Radyo Televizyon Üst Kurulu (RTÜK), orman yangınlarıyla ilgili yayıncı kurumların tepe yöneticilerine “kişiye özel” olarak gönderilen mesaja dair açıklama yaptı. 'Sansür' eleştirilerine yanıt veren RTÜK açıklamasında, "Orman yangınlarıyla ilgili gönderilen mesaj bazılarının dediği gibi asla bir tehdit değil, sansür olarak anlaşılması ilginç" ifadesi kullanıldı.
RTÜK yazılı açıklamasında, "Ülkemizdeki radyo ve televizyon yayıncıları, TBMM’de millet iradesiyle çıkarılan 6112 sayılı Yasa çerçevesinde faaliyet göstermektedirler. Ayrıca Radyo ve Televizyon Üst Kurulu tarafından paydaşlarla birlikte hazırlanan ve yayıncılarımızın altına imza koyduğu “Görsel-İşitsel Yayıncılık Etik İlkeleri” ortadadır. Bütün yayıncılarımız yayıncılık ilkelerinin farkındadır. Radyo ve Televizyon Üst Kurulu, Anayasa ve Kanunla teşekkül etmiş resmi yayıncılık otoritesidir. RTÜK’ün yayıncı kuruluşlarla teması doğaldır ve bu ilişkiler görevleri arasındadır. RTÜK Başkanlığı, Yasanın verdiği yaptırım yetkisinden önce yayıncı kuruluşlarla diyalog halinde yayınlardaki eksikleri istişare etmektedir. Gerekli hallerde uyarılar doğrudan muhatap Genel Yayın Yönetmenine iletilmektedir." denildi.
"Yapılan her olumlu ve yapıcı açıklamayı kamuoyuna farklı bir şekilde sunma çabası manidar"
Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
"RTÜK Başkanlığı tarafından yapılan her olumlu ve yapıcı açıklamayı kamuoyuna farklı bir şekilde sunma çabası manidardır. Üst Kurul Başkanlığımız açık kapı iletişim politikasıyla hareket etmektedir.
"Yayıncı kuruluşlara ilettiğimiz mesaj 'kişiye özel' olarak gönderildi"
Bugün ülkemizdeki yayıncı kuruluşlara ilettiğimiz mesaj yayıncı kurumların tepe yöneticilerine “kişiye özel” olarak gönderilmiştir. Mesaj, diyalog çabamızın bir parçası olarak gizli ve saklı olmayan ilgili Kanun maddelerinin ve yayıncılık etik ilkelerinin hatırlatmasıdır. RTÜK'ün medya kuruluşlarını, tarafların imza altına aldığı "Yayıncılık Etik İlkeleri" çerçevesinde uyarması kadar doğal bir şey yoktur. Zira, bu ilkeler konusunda hassas davranılmasını istemek ve ikazda bulunmak yayıncılık alanını düzenleme ve denetleme görevi olan RTÜK’ün sorumluluğudur.
"Etik ilkeleri tekrar hatırlatmak isteriz"
Bütün yayıncılarımızın malumu 6112 sayılı Kanun’un ilgili maddelerini burada sıralamasak da dikkatlerden kaçtığını tahmin ettiğimiz etik ilkeleri tekrar hatırlatmak isteriz.
