Serra Tansel'in Pilot Galeri'deki sergisi Higher, yüksek güvenlikli siteleri konu ediniyor
21 Ocak 2020 15:14
Serra Tansel’in Pilot Galeri’de 1 Şubat’a dek izlenebilecek solo sergisi Higher, sermaye grupları ve kentli elitlerin ayrıcalıklı yaşamlarına mahal olan yüksek güvenlikli siteleri konu ediyor; merkezlere yakın ormanlık alanlarda veya şehir içindeki AVM’lerin çatılarında yükselen farklı görünümde fakat kullanım düzenleri bakımından benzeşen güvenli yaşam mekânlarını derliyor. İnşaat ve finans sektörlerine, çevre ve iskân politikalarına yön veren, toplumsal dinamiklere etki eden söz konusu yapılaşma ve yaşama biçimine ilişik imgelerle mekân kuruyor.
Tansel’in iki dil ve anlamları birbirine kavuşmayan iki kelime arasında bölünen site isimlerinden ürettiği söz dizimi sergi girişine asılmış bir tabela üzerinde okunuyor. Higher’ı yapılandıran tabela birtakım imajlarla eşleştiği için hem serginin künyesi hem de öne sürülen kavram setinin taşıyıcısı olarak iş görüyor. Tabelada yer bulan site isimlerinin her biri bağlantılı olduğu sitenin mimari tasarımını, doğayı ya da insan-doğa ilişkisini betimleyen buluntu fotoğraflara müdahale edilerek oluşturulmuş bir imajla ya da bunların üst üste bindirilmesiyle oluşturulmuş bir başka imajla eşleşiyor.
Birbirleriyle uyum içinde görünen bu imajlar günümüz interaktif reklamlarının AR, hologram gibi teknolojileri kullanarak tasarladığı ürün tanıtımlarını çağrıştırıyor. Bunlarla birlikte konu edilen yaşam mekânlarıyla ilişkili beton, güvenlik kamerası, çiçek ve güvenlik üniforması gibi bileşenler kullanım değerinden bağımsız, başkalaşmış veya gizlenmiş şekilde sergiye yerleşerek imajların görsel bütünlüğünü kesintiye uğratıyor.
Serra Tansel, Gündüzkondular serisi, 2017-2019. Fotoğraf: Kayhan Kaygusuz
Higher’da yaşam mekânları ayrıcalıklı cemiyetleri, cemiyetler iktidarın olumladığı düzeni mikro ölçekte canlandıran özneleri kurar. Bu mekânlar özgürlük, bağımsızlık gibi kişinin kendini gerçekleştirmesine ilişkin deneyimleri pazarlayan imkân ve seçeneklerin bitimsizliğine sahne olurlar. Toplumun sosyoekonomik koşullarından kopuk ve çoğunluk tarafından erişilmez olmaları sebebiyle gerçeküstü, çoğunluk tarafından arzulanır yaşam standartlarını, normatif beğeni ve değerleri (ahlaki, ideolojik, kültürel) sergilemeleri bakımından gerçektirler.
Diğerlerinden farklı –yukarı– statüde konumlanmak için diğerlerinin varlığına ve onlarla etkileşime ihtiyaç duyan elitlerin (malikler) dışarıya kapalı yaşamı çelişkili bir ütopyadır. Higher çeşitli güvenlik teknolojileri yardımıyla dışarıyla ilişkisi sonlandırılmış 'modern' ve 'ayrıcalıklı' yaşam mekânlarını yanılsama olarak ortaya koyar. Öte yandan evrensel tüketim toplumunun izdüşümü olan reklamvari imajlarıyla sınıf–aşırı arzu ittifaklarını ele alır.
Osmanlı Devleti’nden Türkiye Cumhuriyeti’ne dönüşüm süreci gereğince Türkçede 'modern', yeni olanı mutlak doğru varsayan kavrayışla özdeşleşmiştir. Az gelişmiş Doğunun gelişimini, Batıya yönelimi işaret eden ve anımsatan milli içeriğiyle bugüne uzanır. Modernizmin devrim ile uyumlu görülen araçlarından biri insan (yerleşimci) davranışını dönüştürmesi sebebiyle kent tasarımı ve mimari olmuştur; öyle ki 1927-1955 yılları arasında kırsal yerleşkelerdeki nüfusun toplam nüfus içindeki payı %75 civarındadır. (tuik.gov.tr. “Yıllara ve cinsiyete göre il/ilçe merkezleri ve belde/köyler nüfusu, 1927-2018”)
Göçlerle gitgide değişecek nüfus dağılımı ve inşa olan kent yaşamı itibariyle Türkiye’de modern/mimari kalıcılık arzusuna, mülkiyete ilişir. Modern kategorisinde tasniflenen, Higher’ın ele aldığı günümüz sitelerinin, modernist akıma özgü tasarım örnekleri olmaktan çok ihtişamı sergilemeye yönelik tercihlerle inşa edilmiş melez yapılar olduğu düşünülürse binalar bugün de kimliği kurmaktadır.
