Vitrindekiler – 32

K24'te haftanın vitrini: Yeni çıkan, yeni baskısı yapılan, yayınevleri tarafından bize gönderilen, dikkatimizi çeken; okumak ve üzerine yazı yazmak için ayırdığımız bazı kitaplar...

17 Ağustos 2022 12:36

Doğan Kitap
Ağustos 202
248 s.
 

“Bu özenli çalışmasıyla anne/babaların çok yararlanabilecekleri bir rehber hazırlayan Bülent Şık, bize aynı zamanda gerçek bilim insanlarının akademinin dışında da bilgi üretebildiklerini bir kez daha gösteriyor.” – Prof. Dr. Kayıhan Pala

 

Charlotte Perkins Gilman
Erkek Yapımı Dünya: Bizim Androsentrik Kültürümüz
çev. Esmanur Coşkun
Akademim Yayıncılık
Ağustos 2022
160 s.

"Gilman, androsentrik kültüre yönelttiği bu çarpıcı kritikte, hegemonik erkekliğin yalnızca kadınlar üzerindeki değil, bir bütün olarak insanlığın refahı üzerindeki sayısız yıkıcı etkisini kıvrak bir zekâ ve derin bir kavrayışla analiz ediyor. Toplumun dünya görüşüne, kültürüne ve tarihinin merkezine eril bakış açısının hâkim olduğu; kadınların payına ise itaati ve öteki olmayı hak gören, bunun üzerine inşa edilmiş uzun insanlık tarihi ve yaratılan tahribat... Kaldırılması oldukça güç bu enkaz karşısında Gilman; ataerkil düzenin, onu ayakta tutan sosyal kurumlar aracılığıyla, insanlık için ıstırap ve acı yaratmaya yönelik nasıl bir tertip içinde olduğunu incelikle anlatıyor. Kadın hareketini, ne denli yol aldığını ve hedeflerinin ne kadarının hayata geçirilemediğini anlamak isteyen okur için Erkek Yapımı Dünya kışkırtıcı bir politik yorum." (arka kapak)

J. M. Coetzee
İsa’nın Ölümü
çev. Bülent O. Doğan
Can Yayınları
Ağustos 2022
192 s.

İsa’nın Ölümü, yakın dönemde kurmaca alanındaki en ilgi çekici ve en yanlış anlaşılan girişimlerden biri olan üçlemenin son kitabı… Kariyerlerinin son dönemindeki diğer büyük sanatçılar gibi Coetzee de daha az didaktikleşirken ustalaştı, yanıt vermektense soru sormayı seçti. O sorular ki en kadim ve büyükleri, kutsallık ve adalet, ebeveynlik ve ölümden sonraki yaşamla ilgili olanlar. Gelgelelim bu ille de aşırı ciddiyetle ele alınmaları gerektiği anlamına gelmiyor.” – Adam Kirsch

Derleyenler: Güney Çeğin, Ümit Kurt
Kıyam ve Kıtâl:
Osmanlı'dan Cumhuriyet'e Devletin İnşası ve Kolektif Şiddet
Tarih Vakfı Yurt Yayınları
Ağustos 2022, 2. baskı
500 s.
 
"Kıyam ve Kıtâl, Osmanlı ve Türkiye tarihçiliğinin, isyan (kıyam) ile kitlesel katliamların (kıtâl) sarkaç gibi işlediği, mağduriyet ve maduniyet ilişkisinin iç içe girdiği tarihsel sekanslarına odaklanıyor. Osmanlı’nın son dönemini biçimlendiren milliyetçi ideolojiler ile politik şiddet pratikleri arasındaki ilişkiselliğin merkeze alındığı çalışma dört ana patikaya sahip ilk patikada 19. ve 20. yüzyılın başında etnik mühendislik ve homojenleştirme projeleri çerçevesinde kitlesel şiddet repertuvarlarının imparatorluktan çıkışı nasıl belirlediği dönemin iktidar mühendisliği ve pratikleri üzerinden ele alınıyor. Osmanlı Ermenilerinin imhası ve Kürt coğrafyasında şiddet rejiminin aşama aşama inşası, üçüncü patikanın konusu. Osmanlı’dan Cumhuriyet’e uzanan sosyo-tarihsel güzergâhta Balkanlar’da şiddetin anatomisi, ulus-devletin tesisi sürecinde mezarlıkların yok edilişi, Osmanlı medreselerindeki muhtelif dönüşümler, Arap imgesinin Türk medeniyetçiliğinin tekelinde nasıl araçsallaştırıldığı gibi az ele alınmış pek çok mesele son dönemin “yeni” tarihçileri ve araştırmacılarının özgün katkıları ve müdahaleleriyle tartışılıyor." (arka kapak)
 
 
Günay Çetao Kızılırmak
Köstebek Yolları
İletişim Yayınları
Ağustos 2022
87 s.
 
“Herkes neşelendiğinde ben de neşeleniyorum. Sonra neşe pörsüyor. Ne olduğunu bilmiyorum. Ne getirirlerse ben çevresini kuşatıyorum. Tek yapabildiğim kuşatmak. Kuşattıkça, getirdikleri şey, kokular, duygular, sözler koyulaşıyor, yoğunlaşıyor, ağırlaşıyor. Sonra havalandırıyorlar içeriyi toprak kendini hatırlatıyor. Gidemedikleri adımları da getiriyorlar, söyleyemedikleri sözleri de. Onları bende gidiyor, bende söylüyorlar.”
 
