T24 Haber Merkezi
Karar yazarı Semra Alkan, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin Abdullah Öcalan için "Terörist başının tecridi kaldırılırsa gelsin, TBMM'de DEM Parti grup toplantısında konuşsun, terörün tamamen bittiğini, örgütün lağvedildiğini haykırsın." açıklamasına işaret ederek, " (PKK tarafında) Karşı tarafta zor, çok bilinmeyenli, karışık bir yapı mevcut. Bir görünenler var, bir de arkada asıl yıllardır çatışma halinde olunan görünmeyen yapılar mevcut. Öcalan ‘terörün bittiğini, örgütün lağvedildiğini haykırsa’ örgüt faaliyetlerini sonlandıracak mı? Avrupa'daki uyuşturucu ticaretinin yüzde 80'lik kısmını kontrol eden örgüt (PKK), bu yolla yıllık 1,5 milyar dolar civarında gelir elde ediyor. Gelinen bu noktada örgüt silah bırakma konusunda sadece Öcalan’ı mı dinler? Ya da ardına bir bir dizilen bu ülkeleri de dikkate alır mı?" dedi.
TIKLAYIN - Bahçeli'den Öcalan çağrısı: TBMM'de konuşulun, terörün bittiğini, burada lağvedildiğini haykırın!
PKK terör örgütünün Amerika başta olmak üzere birçok ülkenin aparatı haline geldiğini ve örgütün arkasında 'görünmeyen' ülkeler olduğunu ifade eden Alkan, Kasım 2022'de çıkan Anadolu Ajansı'na ait bir haberi gösterdiği köşe yazısının ilgili bölümü şöyle:
"'Avrupa'daki uyuşturucu ticaretinin yüzde 80'lik kısmını kontrol eden örgüt (PKK), bu yolla yıllık 1,5 milyar dolar civarında gelir elde ediyor.'
Avrupa’daki uyuşturucu ticaretinin % 80’i… Bunlar çok büyük rakamlar, çok büyük pazarlar.
Bununla birlikte kimi istihbarat raporlarına göre “PKK’nın 86 milyar Dolarlık bir bütçeye sahip olduğu iddia edilmiştir” (Wikileaks, 1999)
Gelinen bu noktada örgüt silah bırakma konusunda sadece Öcalan’ı mı dinler? Ya da ardına bir bir dizilen bu ülkeleri de dikkate alır mı? Ayrıca ulaştığı bu gücü kolaylıkla bırakmak ister mi?
Dolayısıyla Kandil’in karışık ilişkiler yumağı içinde olduğu belirtilebilir.
Diğer taraftan sahada Kürt kardeşlerimize dönem dönem sorular yönelttim. Özellikle İstanbul, Ankara gibi büyükşehirlerde çoğunlukla Öcalan şiddet kavramı ile birlikte ifade ediliyor. Özellikle gençler Öcalan’ın ismini bile duymak istemiyor.
Bu noktada Selahattin Demirtaş ismi öne çıkarılıyor. Bir anlamda Demirtaş’ın bu sorunlara çözüm getirebileceği beklentisi hâkim seçmende.
"Demirtaş’a seçmen sadakati yüksek"
Sahada bir seçmen şunu söylemişti:
'Demirtaş parti kursun ardından sel olup akalım'
Yani Demirtaş’a seçmen sadakatinin yüksek olduğu belirtilebilir.
Yalnız Bahçeli’nin 'Ne Kandil ne Edirne, adres İmralı'dan DEM'e uzansın.' sözünden anladığımız bu süreçten Demirtaş’ın uzak tutulacağı yönünde.
DEM Partisi’ne gelecek olursak;
Yerel seçimler öncesinde parti içindeki kanatlar arasındaki kapışmanın gün yüzüne çıktığına şahit olmuştuk. Diğer taraftan partide dağ etkisi hep var. Dolayısıyla burada homojen bir yapıdan söz etmek mümkün değil. Ayrıca partinin Kandil ya da İmralı üzerinde önemli bir etkisinin olabileceği düşüncesinde değilim.
Bu bağlamda bu meselede Bahçeli’nin belirttiği 'Ne Kandil ne Edirne, adres İmralı'dan DEM'e uzansın' sözünde belirtilen bu değişkenlerin kendi içinde birçok sıkıntısı mevcut.
Yurt dışında yayımlanan çoğu makalede rejim karşıtlığı üzerinden kurulan uluslararası koalisyonun zaman içerisinde DEAŞ ile mücadele eder gibi görünürken bölücü örgüt ile işbirliğine doğru evrilen bu süreçten bahsedilmiyor bile.
Nitekim Bahçeli’nin başlattığı bu adımlarla ilgili olarak süreç esnasında ne gibi gelişmeler yaşanacak bunu hep birlikte göreceğiz. Yalnız bu adımların nihai, stratejik hedefinin Kuzey Suriye’deki yapılanma olduğu düşüncesindeyim."