“Görsel-İşitsel Yayıncılık Etik İlkeleri” yayıncıların ortak imzasıyla kabul edildi. Söz konusu ilkeler, medya hizmet sağlayıcıların "yayıncılığın toplumsal sorumluluk gerektirdiği bilinciyle izlenme/dinlenmeyi 'tek ölçüt' kabul etmeden yayınlarında uymayı taahhüt ettiği" 20 maddeden oluşuyor:
- İnsan onuruna, temel hak ve özgürlüklere saygılı olmak
- Türkçe'nin doğru, güzel ve anlaşılır şekilde kullanılmasının yanı sıra dilin düzeysiz, kaba ve argo kullanımından kaçınmak
- İfade özgürlüğü ve haber alma hakkı çerçevesinde, olay ve olguları doğru ve tarafsız vermek
- Milli iradeye saygılı olmak
- Toplumun inanç, değer ve hassasiyetlerini gözetmek
- Irk, dil, din ve cinsiyet ayrımcılığına; aşağılama ve ön yargılara yer vermemek
- "Çocukların korunması" ilkesini gözeterek, çocukların ve gençlerin fiziksel, zihinsel ve ahlaki gelişimini olumsuz etkileyen yayınlar yapmamak
- Ailenin bütünlüğünü ve sürekliliğini desteklemek
- Kadını istismar eden içeriklere yer vermemek
- Özel hayatın gizliliğini korumak
- Şiddeti teşvik etmemek ve meşrulaştırmamak
- Çok sesliliğe ve kültürel çeşitliliğe önem vermek
- Kişilerin ve kurumların cevap ve düzeltme haklarına saygılı olmak
- Terör örgütlerinin amaçlarına hizmet etmemek
- Savaş, terör amaçlı saldırı, doğal afet ve benzeri olağanüstü durumların ortaya çıkardığı kriz zamanlarında sağduyulu ve sorumlu davranmak; toplumda korku ve infial oluşturabilecek yayınlardan kaçınmak
- Alkol, tütün ürünleri ve uyuşturucu maddeler ile kumar başta olmak üzere, her türlü bağımlılıkla mücadele konusunda gereken hassasiyeti göstermek
- Genel sağlığa zarar verecek yayınlar yapmamak, sağlık ile ilgili yayınlarda bilimselliği ve uzmanlığı ön planda tutmak
- İzleyiciyi yanıltıcı ve zaaflarını istismar eden ticari iletişim yayınlarına yer vermemek
- Çevrenin ve hayvanların korunması bilincini geliştirmek
- Haksız amaç ve çıkarlara hizmet etmemek.
"Bu hatırlatmaları yapmayı, farklı yerlere çekme çabalarını art niyet olarak görüyoruz"
“Görsel-İşitsel Yayıncılık Etik İlkeleri”nin 15. Maddesi yani “Savaş, terör amaçlı saldırı, doğal afet ve benzeri olağanüstü durumların ortaya çıkardığı kriz zamanlarında sağduyulu ve sorumlu davranmak; toplumda korku ve infial oluşturabilecek yayınlardan kaçınmak” bölümü tüm yayıncılarımız tarafından kabul görmüş ve imzalanarak kayıt altına alınmıştır. Hal böyleyken bu hatırlatmaları yapmayı, farklı yerlere çekme çabalarını art niyet olarak görüyoruz.
Bahse konu ilkelerin yer aldığı resmi internet sitemizin linki de bu şekildedir.
https://www.rtuk.gov.tr/yayincilik-etik-ilkeleri/3841
"Mesaj asla bir tehdit değil, sansür olarak anlaşılması ilginç"
Ayrıca basın açıklamamızın ekinde yer alan kişiye özel gönderilen mesaj içeriği de bazılarının dediği gibi asla bir tehdit değildir. Bunun sansür olarak anlaşılması ilginçtir.
Bu vesile ile gelişmeleri doğru ve tarafsız olarak aktaran medyamıza teşekkür ederken, bölgede bulunan acil müdahale ekiplerine ve vatandaşlarımıza şükranlarımızı iletiyoruz. Yangınla canla başla mücadele eden resmi ve sivil tüm görevlilere, elinden geldiğince söndürme çalışmalarına destek olan saygıdeğer halkımıza müteşekkiriz.
Yüreğimizi yakan orman yangınlarında hayatını kaybeden şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyoruz.
Uygunsuz yayınlar ve doğruluğu tespit edilmeyen paylaşımlar yoluyla moral ve motivasyon bozucu çarpıtmaların, bölgedeki ormancılarımızın, itfaiyecilerimizin, fedakar vatandaşlarımızın ve diğer tüm görevlilerimizin çalışma şevkini kıracağını ve yangında yitirdiğimiz aziz şehitlerimizin saygıdeğer hatıralarına zarar vereceğini düşünüyoruz."
TIKLAYIN | İki RTÜK üyesinden RTÜK'ün 'yangın haberleri' açıklamasına 'sansür' suçlaması
TIKLAYIN | Kılıçdaroğlu: Ağır sansür altındayız, RTÜK sansürü daha da artırmanın peşinde