dosya ile ilgili olmayan ancak kamuoyu tarafından bilinen kişilerin Serdar Sertçelik’in gizli tanıklığı vasıtasıyla soruşturmaya dahil edilmesi gibi talimat vermedim. Herhangi bir siyasetçi veya kamuoyunun bildiği tanıdığı kişiyi Organize Şube’yi kullanarak takip ettirmedim. Usulsüzce dinleme gibi bu yönde bana illegal bir talimat gelmedi. Serdar Serçelik, tek taraflı beyanlarıyla kesip-biçerek insanların algısını yönlendirmeye çalışıyor. Beni hedef gösteriyor. Kendisi, işin içine siyasileri katarak soruşturmadan kurtulmayı amaçlıyor. İftiraya uğradığımı düşünüyorum.”
-Organize Şube Müdür Yardımcısı Şevket Demircan:
“Yurtdışına kaçan Serdar Sertçelik’le telefonla konuşan Organize Şube Müdür Yardımcısıyım. Dinletilen telefon konuşmaları bana ait. Ancak kesilmiş bir şekildedir. Bu kayıtların kesintisiz olanı ve tamamını müfettişlere de verdim. Konuşmamda geçen ‘Patlat’ tan kastım, gizli tanık daha önce savcılıkta verdiği ifadede S.S.’nun karışmış olduğu ve ABK’nın dahil olduğu silahla yaralamayı anlatmıştı. O yüzden ‘Varsa bir şey ekleyelim’ demek istedim. Dosyaya bir şey katmak, eklemek gibi bir düşüncem olmadı. Serdar Sertçelik’in konuşmayı kayda aldığını tahmin ettiğim için ben de kayda aldım. Çünkü, ileriki aşamada beyanlarını değiştirme olasılığını da gözettik. Bu kişinin yurtdışına kaçırılması konusunda kimseye talimat vermedim. Ayrıca yurtdışına kaçırılmasını niçin isteyelim? ABK dosyasına, alakası olmayan kişilerin eklenmesi, ya da siyasi bir kişiyi dinleme, dosyaya ekleme talimatı da almadım. Usulsüz bir dinleme de yapılmasına sistem izin vermez. Soruşturma makamının talimatları yerine getirildi.”
-Organize Şube Müdürlüğü’nde görevli Komiser Ufuk Gültekin:
“Ben 4 - 5 ay boyunca Ayhan Bora Kaplan örgütü ile mücadele ettim. 16 gün boyunca eve gitmediğim de oldu. Örgüt tarafından hedef seçildiğim için hakkımda koruma kararı var. Adresimi o yüzden vermiyorum. Örgütün ikinci adamını kaçırma gibi bir durumum söz konusu olamaz. Bu şahıs gizli tanık olduğu dönemde muhbir olarak bize bir takım bilgiler veriyordu. Ancak zorunlu olmadıkça onunla görüşme yapmıyorduk. Kaçmadan bir gün önce bile bana ‘abi sana ulaşmaya çalışıyorum ancak ulaşamıyorum’ şeklinde mesaj da atmıştır. Suç örgütü tarafından tehdit edildim. Ailem mağdurdur.”
-Organize Şube’de görevli Komiser Metehan İlkyaz:
“Serdar Sertçelik’in Ankara’dan kaçırılmasında yer alan sivillerle hiçbir münasebetim ve birlikteliğim yok. Sadece telefon ortak baz söz konusudur. Bu da tek başına değerlendirilemez.”
Sertçelik'in iddiaları ve sonrasında yaşananlarAnkara’da organize suç örgütü lideri olduğu iddiasıyla tutuklanan Ayhan Bora Kaplan’ın adamı olduğu ve bazı eylemlere karıştığı belirtilen Serdar Sertçelik, "yalan ve iftiralarla dolu 19 sayfalık beyanları kendisine zorla imzalattırıldığını" ileri sürerek Ankara emniyetini suçlamıştı. İfadeyi verdiğinin ertesi günü elektronik kelepçe takılarak tanık koruma programına alındığını ancak istediği her yere gidebildiğini anlatan Sertçelik, "kendisine yapılan operasyonun göstermelik olduğunu ve yurt dışına kaçmasına müsaade edildiğini" ileri sürmüştü. Sertçelik, yurt dışına çıktıktan sonra polisin kendisine ulaşarak, Süleyman Soylu, Bekir Bozdağ, Fahrettin Koca, Abdulhamit Gül, Macahit Arslan ve Hasan Doğan aleyhine ifade verdirmek istediğini, hükümete bu yolla darbe yaptıklarını ileri sürmüştü. Sertçelik’in açıklamaları ve yayınladığı ses kayıtlarından sonra önceki gün Organize Şubesi’nden sorumlu Ankara Emniyet Müdür Yardımcısı Murat Çelik, Organize Şube Müdürü Kerem Öner, Müdür Yardımcısı Şevket Demircan ve Komiser Ufuk Gültekin "darbe" iddiasıyla gözaltına alınmıştı. İkametlerinde yapılan aramalarda bazı dijital materyallere el konulmuştu. Çelik, Demircan ve Gültekin, 7 Eylül 2023’te Kaplan’ı gözaltına alan üç isimdi. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, suç örgütü lideri Ayhan Bora Kaplan soruşturması çerçevesinde yaşanan gelişmeler üzerine Mülkiye Başmüfettişlerinin raporu doğrultusunda üç emniyet müdürünün çığa alındığı süreç için "komplo" dedi. Hedefin Cumhur İttifakı ve Türkiye olduğunu söyleyen Bahçeli, "Olan biten tüm kanun dışı irtibat ve ilişki ağlarının farkındayız. 17-25 emniyet ve yargı ortaklı darbe girişiminin tekrarını planlayanlara boyun eğersek boyumuz devrilsin, göz yumarsak gözümüz çıksın, eyvallah edersek de kanımız kurusun" dedi. Bahçeli, "Gizli tanık ifadeleriyle şerefli isimleri karalama kumpasını ve tecelli eden millet iradesini gölgeleme arayışını himaye eden ve buna hizmetkarlık yapan kim varsa haindir, haşhaşidir, emniyet, yargı ve medya uzantılarının tepesine binilmelidir" diye çağrıda bulundu. Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın MİT Başkanı İbrahim Kalın ve Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’u Beştepe'deki Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ne çağırdı. Gece yarısı yapılan kritik zirvenin gündeminde, Ayhan Bora Kaplan soruşturması nedeniyle Ankara emniyetinde açığa alınan polis müdürlerine ilişkin soruşturma olduğu öne sürüldü. Erdoğan'ın Kalın ve Tunç ile yaptığı toplantının ardından AKP Grup Toplantısında önemli açıklamalar yapması beklendiği de iddia edildi. TIKLAYIN - Erdoğan, Adalet Bakanı Tunç ve MİT Başkanı Kalın'ı Külliye'ye çağırdı Erdoğan, partisinin grup toplantısında "emniyetteki kriz", "kumpas" iddialarına ilişkin mesajlar verdi. "Kanunun dışına çıkan, hatası olan kim varsa hukuk zeminince hesabı soruyoruz" diyen Erdoğan, "Son 21 yılda çetin mücadeleler sonucunda gerilettiğimiz bürokratik vesayetin tekrar nüksetmesine fırsat vermeyiz" ifadelerini kullandı. |