Sözcü yazarı İsmail Saymaz, "MİT'in Cumhurbaşkanlığı'na sunduğu 'yargı raporu'nda neler var?" başlıklı yazısı nedeniyle tutuklanan T24 yazarı Tolga Şardan’ın emniyetteki ifadesine dikkati çekerek, “Şardan'ın bildiği ama teyit edemediği için yazmadıkları nelerdi?” diye sordu.
Tolga Şardan’ın ifadesindeki, “Ben TCK 217. maddeye (halkı yanıltıcı bilgiyi yayma) aykırı hareket etmiş olsam, ulaştığım ama teyidini alamadığım bilgileri kullanabilirdim. Bu bilgiler içinde Çağlayan Başsavcısı Şaban Yılmaz'la ilgili de kimi iddialar bulunmaktadır. Çağlayan Adliyesi'nin kantin ve yemekhanesini işleten F.S.'nin hakim ve savcılarla olan, kamu bürokrasisinde tepki çekebilecek ilişkileri ortaya koyabilirdim” sözlerini hatırlatan Saymaz, şunları kaydetti:
Şardan'ın bildiği ama teyit edemediği için yazmadıkları nelerdi? Acaba bu operasyon Şardan'da neyi bildiğini ve kaynaklarının kimler olduğunu tespit için miydi? Olası bir sızmanın daha önüne geçebilmek için mi? Şardan'ın ifadesinde Yılmaz'ın adının geçmesi ve soruşturmanın İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından re'sen başlatılması, bu ihtimali akla getiriyor.
Şardan, sevk edildiği İstanbul 1. Sulh Ceza Hakimliği'nde, katalog suçlardan olmadığı halde, yani tutuklanmayı gerektirmemesine rağmen halkı yanıltıcı bilgiyi yaymaktan tutuklandı. Üstelik cezanın üst sınırı üç yıl. Savcı bey haberin yanlış olduğu sonucuna nasıl varıyor? Diyelim ki, yanlış… Suçun gerçekleşmesi için “sırf halk arasında endişe, korku ve panik yaratmak” kastıyla hareket etmeniz, “Ülkenin iç ve dış güvenliği, kamu düzeni ve genel sağlığına aykırı gerçeğe aykırı bilgiyi” paylaşmanız, “kamu barışını bozmana elverişli şekilde” yaymanız lazım.
Gördük ki… Şardan'ın yazısı, halkta yalnızca merak duygusunu uyandırdı. Endişe, korku ve paniğe kapılan varsa; uyuşturucu kaçakçılarına rüşvet karşılığı tahliye kararı verenler olmalı değil mi? Kamu düzeni ve barışı ancak, Çağlayan Adliyesi'nde iki mafya lideri aynı hakim tarafından birer gün arayla tahliye edilirken organize suç örgütlerinin üzerine yürüyen Şardan'ın tutuklanmasıyla bozulur.
Yazının tamamını okumak için tıklayın.
Tolga Şardan savcılık ifadesinde, "Sadece halkı bilgilendirmek için gazetecilik yaptım" dedi; avukatı yazının ihbar niteliğinde sayılması gerektiğini söyledi"MİT'in Cumhurbaşkanlığı'na sunduğu 'yargı raporu'nda neler var?" başlıklı yazısı sonrası hakkında başlatılan soruşturma kapsamında 1 Kasım'da tutuklanan T24 yazarı Tolga Şardan, savcılığa verdiği ifadede, "Sayın Uçar'ın dilekçesinin ardından HSK'ya yine Anadolu’nun değişik köşelerinde görev yapan yargı mensupları tarafından ihbarlar yapılmaktadır. Ve HSK tarafından görevlendirilen müfettişler söz konusu iddialar çerçevesinde aralarında üst düzey yargı mensupları da olmak üzere birçok kişinin bilgi sahibi konumunda ifadelerini almışlardır. Görüleceği üzere devletin en saygın kurumlarından olan MİT Başkanlığı da söz konusu iddialar çerçevesinde bilhassa Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dan gelen talimat sonrasında, adı geçen yargı mensupları üzerinde de detaylı araştırma yapmıştır. Dolayısıyla kulislerden elde ettiğim bilgileri söz konusu yazıda kaleme alırken tarafıma yönelttiğiniz TCK 217/A maddesi hükümlerine aykırı herhangi bir girişimim olmamıştır" diye belirtti. Suçlamayı kabul etmeyen Şardan, "Ben 35 yıldır gazetecilik yapmaktayım. 35 yıldır Türkiye Cumhuriyeti'nin yargı ve güvenlik bürokrasisini yakından takip eden bir gazeteci olarak hangi konuların suç teşkil edeceğini, hangi konuların suç teşkil etmeyeceğini bilecek tecrübeye sahibim. Bana bildirmiş olduğunuz suç iddiasıyla ilgili olarak atılı suçlamayı kesinlikle kabul etmiyorum. Altını çizerek söylüyorum sadece halkı bilgilendirmek çerçevesinde gazetecilik yaptım" dedi. Şardan'ın avukatı ise, "Müvekkilin yazısının ihbar niteliği sayılıp soruşturmayı açan savcılıkça araştırılması gerekirdi" dedi. "Katalog suç" diyen mahkeme, "kaçma şüphesi" ile "beklenen ceza ve güvenlik önlemi" gerekçesi sundu!Kararında TCK 217/A’nın katalog suçlardan olduğunu yazan İstanbul 1. Sulh Ceza Hakimliği, tutuklamaya gerekçe olarak, "işlendiği iddia edilen suçun önemli ve ciddi sayılan katalog suçlardan olması nedeniyle tutuklama nedenin ‘kanun gereğince’ var sayıldığı, kaçma şüphesi ile delilleri yok etme, gizleme, tanık ve mağdurlar üzerinde baskı oluşturma şüphesinin bulunduğunu” öne sürdü. Mahkemenin tutuklamaya sunduğu gerekçelerden biri de “beklenen ceza veya güvenlik önlemi” oldu. Tutuklanan Şardan, Sincan Cezaevine gönderildi. Mahkemenin kararında "katalog suçlardan" diye yazdığı ve bir yıldan 3 yıla kadar hapis cezası öngören TCK 217/A suçu, Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (CMK) 100. maddesinde sıralanan ve kanun gereğince tutuklama kararı verilen katalog suçlar arasında yer almıyor. DOĞAN AKIN YAZDI - Tolga’yla birlikte bütün hayal kırıklıklarının en güzelini yaşıyoruz! GÖKÇER TAHİNCİOĞLU YAZDI - Tolga Şardan’ın tutuklanması ve hakikatler: Yargı bir sopa mıdır? TIKLAYIN - Basın örgütlerinden Tolga Şardan'a destek için T24'ün İstanbul ofisine dayanışma ziyareti TIKLAYIN - Ankara Barosu Başkanı Mustafa Köroğlu, Şardan’ın hakim sorgusunda savunma yaptı TIKLAYIN - T24 yazarı Tolga Şardan'ın tutuklanmasına tepki yağdı | "Şardan, gazeteciliğin yüz akıdır!" |