Ne olmuştu?MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, 22 Ekim'de partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, "Bugün kitabın ortasından hiçbir yoruma ihtiyaç bırakmayacak nitelikte konuşacağım" diyerek, PKK lideri Abdullah Öcalan'la ilgili çağrı yaptı ve "Şayet terörist başının tecridi kaldırılırsa, gelsin TBMM’de DEM Parti grup toplantısında konuşsun, terörün tamamen bittiği, örgütün lağvedildiğini haykırsın. Bu dirayet ve kararlılığını gösterirse umut hakkının kullanımıyla ilgili yasal düzenlemenin yapılması ve bundan yararlanmasının önü de ardına kadar açılsın. Ne Kandil ne Edirne, adres İmralı’dan DEM‘e uzansın, bu ağır ve tarihi terör sorunu ülke gündeminden tamamen çıkarılsın. Hodri meydan, buna varız. Vatan, millet, devlet, bayrak, ortak gelecek ve tam bağımsızlık için bunu dahi sineye çekmeye sonuna kadar hazırız" ifadelerini kullandı. Bahçeli'nin sözleri siyaset kulislerini hareketlendirirken, 1 Ekim'de Meclis'in yeni yasama yılı açılışında DEM Parti'lilerle tokalaşmanın ardından gündeme gelen "yeni bir çözüm süreci mi başlıyor" sorusu daha güçlü şekilde tartışılmaya başladı. |
TIKLAYIN - Bahçeli'den Öcalan çağrısı: TBMM'de konuşulun, terörün bittiğini, burada lağvedildiğini haykırın! TIKLAYIN - DEM Parti Eş Genel Başkanı Hatimoğulları: Tecrit kalksın, Sayın Öcalan konuşsun TIKLAYIN - Bahçeli'nin Öcalan için "Meclis'te konuşması" gündeme bomba gibi düştü |
DEM Parti'lilerle tokalaşma ve "yeni çözüm süreci" iddiasıİsrail'in 7 Ekim 2023'te Gazze'nin ardından Lübnan'a yönelik kara harekatına girişmesiyle başlayan operasyon, İran ile İsrail arasında yaşanan gerginlik ve bölgesel savaş söylemleri, siyaset kulislerini harekete geçirdi. Erdoğan: İsrail'in bir sonraki hedefi TürkiyeCumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 1 Ekim'de TBMM'nin yeni yasama sürecinde yaptığı konuşmada, İsrail - Hamas savaşı ve Lübnan'a sıçrayan saldırılarla ilgili değerlendirmelerde bulunarak, "İsrail'in Gazze'de yürüttüğü soykırım bugünlerde Lübnan'a uzandı. Dün. İsrail'in bir sonraki hedefi Türkiye'dir ve Lübnan topraklarına karadan girdiğini duyurmuştur . "İç cephe" vurgusuErdoğan, aynı konuşmasında "iç cephe" su yaparak, "Fitne girişimlerine karşı millet olarak, 85 milyon olarak 'iç cephemizi' sağlam çaba sarf ediyoruz. Bugün İsrail'in saldırganlığı karşılanıyor, içsel ve çatışmasız çatışma çözülmüyor, çözümün ortaya çıkması gerekiyor” ifadeleri kullanıldı. Bahçeli'den DEM Parti ile tokalaşmaErdoğan'ın açıklamalarına paralel olarak, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli de yeni yasama paketinde sürpriz bir hamlede bulundu ve DEM Parti sıralarına giderek milletvekilleri ile selamlaştı. Bahçeli , DEM Parti'li vekillerin elini sıkmasıyla ilgili, " Yeni bir dönemde giriyoruz. Biz gelişi güzel keyfe keder, hayatta kalmaktan kaçışlarla dümenden el uzatmayız.Biz durduk yere el vermeyiz. Öylesine yerimizde yoğunlaşıp da el sıkmaya teşebbüs etmeyiz. değerlendirmeleridir" açıklamasında bulundu. DEM Parti'den açıklamaDEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları ise Bahçeli'nin tokalaşma jestini ve açıklamalarını, "Bu parçaların atılacak adımlarda biz de iz sürmeye hep beraber. Sorun zincirinin çözümüne yönelik sağlıklı bir politik programın ortaya çıkması gerekiyor" şeklinde değerlendirildi. TIKLAYIN - Devlet Bahçeli yeni yasama sürümünde DEM Partililerle tokalaştı TIKLAYIN - Bahçeli'nin son çağının ardından DEM kulisleri: Şartlar olgunlaşırsa müzakereye hazırız TIKLAYIN- Yeni "çözüm süreci" mi geliyor? | AKP'li isimlerden peş peşe açıklamaları TIKLAYIN - Bahçeli'nin DEM Parti'lilerle tokalaşmasında "Dolmabahçe mutabakatı" detayı TIKLAYIN - Mehmet Y. Yılmaz yazdı: Kürt siyaseti aynı suda ikinci kez yıkanır mı? TIKLAYIN - Yalçın Doğan yazdı: Bahçeli DEM'e çiçek attı ama... |