T24 Dış Haberler
Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, 79. Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu'nda ilk kez hitap etti, "Halkımıza olanlardan tüm dünya sorumludur" dedi.
Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, New York'ta düzenlenen 79'uncu Genel Kurulu toplantısında konuşmasına başladı. İlk kez Genel Kurul'da hitap eden ve konuşmasına "Mescid-i Aksa Müslümanlara aittir" diyerek başlayan Abbas, "Filistin bizim vatanımızdır. Babalarımızın, dedelerimizin toprağıdır. Bizim olarak kalacaktır. Ayrılmayacağız. Ayrılmayacağız. Ayrılmayacağız" dedi.
"İsrail hükümeti Gazze gibi Lübnan halkına karşı soykırım suçu işliyor" diyen Abbas, "Bu çılgınlık devam edemez. Halkımıza olanlardan tüm dünya sorumludur" dedi.
İsrail'in 7 Ekim'den bu yana Gazze'yi "neredeyse tamamen yok ettiğini" ifade eden Abbas, "İsrail'in Gazze'nin tek bir santimetresini almasına bile izin vermeyeceğiz" dedi.
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'ya da tepki gösteren Abbas, "Allah adına soruyorum, o zaman 15 binden fazla çocuğu öldüren kim? Bu suçu durdurun. Hemen durdurun. Çocukları ve kadınları öldürmeyi durdurun. Soykırımı durdurun. İsrail'e silah göndermeyi durdurun" ifadelerini kullandı.
Gazze için dünya genelinde düzenlenen eylemlere değinen Abbas, şunları söyledi:
"Bu soykırıma karşı yapılan bütün eylemleri destekliyorum. Bütün dünyada Filistin halkına destek gösterileri yapıldı. Özellikle Amerikan halkı. Evet, Amerikan halkı mitingler düzenledi ve İsrail'e karşı çıktı. Avrupa devletlerine, Avrupa halklarına teşekkür ediyoruz. Filistin halkı sizin duruşunuzu unutmayacaktır ve hepinizi onurla anacağız. Halkımızın özgürlüğünü destekleyen herkese teşekkür ediyorum."
İsrail askerlerinin öldürdüğü Ayşenur Ezgi Eygi'ye de değinerek, "Filistin halkı, İsrail işgal ordusunun şehit ettiği Ayşenur Hanım’ın duruşunu unutmayacaktır" dedi.
Abbas'ın konuşmasından satır başları:
"Bu çılgınlık devam edemez. Gazze ve Batı Şeria'daki insanlarımızın başına gelenlerden tüm dünya sorumludur. Gazze'de artık elektrik yok, içilebilecek su yok, yaşam belirtisi yok. Gazze yıkıldı ve İsrail işlediği savaş suçlarının hesabını vermeyeceğini mi düşünmektedir. İsrail kurulduğu 1948'den beri bize soykırım uyguluyor. İsrail'i, dünya ikna edemedi ve sivilleri öldürmeye devam etti. Bizi çok üzüyor, Amerikan yönetimi 3 kez güvenlik konseyinin kararını veto iptal etti.
Dedi ki savaş devam etsin. ABD, İsrail'i silahlandırmaya devam etti ve kadınları ve çocukları öldüren İsrail'e cesaret vetti. Filistin devletinin BM'deki koltuğunu ABD veto etti. Biz niye diğer halklar gibi üye olamıyoruz. Amerika'nın gözünde üyeliği hak etmiyoruz, bu yüzden veto hakkını buna karşı kullanıyorlar. Amerika Birleşik Devletleri'nin halkımıza karşı çıkmakta nasıl ısrar edebildiğini anlamıyorum."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, NBC News'e konuştu: Hamas’a bir terör örgütü olarak bakmıyorum
Orta Doğu'da yenişik; Lübnan'da binlerce çağrı cihazı ve telsiz patlatıldıABD'nin gerilimi tırmandırmama uyarıları, Katar ve Mısır ile birlikte yürüttüğü ateşkes çabalarının ortasında Lübnan'da Hizbullah'a yönelik art arda iki büyük saldırı düzenlendi. İran destekli militan grubunun binlerce çağrı cihazı ve el telsizi patlatıldı. Saldırılarda insanların da içinde bulunduğu en az 37 kişinin hayatını kaybederken, 3 bin 500'den fazla kişinin de yaralandığı bildirildi. Bu, 7 Ekim'de başlayan Gazze Savaşı'nın ilk saldırısından itibaren Hamas'ın yürüttüğü İsrail'in kuzeydeki savaşını, Lübnan'ın güney bölgesinde Hizbullah'ı destekleyen ağır bir darbe olarak değerlendiriliyor. Grubun lideri Hasan Nasrallah da "Ağır bir darbe aldı. Direnişin bugün daha önce görülmemiş düzeyde bir darbeydi" ifadeleriyle saldırıların patlamasını kabul etti. İlk saldırı çağrı cihazlarına Önce Hizbullah'ın kullandığı çağrı cihazları, 17 Eylül'de saat 15.30 sularında eş zamanlı olarak patlatıldı. Saldırıdan birkaç ay önce, Nasrallah, militanlara ve özellikle de gerginliğin yüksek düzeyde olduğu güney bölgesinde bulunanlara akıllı telefon kullanma bırakmaları telefonunda bulunmuştu. Hizbullah, İsrail'in sızma tehdidi nedeniyle bu uyarılar ortasında güvenli iletişimin bir yolu olarak çağrı cihazlarını tercih ediyordu. Lübnan'ın çeşitli yerlerinde ve Suriye'de binlerce çağrı cihazının patlatılmasıyla 12 kişi hayatını kaybetti, 2 bin 800 kişi de yaralandı. Yaralananlar arasında İran'ın Lübnan Büyükelçisi Mojtaba Amani de bulunuyordu.
|