Ayşe Acar

29 Eylül 2021

Kanada seçimleri yerli halkı kızdırdı

Kanada’da geçtiğimiz hafta yapılan ve maliyeti 600 milyon doları bulan seçimlerden sonra hiçbir şey değişmedi. Yerli halkın Başbakan Trudeau’ya artan öfkesi dışında...

Kanada Başbakanı Justin Trudeau, pandemi döneminde çok iyi iş çıkarttığını, erken seçime giderse çoğunluk oylarını alarak tek başına iktidar olabileceğini düşündü. Düşünce güzel. Sonuç hüsran.

20 Eylül Pazar günü yapılan seçimlerde halkın sadece yüzde 45,65’i sandığa gitti; bu Kanada tarihindeki en düşük oy oranlarından biri. Seçime 600 milyon dolar harcandı; bu Kanada tarihinin en pahalı seçimlerinden biri. Justin Trudeau başkanlığındaki Liberal Parti, geçerli oyların yüzde 31,7'sini alarak seçimi kazandı, Kanada Federal Parlamentosundaki 308 sandalyeden 158'sini elde etti ancak tek başına iktidar olmak için gerekli 170 milletvekilliğini  çıkartamadı; bu seçim öncesi tabloyla neredeyse aynı. (2019 seçimlerinde 157 milletvekili çıkarmıştı)

Geçtiğimiz hafta çocuklara okullarda halkın cebinden çıkan 600 milyon dolarla ne yapılabileceği ile ilgili ödevler verildi. Lise öğrencileri bile evsizlere barınak sağlamak, yerli halka destek olmak ve temiz içme suyu götürmek, doğal hayatı korumak, orman yangınlarıyla mücadele etmek gibi tüm Kanadalıları ilgilendiren sorunlara çözümler düşündü. Haftalardır burada en çok konuşulan konu o, 600 milyon dolarla neler yapılabileceği...

Başbakan Trudeau’nun iktidar hırsı ters tepti

Sonuç olarak Trudeau kendi iktidar hırsı için belirlenen tarihten 2 yıl önce üstelik pandemi döneminde gereksiz bir erken seçime giderek Kanadalıları kızdırmış oldu. Ama en çok da yerli halkı...

Geçtiğimiz Mayıs ayının sonunda Kanada tüyleri diken diken eden, bir habere uyanmıştı. 1978 yılında kapatılan ve yerli çocukların öğrenim gördüğü Kamloops Yatılı Okulu'nun altından 215 yerli çocuğun cesedi çıkmıştı.

1800'lerin sonlarından 1996'ya kadar Kanada’da tam 150.000 yerli çocuk “İçindeki yerliyi öldür” sloganıyla bu yatılı okullara (belki de asimilasyon kampları demek daha doğru) gönderilmiş, kendi kültürleri ve dilleri unutturulmuş, aynı zamanda birçoğu fiziksel ve cinsel istismara uğramıştı. On binlercesi ise eve hiç dönememiş ve “Kayıp Çocuklar” olarak adlandırılmışlardı.

Tarih değil bugün

Trudeau haberi aldığında,  "Kamploops Yatılı Okulu'nun altından çocuk cesetleri çıktığına dair haberler beni derinden üzdü, tarihimizin karanlık ve utanç dolu sayfasını acı bir şekilde hatırlattı. Kalbim bu üzücü haberden etkilenenlerin yanında. Sizin için buradayız." demişti. Bunun üzerine Yerli Halk ve duyarlı Kanadalı vatandaşlar henüz 1996’da kapanan bir sistemden “tarih” diye bahsedilmesine tepki göstermiş, bugün hâlâ o karanlık sayfada olduğumuza işaret etmişti.

Kamloops Yatılı Okulu’nu ziyaret dahi etmedi

Trudeau açıklamalarına “Bu çocuklar bugün fikir önderleri, toplum liderleri, halka hizmet eden kişiler olabilirdi. Bu Kanada’nın suçu” laflarıyla devam etse de, ilerleyen aylarda bir suç mahalli görünümündeki Kamloops Yatılı Okulu’nu ziyaret etme zahmetine dahi girmemişti. Üstüne geçtiğimiz Temmuz ayının ortasında Penelakut Yerli Kabilesi, Kuper Adası Yatılı Kilise Okulu'na ait bölgede 160'tan fazla "belgesiz ve işaretsiz" mezar bulunduğunu duyurmuştu. Kayıp çocukların sayısının on binler olduğu düşünülürse, bulunan bu mezarların buzdağının görünen kısmı olduğu düşünülüyor. Trudeau bu haberi aldığında da benzer açıklamalar yaptı, üzgün olduğunu, kalbinin ağrıdığını söyledi. Bu sözleri Kanada medyasında pek haber değeri görmedi. Kanadalılar’ın, Trudeau’nun açıklamalarının samimiyetine inanmakta zorlanmaya başladığı bir dönemde  erken seçim kararı geldi.

