DİĞER
"Kelimelerin peşinde koşmakta, yani yazmakta hayvani, vahşi bir yan var Devecioğlu’na göre. Başka deyişle, yazmak kelimeleri avlamaktır. Her öykü, yırtıcı bir hazzın ürünüdür âdeta. Bu avdan yazar her zaman kazançlı çıkmaz."
"İntibah gelenek-modern, geçmiş-gelecek, baba-kız, anne-oğul çiftlerinin tamamen dışındadır; tutucu, ev’cil, muhafazakâr, norma veya kadere dönüşmüş düzcinsel bir bakışın (Freud’un, trajedinin) ve onların muhafızlarının kuramlaştıramadıkları, göz ardı ettikleri, dokunmaktan kaçındıkları, “kusur”a bakmadıkları bir yerdedir. Bambaşka, tehlikeli, bozguncu bir aşk söz konusudur: Aynı cinsler, marazi Oğul ile şefkatli Baba arasında gerilime asılı, sıra dışı bir aşktan söz etmek için, cinsel rollere/kabullere saplanıp kalmaktan çıkmak, yaratıcı bir art (burada daha çok sanat anlamında) niyet yeter."
"Güntan, gayet zor bir işe soyunuyor: İlk başta küçümsenebilecek, okurda kolaya kaçıldığı izlenimi uyandırabilecek, acemi bir kalemde sahiden de sırıtabilecek, dahası tiyatro yapıtının parantez içindeki, italik ve kurtarıcı (sağdan veya soldan girer; uzaktan ayak sesleri, kahkahalar işitilir; ışık giderek azalır vs.) komutlarından yoksun, diyaloglara yaslanan bir anlatı tarzının/roman tekniğinin imkânlarını alabildiğine zorluyor."
Güzel Ölümün Öyküsü okura sanki bu köhne dünyayı, sırf ona olan sevgisinden, bir barakaya tıkmış da bir “güzel” öldürmüş hissini doyasıya yaşatan bir roman...
Muharrir’in en fantastik yanı “son 30 yılın edebiyatı”nı yok sayması ve böylelikle farkında olmadan 60 yıl sonra aşağı yukarı kendisi gibi heyecan, vaatler, hakikatler içinde ortaya çıkacak ikinci Tuncay Birkan’a “hak dağıtmak üzere” davetiye çıkarmasıdır.
© Tüm hakları saklıdır.
↑ Yukarı çık