Suriye'de Heyet Tahrir eş-Şam (HTŞ) liderliğindeki İslamcı militan gruplar Şam'ı ele geçirirken Suriye Milli Ordusu (SMO) oluşumu da ülkenin kuzeyindeki Menbiç'e operasyon başlattı.
Ankara'daki güvenlik kaynakları SMO'nun Menbiç'in yüzde 80'ni kontrol altına aldığını iddia etti.
Aynı kaynaklar havadan ve karadan müdahalelerin sürdüğünü ekledi.
Fransız AFP haber ajansı, Suriye İnsan Hakları Gözlemevi'ne (SOHR) dayandırdığı haberde en az 26 savaşçının çatışmalarda öldüğünü aktarıyor.
SOHR Menbiç'in büyük mahallelerinin "Türkiye destekli grupların elinde" olduğunu kaydediyor.
Suriye'deki kaynaklarından aldığı bilgileri duyuran SOHR, ölenlerin 9'unun SMO savaşçısı, 17'sinin Menbiç Askeri Meclisi savaşçısı olduğunu aktarıyor.
SMO unsurları Telegram üzerinden şehrin kontrolünü ele geçirdiklerini iddia etti.
Menbiç Askeri Meclisi de kentin üç cephesinde şiddetli çatışmalar yaşandığını duyurdu, Türkiye destekli grupların şehrin güney girişine ilerlediğini ekledi.
Basın açıklamasında "Halk üzerinde psikolojik baskı oluşturmak amacıyla, şehrin içinde bazı çete hücreleri korku ve kaos yaymak için harekete geçti. Şu anda şehrin girişinde de şiddetli çatışmalar devam ediyor" ifadeleri kullanıldı.
Meclis, "Menbiç halkıyla omuz omuza, bu saldırıları da püskürteceğiz" dedi.
Menbiç ve Tel Rıfat, Fırat Nehri'nin batısında SDG kontrolündeki son iki bölgeydi.
SMO, hafta içinde Tel Rıfat'ı SDG'den almıştı.
Türkiye, SDG'nin temelini oluşturan Kürt Demokratik Birlik Partisi'ni (PYD) PKK'nın uzantısı bir terör örgütü olarak tanımlıyor.
Türkiye, sınırın Suriye tarafında "terörden arındırılmış bir bölge" oluşturmak amacıyla başlattığı askeri operasyonlarda bir sonraki hedefin Menbiç olduğunu söylüyordu.
Menbiç nerede ve neden önemli?
Suriye'nin kuzeyinde yer alan Menbiç kenti, Türkiye'ye yaklaşık 40 kilometre mesafede bulunuyor.
İç savaş öncesi yapılan nüfus sayımına göre, kentte yaklaşık 100 bin kişi yaşıyor.
Arap ve Kürtlerin yaşadığı Menbiç halkının çoğunluğunu Sünniler oluşturuyor.
Kent, 2012 yılında Özgür Suriye Ordusu'nun denetimine geçti.
Daha sonra 2014 yılında IŞİD, kentin kontrolünü ele geçirdi.
Ağustos 2016'da ise yaklaşık iki ay süren bir kuşatmanın ardından Kürt grupların oluşturduğu SDG'ye bağlı Menbiç Askeri Konseyi, ABD'nin de desteğiyle kenti IŞİD'den geri aldı.
Kentte sivil idarenin yürütülmesi ve temel hizmetlerin sağlanması ise Menbiç Sivil Konseyi tarafından yapılıyor.
Menbiç'in alınmasında Kürt ve Araplardan oluşan Menbiç Askeri Konseyi'ne en önemli desteği ABD'nin yanı sıra Türkiye tarafından "terör örgütü" olarak kabul edilen Halk Savunma Birlikleri (YPG) verdi.
Türkiye, YPG'nin Fırat Nehri'nin batısındaki bölgelerde bulunmasına karşı çıkıyor.
Türkiye'nin en önemli kaygılarından biri, Afrin ve Kobane kantonlarının birleşmesiyle birlikte sınırın güney tarafında bir Kürt koridorunun kurulması ihtimaliydi.
Türkiye, Menbiç'in IŞİD'den geri alınmasından bu yana YPG'nin kentten ayrılması çağrısı yapıyordu.
Kürt gruplar ise Menbiç'i doğudaki Cezire ve Kobani kantonları ile batıdaki Afrin kantonunun birleştirilmesi için önemli bir geçiş noktası olarak görülüyor.
Demokratik Birlik Partisi (PYD) lideri Salih Müslim 2017 yılında yaptığı açıklamada, Kürtler tarafından ilan edilen "Kuzey Suriye-Rojava Federasyonu"nun güvenliği ve burada kurulan yönetimin iyiliği açısından Menbiç'in kontrol altında tutulmasının zorunlu olduğunu söylemişti.