2013 yılındaki Gezi Parkı eylemleri sırasında Okmeydanı’nda başına polisin attığı gaz fişeğinin isabet etmesinin ardından aylarca komada kaldıktan sonra hayatını kaybeden Berkin Elvan’ın ölümüne ilişkin 18 Haziran’da görülen karar duruşmasında sanık polis Fatih Dalgalı için Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından görevlendirilen avukatların, "Bir kişinin telefonunun o bölgeden sinyal vermesi o kişinin orada olduğu anlamına gelmez. Telefonunun oradan sinyal vermesi de suçu onun işlediği anlamına gelmez" savunmasını yaptığı ortaya çıktı. Emniyet avukatlarının savunması, bin 330 gündür cezaevinde bulunan Anadolu Kültür Yönetim Kurulu Başkanı ve iş insanı Osman Kavala’ya yöneltilen suçlamaları akıllara getirdi. Kavala’nın, tutuklanmasına Henri Barkey ile aynı zaman diliminde aynı baz istasyonundan gelen sinyaller gerekçe gösterilmişti.
- Gezi Parkı eylemleri sırasında polisin attığı gaz fişeğinin başına isabet etmesinin ardından 269 gün komada kaldıktan sonra hayatını kaybeden Berkin Elvan’ın ölümüne ilişkin davanın karar duruşması İstanbul 17. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Sanık Fatih Dalgalı'nın kasten öldürme suçundan müebbet hapisle cezalandırılmasına, olası kast nedeniyle 20 yıl, neticeten 16 yıl hapsine karar verildi. Dalgalı'nın "kasten öldürme suçunu işlediğinin sabit olduğuna" hükmedildi. Yurt dışına çıkışı yasaklanan Dalgalı, tutuklama kararı verilmediği için cezası Yargıtay tarafından onanırsa cezaevine girecek.
İstanbul 17. Ağır Ceza Mahkemesi'nde, 18 Haziran’da görülen karar duruşmasında sanık polis memuru Dalgalı için Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından görevlendirilen avukatlar, savunmalarında, "Bir kişinin telefonunun o bölgeden sinyal vermesi o kişinin orada olduğu anlamına gelmez. Telefonunun oradan sinyal vermesi de suçu onun işlediği anlamına gelmez" ifadelerini kullandı.
Independent Türkçe’den Can Bursalı’nın haberine göre, sanık polis memurunun, Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından görevlendirilen avukatlarının savunmada kullandığı ifadeler, yaklaşık 3 buçuk yıldır cezaevinde tutuklu bulunan iş insanı Osman Kavala'ya yöneltilen suçlamaları akıllara getirdi.
Gezi davasında beraat etmesinden bir gün sonra 15 Temmuz soruşturması kapsamıyla yeniden tutuklanan Kavala’nın, tutuklanmasına gerekçe olarak eski ABD Dışişleri Bakanlığı çalışanı ve Lehigh Üniversitesi uluslararası ilişkiler uzmanı Profesör Henri Barkey ile 15 Temmuz öncesi iletişim kurduğu ve cep telefonlarının aynı zaman diliminde aynı baz istasyonundan gelen sinyalleri yayınlaması gösterilmişti. Kavala'nın 2010 ile 2017 arasında Barkey ile hiç telefon görüşmesi yapmadığı tespit edilmişti.
TIKLAYIN -Avrupa Konseyi, AİHM'in Osman Kavala kararlarını uygulamayan Türkiye'ye ihlal prosedürü başlattı
Kavala iddianamesinde baz istasyonu sinyali 'delil' oldu
Kavala hakkında hazırlanan iddianamede, Henry Barkey ile telefonlarının aynı baz istasyonundan sinyal verdiği ve aynı mahalde bulundukları belirtiliyordu:
Şüpheli Henri J. Barkey’in, 7 Mart 2016 tarihinde Türkiye'ye geldiği, 7 - 8 - 9 Mart'ta İstanbul'da bulunduğu, bu süreçte şüpheli Henri J. Barkey tarafından kullanılan +1 (202) 258 **** ve 555 897 **** numaralı GSM hatları ile şüpheli Mehmet Osman Kavala'nın kullandığı 532 222 **** numaralı GSM hattının birçok defa aynı zaman diliminde aynı bölgeden baz sinyali aldığı tespit edilmiş ve şüphelilerin 7- 8 -9 Mart 2016 tarihlerinde aynı mahalde bulundukları tespit edilmiştir.
Yargıtay'ın içtihadı var
Emniyet Genel Müdürlüğü avukatlarının cep telefonlarının baz istasyonundan sinyal vermesinin suç olmayacağına dair savunması, Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 2013/247 esas sayılı kararına dayanıyor.
TIKLAYIN -Osman Kavala’nın avukatları: HTS kayıtlarında Henri Barkey ile görüşme yok