Sözcü gazetesi davasında 3 yıl 6 ay 15 gün hapis cezası alan Necati Doğru, gerekçeli kararda ‘suç aleti’ olarak gösterilen yazısını bugünkü köşesinde yeniden yayımladı.
TIKLAYIN | Sözcü gazetesi davasında karar: 7 kişiye hapis cezası
Doğru, “Bu yazıda FETÖ'ye yardımcı olduğumu gösterir bir kanıt yok. Sizin elinizde başka bir kanıt, bilgi, belge, iltisak var mı söyleyin dedim. Vicdanlar sağır oldu. Gösteremediler. Gerekçeli karar açıklandı. Gerekçeli karara da yine bu ‘suç aleti yazıyı(!)’ koydular. Ne yazıymış! Bir daha yayınlıyorum” ifadesini kullandı.
Doğru’nun 17 Temmuz 2016’da yayımlanan “Naylon Darbe” başlıklı yazısı şöyle:
Ülke iyi yönetilmiyordu. Çözüm hiçbir zaman darbe değildi. Sevindirici olan: “Halk getirdi, halk götürür demokratik çözümünü” hatırlatması oldu.
Demo: Halk.
Krasi: Gücü.
Demokrasi: Halkın gücü.
Halkın gücü, naylondan darbecilerin çağrısına uyup evine çekilmedi. Çekilseydi, darbeciler kazanacaktı. Ülkeyi kötü yönettiklerini gördüğü ve yaşadığı halde önce Başbakan sonra da Cumhurbaşkanı'nın çağırısına uydu.
Halkın gücü, sinmedi.
Tankların üstüne çıktı.
Demokrasi kazandı.
Sevindirici olan; bugün darbeci tankı önüne dikilen o sivil insanların yarın ülkeyi kötü yönetenleri sandıkta oylarıyla iktidardan indireceğidir. Ve gerçek demokrasi bayramı işte o gün kutlanacaktır.
★★★
Bu çağda bize sunulana bak: Sen gel Boğaziçi köprüsü önünü tanklarla tıka… Sen gel hava meydanının kapısını tankla kes… Sen gel TRT binasının duvarına tankları daya… Sen gel Meclis girişine tankları sırala…
Görüntüsü bile çirkin.
Hangi yılda kalmışsın!
Bu tabloya en küçük bir yakınlık, sempati duymak bile mümkün değil. Bu çağda bir ordunun düşeceği en saçma manzara bu olmalı… Milletin parasıyla okumuş, milletin parasıyla altına tank, helikopter, uçak çekmiş. Gidip Karayılan'ı, Cemil Bayık'ı yakalayıp teslim alamıyor. Kendi genelkurmay başkanını esir alıyor. Bu halk darbeciyi niçin dinlesin?
Seçimle gelen.
Seçimle gitsin.
Halk getirdi.
Halk götürsün.
Demokrasi bayramı işte o gün olsun.
★★★
Naylon darbeciler!
İktidarı devirmeye kalktılar.
Daha da güçlendirdiler.
Yoksa bu “tezgahlanmış bir darbe” miydi? Danışıklı dövüşten bir kalkışma mıydı? Sen kalk Cumhurbaşkanı'na karşı darbe yaptım diye TRT'de bildiri okut, git genel kurmay başkanını tutukla!
Tankla Tomayı tokuştur.
Başarısız darbe yap.
Kabak gibi tutuklan.
Üstün çıplak!
Elin arkadan kelepçeli.
Yere yüzükoyun uzan.
Merak ediyorum: bu darbecilerin tamamı, süzme saf Fethullahçı subaylar mıdır? Yoksa aralarına karışmış başkaları da var mıdır? Kutulardan dolar çıktığı o 17-25 aralık gününden bu yana sürekli “Fethullahçı avı” yapıldı, çok sayıda Fethullahçı tutuklandı. Buna rağmen Ordu'da “Emir-Komuta Zincirini” kırıp darbe girişimine başvuracak bu kadar çok Fethullahçcı subay nasıl gizli kaldı?
Tayyip Erdoğan, “Fethullah Gülen bizi aldattı” demişti.
Fethullahçı subaylar da kendilerini o kadar iyi gizlediler ki, Genelkurmay
Başkanını aldattılar.
Aldatılan iki oldu.
Biri:
Başkomutan.
İkinci:
Kurmay Komutan.
ABD'ye kaçmış aldatan!”
(17 Temmuz 2016 SÖZCÜ)
★★★
Görüyorsunuz.
Bu yazıyla ben FETÖ'ye yardımcı olmuşum. Aslında bu yazıyı yazdığım için “Fetullah'ın darbeme naylon dedin, aşağıladın” diye beni mahkemeye vermesi gerekirdi.
Merak ediyorum:
Acaba gece gizlice herkes uykudayken asıl gerekçeli kararı yırtıp yaktılar ve yerine bu naylon gerekçeli kararı Fetullahçılar mı yazıp koydu?
Bir daha altını çizeyim:
Benim inancım, yaşama biçimim, gazetecilik geçmişim, yazarlık çizgim; Türkiye'nin kırıla döküle ve eksik de olsa yakaladığı 150 yıllık demokratik ve laik birikimi geriye taşıyıp İran tipi, Suudi Arabistan tipi “şeriat anayasasına” dönmek isteyenleri eleştiren anlayışım, insanlığa bakışım FETÖ'ye yardımcı olmak ile arama dağlar, uçurumlar koyar.
Ne olmuştu?
Sözcü gazetesi davasında mahkeme, yazar Emin Çölaşan‘a 3 yıl 6 ay 15 gün, yazar Necati Doğru'ya 3 yıl 6 ay 15 gün, sozcu.com.tr Yayın Yönetmeni Mustafa Çetin'e 3 yıl 4 ay, Sözcü gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Metin Yılmaz'a 3 yıl 4 ay, sozcu.com.tr Haber Koordinatörü Yücel Arı'a 2 yıl 1 ay, muhabir Gökmen Ulu'ya 2 yıl 1 ay, muhasebe görevlisi Yonca Yücekaleli'ye 2 yıl 1 ay hapis cezası verdi. Sözcü Gazetesi sahibi Burak Akbay’ın dosyası ise ayrılırken, Mediha Olgun beraat etti.