1970 ve 80’li yıllarda biçimlenen küresel piyasaların ortak dili (Amerikanca) Türkiye’ye de erişirken, antiemperyalizm ve yerellik batılılaşma akımına karşıt gelişen düşünsel taksimlerdir. Kentlerin yoğun göç aldığı bu yıllarda bir yanda kendini dışarıya karşı koruyan apartman cemiyetleri (bugünkü anlamıyla rezidanslar) yükselir, diğer yanda yere yakın, kusurlu damlar büyür. Kentin biçimlenmesi sürecinde etkisiz buna rağmen mevcut dokuyu tahrip etmekle suçlanan göçmen yurttaşlar ve onların kaotik yaşam mekânları göze batar. Dil ve kent bu ayrılıklar ile itilir çekilirken hayatın geçiciliğinden bahseden; haksızlıkları, gündelik yaşamın zorluklarını, sevgiliyi bazen memleket (tabiat) hasretini dile getiren söz ağırlıklı arabesk müzik kentte kaybolanlara, birbirini arayanlara seslenir.
Higher’ın günümüz maliklerinin kendi yaşamlarına ve yaşam mekânlarına uygun gördükleri isimleri sıralayan tabelasında şehir doğa anlamına gelir, malzeme duyguları dile getirir, yaşam masumiyeti anlatır. Kimliğin rutin ayrılıklara konu olduğu toplumda insanın yaşamı kovalar vaziyetini belli ederler, tıpkı bir zaman elitlerin, milli radyo ve televizyonun kaçındığı arabesk güfteler gibi. Nitekim Higher’ın isimler tabelasının yanında dikilen üç ayaklı, nazarlıklı metal çelenk (Cam Göz; 2019) orient/arabesk tarzı bezemelerdeki gibi kıvrılarak iç içe geçen yapraklardan oluşan altın sarı döngüsel bir bordürle süslüdür.
Âlemin uyumunu ve ebedi birliği simgeleyen tılsımlarıyla söz konusu hane kapılarını süsler bu cam göz. Ortasına yerleştirilmiş gizli kamera ise kapıyı çalanın eşgalini tespit etmek için âlemi kolaçan eder belli ki.
Serra Tansel, Cam Göz, 2019. Metal muhtar çelengi; sprey boya, sahte güvenlik kamerası, 176 x 125 x 93 (çap) cm. Fotoğraf: Kayhan Kaygusuz
Bugünün yaşam vadileri deprem riski taşıyan binaların yenilenme süreçlerini yöneten kentsel dönüşüm projelerinin de ürünüdür. 2018 yılında il ve ilçelerde ikamet eden nüfus toplam nüfusun yüzde 92.3’ünü oluşturmasına rağmen kentler sermaye sahiplerinin gayrimenkul borsası faaliyetleri gereğince ayrıcalıklı yaşam modelleri üzerinde yükseliyor. Tansel, depreme dayanıklılık testleri için binalardan silindir kesi biçiminde alınmış karotları sergi mekânının ortasına bırakmış (Yeni bir ev değil, yeni bir yaşam; 2019). Pilot’un üst katından aşağı bakıldığında tümülüse benzeyen ufalanmış taş yığını, yakından bakıldığında kimi istiridye kabuklarını ve kumu içinde saklayan, demiri dışarıya fırlamış, kimi sağlam çok sayıda numunedir. Duvara asılı imajlara eşlik etmek için yerde karotların üzerinde dengede durmaya çalışan korunmasız, çerçevesiz imajlar üzerine yerleştiği fay hatlarıyla salınan kentin güncel görünümlerini canlandırır.
Site isimlerine ilham olan bitkilerle onların içinde gezinen karınca ve arıları gösteren kapalı devre güvenlik kamerası görüntüleri bir ekranda duvara yerleştirilmiş. Bu görüntülerde bitkinin çoğalması ve optimum etkinliğine erişmesini sağlayan arılar ile bitkinin yapraklarında bulundurduğu fazladan nektarlar için orada bulunan karıncalar birlik içindedir. Bitki tarafından da arzulanan karşılıklı yardımlaşma sahnesini kuran hayvanlar insan gözünün yansıması olan kamerayla kaydedilmiş vaziyetleriyle çiçeklerin biçimsel bütünlüğüne kasteden, çoluk çocuğun derisine dadanacak davetsiz misafirlerdir.
Serra Tansel, Alkent Sitesi kapalı devre kamera görüntüleri, 2019. Video, 2’19”
Kamera görüntülerini serginin başlangıç/bitimine bağlayan koridorun ucunda el arabasına takılı büyük cüsseli çuvalı sürükleyen özel güvenlik montu giymiş atık toplama işçisinin arkadan çekilmiş fotoğrafı yer alıyor. Gerçek, topyekûn sorunlu özne-iktidar ilişkilerine sahne olan toplumda herkesin korunmasız hayatlar yaşadığıdır. İhtiyaç sahiplerinin, dezavantajlı grupların faydası gözetilmeden sürekli yeniden kurulan düzen halihazırda kaotik bir örüntüdür. Hava durumunun bazen meteorolojinin öngörülerinden tamamıyla bağımsız ani hava akımlarıyla belirlenmesi gibi fraktaldır. Fotoğraf (Özel Güvenlik Görevlisi; 2017) bu bakımdan metalara sembolik anlamlar yükleyen mülk sahiplerinin düzenlediği absurd katma değerler ekonomisini alt eden bitimsiz öznelere, sonsuz mekâna açılır. Aslen son derece sıradan bir sokak, İstanbul görüntüsüdür.