T24 Politika
İyi Parti Balıkesir Milletvekili Turhan Çömez, Türkiye'de Tip 1 diyabet hastası olan 30 bin çocuğa Avrupa'da olduğu gibi ihtiyaçları olan sensörlerin ücretsiz verilmesi gerektiğine dair öneri sundu. Çömez, "Hiçbir şey yapamıyorsanız, Saray'daki uçaklardan birini satın. Türkiye'deki bütün çocukların ihtiyaçlarını en az 20 yıl karşılayacak kadar paraya sahip olursunuz" dedi.
İyi Parti Balıkesir Milletvekili Grup Başkanvekili Çömez, TBMM Genel Kurulu'nda şeker hastası çocuklara ücretsiz sensör verilmesi önerisi verdi. Çömez, Türkiye'de Tip1 diyabet hastası 30 bin çocuğun günlük hayatta yaşadığı sıkıntılardan bahsedip, ücretsiz karşılanması gereken sensörden bahsetti. Çömez, özetle şunları söyledi:
"Türkiye'de yaklaşık 30 bin Tip1 diyabetli yavrumuz var. Diyabetle yaşamanın ne kadar zor olduğunu ancak onunla yaşayanlar bilir. Hele hele Tip 1 diyabet hakikaten ömür boyu süren çok önemli zorlukları içeren, dikkatli takip edilmediği ve tedavi olunmadığı takdirde çok önemli problemleri de beraberinde getiren ciddi bir sorundur. Ve bizim ülkemizde 30 bin Tip 1 diyabet hastası çocuk var.
Bunlar günde ortalama dört defa kan alırlar, kan verirler, şekerlerini ölçerler ve buna göre başka bir enjeksiyonla insülinlerini yaparlar. Bu çok meşakkatli, çok acı veren bir durumdur ve 3 yaşından 4 yaşından 5 yaşından itibaren 18 - 19 yaşına kadar ciddi problemler yaşarlar. Tabii sorun sadece Türkiye'de değil dünyanın her yerinde var. Peki dünya bununla nasıl başa çıkıyor? Dünya bununla başa çıkmak için tıbbın modern imkanlarından faydalanıyor. Günde en az 300 kere kan şekerini ölçen sensör denilen bir cihaz veriliyor çocuklara. Yine bu çocukların insülinlerini düzenli verecek bir pompa veriliyor ve bu yavrular problemsiz ya da en az problemli hayatlarını devam ettiriyorlar.
Peki Tip 1 diyabet tedavi edilmezse ne olur? Tedavi edilmezse birçok komplikasyonlar beraberinde gelişir. Gözleri kör olabilir, kalp damar hastalıkları olur, böbreklerini kaybederler, ayaklarını bacaklarını kaybederler ve günlük hayatlarını yaşamak onlar için gerçekten imkansız hale gelir. Ve bu şekilde yaşamak zorunda olan 30 bin yavrumuz var.
"Yunanistan'ın yaptığını dünyanın en büyük ekonomilerinden olan Türkiye yapamadı"
Buna karşılık bizim iktidarımız ne yaptı? Yani dünyadaki diğer örnekleri gibi bu çocuklara sensör verebildi mi? Pompa verebildi mi? Hadi bunlardan vazgeçtim, çocukların şeker ölçümü için kullanılan küçücük çubukları verebildi mi? Hayır, vermedi. Verirse bunun örneklerini göstermeniz lazım. Veriyor ama bunun karşılığınca çok fazla para almak durumunda kalıyor. Tam 8 yıldır... Cevap vereceğim sizin de tweet'inizi göstereceğim az sonra. Tam 8 yıldır başta sayın Erdoğan olmak üzere sayın sağlık bakanı olmak üzere maliye bakanı olmak üzere kapılar aşındırıldı. Dendi ki bu çocukların Allah aşkına sensörlerini verin, pompalarını verin, bu çocuklar normal bir hayat yaşasınlar. Acı çekmesinler, günde dört defa parmakları, göbekleri, bacakları delinmesin diye yalvardılar. Komplikasyon yaşamasın, gözleri kör olmasın, böbreklerini kaybetmesinler diye uğraşıyorlar. Her seferinde, 'Merak etmeyin, hepsini halledeceğiz, iktidarımız bu işi çözecektir' dendi.
