T24 Haber Merkezi
Türkiye ve Yunanistan'da aktif şekilde faaliyet gösteren altın madenciliği şirketleri, çevresel, toplumsal ve ekonomik yıkımlar yaratmaya devam ediyor. Türkiye'de 19 aktif, 22'si ise projelendirilmiş altın madeni bulunmakta olup, bu madenler büyük çevresel ve toplumsal riskler taşıyor. Özellikle Kanadalı Anagold şirketine ait Erzincan İliç Çöpler Altın Madeni'nde yaşanan siyanür barajı çökmesi sonucu Fırat Nehri'ne siyanür karışması, büyük bir felaketin habercisi oldu.
Eldorado Gold şirketi ise Türkiye ve Yunanistan'da çeşitli felaketlere yol açarak yıkıma sebep oluyor. İzmir Efemçukuru ve Uşak Kışladağ'da bulunan madenlerde yaşanan çevresel felaketler, İzmir'in su kaynaklarını tehdit ederken, Kışladağ'da 2006 yılında yaşanan siyanür sızıntısı sonucu 1500 kişinin zehirlenmesi ve sonrasında yaşanan hukuksuzluklar kabul edilemez.
Eldorado Gold'un Yunanistan'daki faaliyetleri de benzer şekilde çevresel ve sosyal yıkıma neden olmakta, Şirketin ekonomik krizden faydalanarak elde ettiği sömürgeci sözleşmeler ve yerel halk üzerindeki baskıları büyük tepki çekiyor. Halkidiki'de planlanan açık maden, büyük bir orman alanının yok edilmesi, su kaynaklarının kirlenmesi ve arkeolojik sit alanlarının tahrip edilmesi gibi sonuçlar doğuruyor.
Bu nedenle çeşitli STK'lar tarafından yapılan ortak açıklamada, "Altın madenciliğine karşı mücadelemizi sürdüreceğiz. Yerel ekosistemleri ve devasa alanları kirleten, çalışanların ve yerel halkın sağlığını tehlikeye atan, aynı zamanda iklim krizine önemli ölçüde katkıda bulunan madenciliğe karşıyız" denildi. İmzacılar arasında Egeçep Ege Çevre ve Kültür Platformu, Madencilik ve Savaşa Karşı Yunanistan-Türkiye-Kıbrıs Kazma Bırak Kampanyası Uluslararası ve Türkiye Koordinasyonları, Türkiye İklim Adaleti Koalisyonu, Megali Panagia Mücadele Komitesi ve Selanik Altın Madenciliğine Karşı Mücadele Komitesi yer alıyor.
Açıklamanın tamamını okumak için tıklayın.
Erzincan İliç'teki Çöpler Altın Madeni’nde toprak kaymasıErzincan'ın İliç ilçesinde Anagold şirketine ait Çöpler Altın Madeni'nin bulunduğu geniş bir alanda, 13 Şubat saat 14.28'te toprak kayması meydana geldi. Yaklaşık 10 milyon metreküp toprak, 200 metrelik yamaçtan hızla aşağı doğru aktı. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, söz konusu toprağın 800 metre hareket ettiğini belirtti. En az 9 işçi bu kayan toprağın altında kaldı. İhbarı üzerine bölgeye Erzincan Jandarma, AFAD ve sağlık ekipleri yönlendirildi. Fırat Nehri’ne doğru kayan devasa toprak yığınının, siyanür ve sülfürik asit ile yıkanmış malzemelerden oluştuğuna yönelik açıklamalar yapıldı. Şirketin, tüm itirazlara rağmen Murat Kurum’un Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı olduğu dönemde kapasite artırımına gittiği ve maden hakkında “ÇED raporuna gerek yok” kararı verildiği ortaya çıktı.
TIKLAYIN - Çöpler Madeni'ndeki "kapasite artırımı izni" Murat Kurum'un bakanlığı döneminde verilmiş! |