Hayatını kaybeden Koç Holding Yönetim Kurulu eski başkan vekili iş insanı Suna Kıraç'ın ardından pek çok yazı kaleme alındı. Sözcü gazetesi yazarı Uğur Dündar, uzun yıllar ALS hastalığı ile mücadele eden Suna Kıraç'ı bugüne kadar insanlığa adanmış hizmet aşkının yaşattığını yazdı.
Dündar, "İyiliklere adanmış ömrü, ne yazık ki salı günü sona erdi. Ama onu sonsuz bir aşkla seven değerli eşi İnan Bey ve biricik kızı sevgili İpek yaşadıkça, “ömründen uzun idealleri” de yaşayacak…" düşüncesini dile getirdi.
Sözcü gazetesi yazarı Serpil Yılmaz ise Kıraç'ın ardından kaleme aldığı yazıda, "Vehbi Koç'un 'zengin kızı' değildi dün son yolculuğuna uğurlanan Suna Kıraç… Koç Holding'in yönetiminde etkin bir yön verici ve eğitim gönüllüsü olarak tamamladı 79 yıllık ömrünü. Geride bıraktığı Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı (TEGV) 3 milyon çocuğun eğitim hayatını destekledi." değerlendirmesinde bulundu.
Yılmaz, "Suna Kıraç'ın “Çocuklarımızı sokaklarda başı boş bırakmamalıyız. İyi bir eğitime erişim imkanı vermeliyiz” sözlerini yalnızca not defterime kaydetmedim. Aklıma da kazımıştım.- Çocukları din tüccarları ele geçirmeye başlamıştı… FETÖ'nün, tecavüzcü tarikat yapılarının tohumları atılıyordu. İlk uyanan Suna Kıraç oluyordu…" ifadesini kullandı.
Sözcü yazarı Ege Cansen, Türkiye'nin ilk holdingini ve en büyük sanayi/ticaret grubunu kuran Vehbi Koç'un önceki gün vefat eden kızı Suna Kıraç'ı ilk olarak 1961 yılında tanıdığını belirterek, "Suna Hanım bambaşkaydı. Hepimiz Vehbi Koç'un genleri 'tam seri' olarak Suna Hanım'a geçmiş diye düşünürdük. Ne zaman döveceğine, ne zaman seveceğine babası gibi hep o karar verirdi. Onun bu hali beni bazen çok kızdırırdı. Ama O, Suna 'Koç' idi. Bu, onun içselleştirdiği kimliğiydi. Başka türlü olamıyordu" diye yazdı.
Dünya yazarı Vahap Munyar yazısında, “Koç Holding’te uzun yıllar üst düzey görevlerde bulunan Cengiz Solakoğlu, o dönemle ilgili şu gözlemini aktardı: Suna Kıraç’ın arabası Nakkaştepe’ye girdiği andan itibaren Holding çalışanlarının biyoritmleri bile değişirdi” yorumunu yaptı.
Suna Kıraç kimdir?Aktif iş hayatının yanı sıra Koç Özel Lisesi ve Koç Üniversitesi’nin kuruluşlarına öncülük eden Kıraç, TEGV, AKMED (Suna ve İnan Kıraç Akdeniz Medeniyetleri Araştırma Enstitüsü), Suna ve İnan Kıraç Vakfı, Pera Müzesi, Boğaziçi Üniversitesi Nörodejenerasyon Araştırma Laboratuarı (NDAL) ve İstanbul Araştırmaları Enstitüsü kurumlarının hayata geçişinde önemli rol oynadı. Galatasaray Üniversitesi'nin kütüphanesinin kurulmasına katkı sağladı ve destekleriyle adını verdi. Eğitim, kültür, sanat ve sağlık alanlarına önemli katkıları olan Suna Kıraç, bu katkıları nedeni ile T.C. Devlet Üstün Hizmet Madalyası, Vakıflar Genel Müdürlüğü Vakıf Dostları Onur Ödülü, Boğaziçi Üniversitesi Fahri Doktora Unvanı, London School of Business Honorary Fellowship, GS Eğitim Vakfı Onur Madalyası’nın da içinde olduğu ödüller aldı. TEGV (Türk Eğitim Gönüllüleri Vakfı) kurucularından olan Suna Kıraç, Yönetim Kurulu Onursal Başkanlığı'nı yürütmekteydi. TIKLAYIN - ‘Ömründen uzun idealleri’ vardı; Suna Kıraç hayatını kaybetti TIKLAYIN - Suna Kıraç'ın ardından taziye mesajları: Erkek egemen bir dünyada tüm kadınlara rol modeli oldu TIKLAYIN - Koç Holding'den Suna Kıraç'ın cenazesine ilişkin açıklama TIKLAYIN - Suna Kıraç’ın kızı İpek Kıraç'ın rolü, hissesi ve sorumlulukları artacak TIKLAYIN - Suna Kıraç son yolculuğuna uğurlandı
|