T24 Haber Merkezi
Anayasa Mahkemesi'nin milletvekilliğinin düşürülmesi hakkında "yok hükmündedir" kararı verdiği Can Atalay, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Numan Kurtulmuş'a seslendiği açıklamasında “Anayasa Mahkemesi kararı apaçık ortadayken, başka hiçbir kurumun kararını, işlemini beklemek, önermek veya arkasına sığınmak mümkün değildir. Bu tutum TBMM’deki sayısal çoğunluğa dayanarak Anayasa’nın ve yasaların çiğnenmesi, askıya alınmasıdır. Görev, sorumluluk TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş’un omuzlarındadır" ifadesini kullandı.
TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli arasında bugün sürpriz bir görüşme gerçekleşti. Yaklaşık yarım saat süren görüşmenin ardından açıklama yapan Kurtulmuş, " Meclis'in daha fonksiyonel şekilde çalıştırılması için karşılıklı görüş alışverişinde bulunduk" dedi.
Cumhuriyet Halk Partisi, Türkiye İşçi Partisi’nden Hatay milletvekili seçilen ardından vekilliği düşürülen ve AYM'nin milletvekilliği düşülmesi hakkında "yok hükmünde" kararını verdiği Can Atalay için Meclis’i 10 Eylül Salı günü saat 14.00'te olağanüstü toplantıya çağırdı. Başvurunun ardından Can Atalay Silivri Cezaevi'nden yaptığı yazılı açıklamada "Görev, sorumluluk ve vebal Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Numan Kurtulmuş’tadır! Meclis olağanüstü toplantı çağrıları, açık Anayasa ihlaline Meclis’in el koyması içindir. Her kurumu, her yurttaşı bağlayan Anayasa Mahkemesi kararının hasır altı edilerek Anayasa’nın askıya alınmasına karşı acil çağrıdır. Görev savsaklamalarına müdahale çabalarıdır. Ancak, kararın uygulanmasından asli görevli, sorumlu TBMM Başkanı’dır" değerlendirmesini yaptı.
"Resmî Gazete’de yayımlanan bir 'hüküm', neden TBMM Başkanı için bağlayıcı bir “hüküm” olamaz?"
Atalay şunları kaydetti:
"Başkan’ın 'Anayasa Mahkemesi bize yazı yazmadı' sözlerini nasıl yorumlamalıyız? Resmî Gazete neden çıkar? Neden özellikle Anayasa Mahkemesi Kararları Resmî Gazete’de yayımlanır? Resmî Gazete’de yayımlanan bir metin ortaya söylenmiş bir söz müdür?
Resmî Gazete’de yayımlanan bir 'hüküm' her kuruma, yurttaşa 'açık tebligat'tır da neden TBMM Başkanı için bağlayıcı bir “hüküm” olamaz? Neden ve ne zamandır Resmî Gazete tebliğleri 'şahsıma tebliğ edilmediği sürece hükümsüzdür' denilebilmektedir? Başka herhangi bir kurum, yurttaş böyle bir yok sayma saikiyle davranırsa başına neler gelir?
Durum en açık haliyle şöyledir: Meclis kürsüsünden Yargıtay’ın 'bir yazısı' okundu. Anayasa Mahkemesi 'okunan bu yazı ve sonucunda yapılan işlem yok hükmündedir' kararını verdi. 'Milletvekilliği hiç düşmemiştir' dedi.
"AYM kararı apaçık ortada"
Anayasa Mahkemesi kararı apaçık ortadayken, başka hiçbir kurumun kararını, işlemini beklemek, önermek veya arkasına sığınmak mümkün değildir. Bu tutum TBMM’deki sayısal çoğunluğa dayanarak Anayasa’nın ve yasaların çiğnenmesi, askıya alınmasıdır. Görev, sorumluluk TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş’un omuzlarındadır. Ve giderek ağır bir vebale dönüşmektedir."
TBMM tarihinde bir ilk; Anayasa Mahkemesi kararlarına rağmen Can Atalay'ın milletvekilliği düşürüldü!TİP Hatay Milletvekili Can Atalay hakkındaki, Gezi davasında 18 yıl hapse mahkûm edildiğine ilişkin karar TBMM Genel Kurulu’nda 30 Ocak'ta okundu. Meclis'te bir ilk yaşandı ve Anayasa Mahkemesi’nin iki kez bu konuda hak ihlali kararı vermiş olmasına rağmen Genel Kurul'da Yargıtay yazısı okunarak Atalay'ın milletvekilliği düşürüldü. Genel Kurulu yöneten TBMM Başkanvekili Bekir Bozdağ'a, kararı okuduğu sırada anayasa kitapçığı fırlatıldı.
Kararın okunmasının hemen ardından TBMM internet sitesinde yer alan, "Milletvekilliği Sona Erenler" sayfasına Can Atalay da eklendi.
Can Atalay'dan ilk açıklamaVekilliğinin düşürülmesi kararının ardından Atalay'dan ilk açıklama geldi. Atalay, Seçilmiş Hatay Milletvekili sıfatıyla yayınladığı açıklamada, "Anayasa’nın açık; hiçbir kuşkuya yer bırakmayan hükümlerine karşın seçilmiş Hatay milletvekilinin milletvekilliğini 'düşürdüler.' Türkiye, bu kuralsızlık, hukuksuzluk deli gömleğine sığmayacak. Hep beraber göreceğiz" dedi. AYM: "Yok hükmünde"Anayasa Mahkemesi (AYM), 1 Ağustos gece ayrısı Resmi Gazete'de yayımlanan gerekçeli kararında Atalay'ın milletvekilliğinin düşürülmesinin "yok hükmünde" olduğunu tespit etti. Yüksek Mahkeme, Yargıtay 3. Ceza Dairesi’nin Atalay’la ilgili kararının hukuki değerden yoksun olduğuna ve bu kararın TBMM Genel Kurulu’nda okunmasıyla Atalay’ın vekilliğinin düşmüş sayılamayacağına karar verdi. Atalay’ın vekilliğinin düşürülmesi işleminin iptali ile Yargıtay yazısının TBMM’de okunması işleminin iptali başvurularını birleştirerek karara bağlayan Yüksek Mahkeme, Can Atalay’ın "milletvekilliğinin yok hükmünde sayılması" talebinin karara bağlanmasına yer olmadığına hükmetti. Karar, eski AYM Başkanı Zühtü Arslan ve eski üye Muhammed Emin Kuz'un da yer aldığı 4'e karşı 10 üyenin oyuyla oyçokluğuyla alındı. Milletvekilliğinin düşürülmesinin "yok hükmünde" olduğunu tespit eden Yüksek Mahkeme, “Öncelikle belirtmek gerekir ki TBMM Genel Kurulu’nun 30 Ocak’taki birleşiminde okunan İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nin kararı bir mahkûmiyet kararı değil, Anayasa Mahkemesi’nin bireysel başvuru kararının daire tarafından değerlendirilmesi için dosyanın anılan daireye gönderilmesine ilişkin karardır…" değerlendirmesinde bulundu. GÖKÇER TAHİNCİOĞLU YAZDI
|