 
Hugh Howey
Makine Öğrenmesi
çev. İnönü Korkmaz
İthaki Yayınları
Ağustos 2022
376 s.
 
"Yapay zekâ, paralel evrenler, video oyunları ve uzaylı istilası… Hugh Howey bilimkurgunun ve fantazinin sınırlarında dolaşarak insanı düşündüren, ilgi çekici ve özgün öyküler anlatıyor. Her birine bu eserlerin arka planını ve nasıl ortaya çıktıklarını açıklayan, en az öyküler kadar zevkli bir sonsöz eşlik ediyor." (arka kapak)
 
 
Julio Cortázar
Manuel’in Kitabı
çev. Süleyman Doğru
Everest Yayınları
Temmuz 2022
436 s.
 
“(…) Yıllardır Latin Amerika’nın sorunlarıyla ilintili metinler kaleme alan biri olmama rağmen roman ve öykülerimde o sorunlardan hiç bahsetmiyor ya da yüzeysel bir biçimde değiniyordum; şimdi burada nehrin iki kolu birleşti, ama bu hiç kolay olmadı, nitekim kimi karakterlerin karmaşık ve çalkantılı çizgisi bunu gözler önüne seriyor.”
 
 
Fatih Özdemir
Modern Türk Şiirinde Hayvan İmgesi
Kabalcı Yayınları
2022
600 s.

"Bireyselden toplumsala, düşünsel olandan duygusal olana kadar pek çok
durumda karşımıza çıkabilen hayvan imgeleri, şiirin temel ögelerinden biridir.
Şairin doğaya ve ötekine bakışını yansıtırken başka varlıklarla bir arada yaşama
hakkındaki düşüncelerine dair de fikir vermektedir. Hayvanın ve şiirin bir
aradalığı, yeni ve farklı düşünme olanaklarına kapı aralamakta; bu birliktelik
zamanla hayvanları Türk şiirinin zenginliğini gösteren en önemli imgelerden
biri hâline getirmektedir. Hayvanların gizemi, insana hem benzemesi hem de
ötekiliği modern Türk şiirine pek çok açıdan yansımaktadır.
Bu kitapta modern Türk şiirinde hayvanların ele alınışı incelenmiş; Tanzimat
şiirinden günümüze kadar hayvan imgelerini sıklıkla kullanan önemli şairler çok
yönlü olarak değerlendirilmiştir." (arka kapak)
 

Gassan Kenefânî
On İki Numaralı Yatağın Ölümü
çev. Murat Göçer
Loras Kitap
Ağustos 2022
184 s.

"Çırpınırken doktorlar etrafında ona bakıyordu. Yatağın yanı başında asılı hasta kartını karıştırdım. Odamdan onun odasına süzüldüm, orada durdum. Doktorlar ölüyü kurtarmak için boş yere çabalıyorlardı. Kartı okudum: “İsim: Muhammed Ali Ekber, Yaşı: 25, Ummanlı.” Sayfayı çevirdim: “Kan kanseri”. Zayıf esmer yüzüne, geniş ürkünç gözlerine ve titreyen mor menekşe deniz gibi dudaklarına bakmaya başladım. Gözleri döndü̈, üzerimde sabitlendi, benden yardım istiyormuş gibi geldi bana. Peki, niçin? Her sabah selam verirdim. Bu yüzden mi? Yoksa yüzümde, sıkıntısını çektiği korkuyu anladığımı mı görmüştü̈? Bana baktı, baktı sonra ruhunu kolayca teslim etti.
O an doktor beni fark etti. Kolumdan çekip kızarak beni oradan uzaklaştırıp odama götürdü̈. Ancak zihnimde yer eden bu manzaradan beni uzaklaştıramadı. Karyolama çıktım, hasta bakıcının koridorda basitçe söylediği şu sözleri işittim:
–  12 numaralı yatak öldü."

İshak Reyna
Tuşların Kardeşliği
Rakamlar, Harfler ve Arkadaşları İçin Portreler
Ketebe Yayınları
Temmuz 2022
128 s.

"Modern anlamda belki daktilonun icadından beri tanışıyoruz onlarla, ama hayatlarımızdaki yerleri aslında müziğin klavyeleri denli eski. (Zaten bu ilk aşinalık da gösteriyor ki, görmenin çok ötesinde onlarla bağlarımız, denebilirse, dokunmaya dayalı birer ezgi.)
Bugün de, cep telefonumuzdan ses ve görüntü kumandalarına, bilgisayarımızın klavyesinden hesap ve güvenlik tuşlarına, onlarla “temas edip” durmadan gün geçirenimiz aslında yok gibi.
Dolayısıyla, iş bu kitap da, rakamlardan harflere, yazı düzenleyicilerden öteki imlere, klavyeli dünyamızın o en temel, en atomcul “karakter”leri olan tuşlar için toplu bir güzelleme.
Ya da; d’okundukça bizi dile getirenler için alçakgönüllü birer portre-deneme..."