T24 Haber Merkezi
CHP Mersin Milletvekili Talat Dinçer, İsrail’in saldırıları nedeniyle Lübnan’dan ayrılmak isteyenleri taşıyan 7. geminin de Mersin Taşucu Limanı’na yanaştığını belirterek, gemide bulunan Lübnan ve başka ülkelere mensup kişilerin Türkiye’de ne kadar kalacaklarına ilişkin iktidarın açıklama yapmasını istedi. Dinçer, “Suriye’den gelen savaştan kaçan arkadaşların sığınmacı olarak ülkemize misafir olarak aldık ama kalıcı oldular. İkinci bir mülteci vakası yaşamak istemiyoruz” dedi.
Mersin Milletvekili Talat Dinçer, Lübnan’dan ayrılmak isteyenleri taşıyan gemi ve angus hayvanlarını taşıyan gemilerin Mersin Taşucu Limanı’na yanaştığını ve 2 bin 500 insanı taşıdığını söyledi belirtti.
"Ülkemiz bir göç cenneti haline gelmesin”
Geminin içerisinde Avrupalı ve Lübnanlı vatandaşların olduğunu da belirten Dinçer, bu kişilerin ülkede ne kadar kalacaklarının belli olmadığına dikkat çekerek şunları söyledi:
“Burada önemli olan buraya gelen vatandaşların ülkemizde ne kadar kalacakları, nerede kalacakları, kalıcı mı olduklarının hükümet tarafından açıkça belirtilmesi lazım. Daha önce Suriye’den gelen savaştan kaçan arkadaşların sığınmacı olarak ülkemize misafir olarak aldık ama kalıcı oldular. İkinci bir mülteci vakası yaşamak istemiyoruz. Şu an Lübnan’dan gelen gemi limana yanaştı. Bu insanlar hangi standartta geldi. Lübnanlı vatandaylar var, bunların hangi şartlarda kalacağı belli değil. Bizim ülkemiz bir göç cenneti haline gelmesin” dedi. Sığınmacıları artık sığınmacı olarak görmek istemiyoruz. Herhangi bir sağlık kontrolünden geçirilmiyorlar. Bu insanların kalıcı mı gidici mi belli değil.”
"Çiftçilerimiz maliyetlerin altında ezilirken hükümet dışarıdan angus getiriyor"
Mersin Taşucu Limanı’na ithal edilen angus hayvanlarını taşıyan geminin de geldiğini ve bölgeye yaydığı ağır koku nedeniyle vatandaşların rahatsız olduğunu da vurgulayan Dinçer, “Çiftçilerimiz maliyetlerin altında ezilirken hükümet dışarıdan angus getirerek ülkemizde et fiyatlarını dengelemeyi düşünüyor. Tarım bitti, hayvan bitti ama hükümet çareyi anguslarda buluyor. Bu gemi yüzünden şehrin her tarafını koku salmış durumda” diye konuştu.
Orta Doğu kaynıyor, bölgesel savaş riski artıyor; neler yaşandı?Orta Doğu'da bölgesel savaş endişelerini artıran gerilimli ve çatışmalı bir süreç yaşanıyor. İsrail'in Hizbullah'ın binlerce iletişim cihazını patlatmasıyla başlayan süreç, İsrail'in Lübnan'ın güneyine başlattığı kara harekâtı ve İran'ın Hizbullah lideri Hasan Nasrallah'ın öldürülmesinin ardından balistik füzelerle yaptığı misilleme saldırısıyla giderek ısınıyor. İsrail, 7 Ekim 2023'ten bu yana Gazze'de sürdürdüğü savaşın hedefleri arasına Lübnan'ın güneyi, İsrail'in kuzeyinde "yerlerinden edilmiş" vatandaşlarının bölgeye geri dönmesini de ekledi ve Hizbullah'tan Litani Nehri'nin gerisine çekilmesini istiyor. ABD'nin gerilimi tırmandırmama uyarıları, Katar ve Mısır ile birlikte yürüttüğü ateşkes çabalarının ortasında Lübnan'da Hizbullah'a yönelik art arda iki büyük saldırı düzenlemişti. İsrail, Hizbullah'a ait binlerce iletişim cihazını iki gün üst üste eş zamanlı saldırılarla patlattı. FÜSUN SARP NEBİL YAZDI | Lübnan'da Hizbullah'ın çağrı cihazları nasıl patlatıldı? Hizbullah'ın kalesine büyük saldırılar; Hasan Nasrallah öldürüldüGerilimi iyice tırmandıran olay Hizbullah lideri Hasan Nasrallah'ın, Hizbullah'ın kontrolündeki Dahiye'de hava saldırısıyla öldürülmesi oldu. Önce İsrail ordusu, 21 Eylül'de "hedefli bir saldırı" gerçekleştirerek Beyrut'un Dahiye bölgesinde bir apartmana hava saldırısı düzenledi. İsrail Savunma Kuvvetleri Sözcüsü Daniel Hagari, saldırıda, Operasyonlar Komutanı İbrahim Akil ile birlikte Rıdvan biriminin üst düzey komutanları ve komuta zincirlerinin öldürüldüğünü açıkladı. Hizbullah da yaptığı açıklamayla, üst düzey komutanı Akil’in öldüğünü doğruladı. Ardından 27 Eylül'de yine aynı bölgedeki 6 apartmana yapılan hava saldırısında Hizbullah lideri Hasan Nasrallah öldürüldü. Saldırı, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu'ndaki konuşmasının hemen ardından gerçekleştirildi ve Netanyahu'nun BM binasında saldırı emrini verirken çekilmiş bir fotoğrafı yayımlandı. Saldırıda her biri birer ton olmak üzere yaklaşık 85 sığınak delici bombanın kullanıldığı bildirildi.
|