Jody Wilson-Raybould’un partiden ihracı

Seçim sonuçlarının ardından UBCIC (British Columbia Yerli Halklar Şefleri Birliği) Başkanı, Büyük Şef Stewart Phillip bir açıklama yaptı; “Bu federal seçim, Başbakan Trudeau'nun, görevdeki ilk beş yılında

Kanada’nın her yerindeki yerli topluluklara temiz içme suyu getirme vaadi de dahil olmak üzere yerli  halklara yönelik hiçbir taahhütünü yerine getiremediğini gözler önüne sermekle kalmadı, birçok önemli yerli sorununun göz ardı edilmeye devam ettiğinin ve Jody Wilson-Raybould'un zorla ve haksız bir şekilde partiden uzaklaştırılmış olmasının da altını çizdi” dedi. (Ne olmuştu: 2015'ten 2019'a kadar Liberal Parti üyesi olan, Adalet Bakanı ve başsavcı olarak partide görev alan Jody Wilson-Raybould, 2019’da Trudeau’nun Quebec şirketi SNC Lavalin ile anlaşma yapması için kendisine nasıl baskı yaptığına dair şikayetlerini kamuoyuna açıkladığı için Trudeau tarafıdan partiden uzaklaştırılmıştı. Wilson-Raybould 2019'dan beri bağımsız milletvekili olarak parlamentoda görev yapıyor. Son kitabı “An Indigenous in the Cabinet/Parlamentoda Bir Yerli”de Trudeau’nun bu olayla ilgili kendisini yalan söylemeye zorladığını ve Liberal Parti’nin içindeki çürümüş yapıyı anlatıyor.)

Seçim, dikkatleri çocuk mezarlarından başka yöne çekmek için miydi?

Şef Philip, 2021 yılında olduğumuza, yerli halkın yeterince iki yüzlülük ve boş laf gördüğüne, artık verilen sözlerin tutulması gerektiğine vurgu yaptığı konuşmasında, Kamloops Yerli Okulu'nun bahçesinde isimsiz çocuk mezarları bulunduktan sonra, uzlaşma konusunun tekrar gündeme geldiğini, fakat sonradan bu konuyla ilgili hiçbir şey yapılmadığını, Başbakan’ın bölgeyi ziyaret dahi etmediğini, tersine araya seçimi sokarak dikkatleri bu konudan uzaklaştırmaya çalıştığını ve bunu da vergi mükelleflerinin parasını israf ederek yaptığını belirtti.

Şef Philip konuşmasına, seçim gününün uzun kuyruklar, eksik seçmen kartları, yanlış sandık merkezleri ve tüm bunların üstüne eklenen COVID-19 protokolleri ile sinir bozucu olduğunu, ayrıca siyasi liderlikteki herhangi bir değişiklikten büyük ölçüde etkilenecek olan Yerli Halklar için birçok seçim istasyonunun hazır olmadığını da ekledi.

Yerli Halklar parlamentoda temsil edilmeli

 Sonuç olarak 2021 seçimlerinde yerli halktan 77 aday parlamentoya girmeye çalıştı. Bu bugüne kadar ki en yüksek rakam. Kukpi7 Yerli Halkı’nın Şefi Judy Wilson da, Birleşmiş Milletler Yerli Haklar Raporu’nun yayınlanmasının üzerinden 14 yıl geçtiğini, Kanada’nın insan haklarını kutsal sayan bir ülke görünümünde olduğunu ve fakat yerli halkların hakları ile ilgili hiçbir ilerleme kaydedilmediğini, parlamentoda yerli halkın temsilininin önemli olduğunu, yerli liderlere ihtiyaç duyulduğunu belirtti. Bunun en önemli nedenini de şöyle açıkladı; “Yerli halkın oy kullanma oranı çok düşük çünkü seslerinin duyulduğuna inanmıyorlar. Sadece 1960’da kendilerine oy hakkı veren, yüzyıllardır kendilerini yok sayan ve bastırmaya çalışan bir sistemi desteklemek istemiyorlar. Yerli halklara fırsat eşitliği tanımak, kendi kaderlerini tayin edebilmeleri için imkan ve yetki vermek, ünvan ve haklarını parlamentoda kullanabilmelerini sağlamak  Başbakan Trudeau'nun görevleri arasındadır” dedi. 

BC Yerli Halklar Birliği Başkanı, Büyük Şef Stewart Phillip, hayatını Aborjinler'in ünvanlarını ve haklarını savunmaya, hükûmetle uzlaşmaya ve yerli halkın kendi kaderini tayin etme hakkını elde etmesine adadı. Şu anda sekizinci, üç yıllık görev süresinin içinde.

Keser döner, sap döner

 "Keser döner, sap döner. Gün gelir hesap döner.” sevdiğim atasözlerinden biridir. Bu seçimlerin nedeni, yerli halkların sorunlarıyla ilgili dikkatleri başka yöne çekmek miydi bilmiyorum ama tüm kalbimle, bir gün Kanada’nın başına yerli halktan bir lider gelmesini ve sadece yerli halkı değil, tüm Kanadalılar’ı layığıyla temsil etmesini temenni ediyorum. Bir de dünyanın her yerinde dönüp dolaşıp benzer konuları konuştuğumuza ve yazdığımıza hala şaşırıyorum. Sonra da şaşırdığıma şaşırıyorum.