Yunanistan'ın yaptığını, Bulgaristan'ın yaptığını, o dünyanın en büyük ekonomilerinden olan Türkiye ne yazık ki yapmadı. Az önce sayın Akbaşaoğlu, ekonomide Türkiye'nin nereden nereye geldğini anlattı. Ben de söyleyeyim, 130 milyar dolar borçtan devralınan ülke tam 530 milyar dolar borca geldi. O da yetmedi Cumhuriyet döneminde yapılan ne varsa tam 70 milyar dolarlık ülkenin bütün serveti varlık fonu marifetiyle satıldı. O da yetmedi yeraltı, yerüstü bütün madenler gitti. O da yetmedi bir iddiaya göre 2.7 trilyon dolar bir iddiaya göre 4 buçuk trilyon dolar vergi toplandı. O da yetmedi o köprüler, yollar diye gurur duyduğunuz o projeler gelecek garantili projelerle yavruların istikbali ipotek altına alınarak yapıldı.
"Erdoğan ve AKP 30 bin yavrunun aylık cihazlarını, sensörlerini vermeyecek hale gelmiş"
Çömez, eski Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Derya Yanık'ın iki yıl önce Tip1 diyabetli çocuklarla ilgili attığı tweet'i hatırlatarak şunları söyledi:
Şimdi size iki yıl önce sayın Derya Yanık'ın attığı bir tweet'i göstereceğim. Derya Hanım belki cevap verir. İki yıl önce diyor ki sayın Derya Yanık, Cumhurbaşkanımız sayın Recep Tayyip Erdoğan, Tip1 diyabet hastası 0-4 0-14 yaş arası çocuklarımıza müjde verdi diyor. Kim vermiş müjdeyi, sayın Erdoğan vermiş. Peki ne demiş sayın Erdoğan, Tip 1 0-14 yaş arasındaki çocuklarımızla ilgili müjdemiz var. Bu teşhisle insülin tedavisi gören çocuklarımızın hayat kalitesini artırmak amacıyla yaklaşık 10 bini bin 500 kişiye glikoz ölçüm cihazı ve... Efendim bu teminatı veren bu ülkenin cumhurbaşkanı. Kime verdi bu teminatı? Çetelere vermedi. 240 milyar dolar vergi alıp 128 vergi indirimi alan çetelere vermedi. Bu zavallı yavrulara verdi. Hasta olan, tip 1 diyabeti olan yavrulara verdi.
Kimsesizlerin kimsesi, sessiz yığınların sesi diyerek iktidara gelen sayın Erdoğan ve AKP 30 bin yavrunun aylık faaliyeti 100 milyon lira olan ne cihazlarını ne de sensörlerini vermeyecek hale gelmiş. Ben sözünüzün arkasında durmanızı istiyorum. Sayın Yanık da o zaman bakandı. Madem bu tweet'i attınız, madem sayın Erdoğan'ın müjdesini verdiniz, sözünüzün arkasında durun. Hiçbir şey yapamıyorsanız, Saray'daki uçaklardan birini satın. Türkiye'deki bütün çocukların ihtiyaçlarını en az 20 yıl karşılayacak kadar paraya sahip olursunuz"
"Muhatap aldığımız kitle sosyal yardım alan aileler, Cumhurbaşkanının müjdesi yerine getirildi"
Çömez'in konuşmasının ardından Yanık da söz alarak Çömez'e şu ifadelerle cevap verdi:
"Sayın hatibin bahsettiği konu bizim bakanlık olarak sosyal yardım yardım ihtiyaçlısı ailelerin çocukları için başlattığımız bir program. 2023 Şubat ile 2025 Şubat arasında devam eden, halihazırda bakanlığın sürdürdüğü bir program. Dolayısıyla açıklamada herhangi bir beis yok. O dönem itibariyle de yanılmıyorsam 11 bin çocuğumuzun 14 yaşına kadar yararlanacağı bir program ama bakanlık olarak takdir edersiniz ki bizim muhatap aldığımız kitle sosyal yardım alan ailelerdir. Bununla alakalı da şuanda halihazırda devam ediyor. Ayrıca sayın hatibin bahsettiği diğer kısım sosyal güvenlik sistemi kısmıdır. Burası ayrı, bizim açıkladığımız programda ve verdiğimiz müjdede 11 bin çocuk. Dolayısıyla bunu özellikle paylaşmak isterim, sayın cumhurbaşkanımızın bakanlığımız üzerinden verdiği müjde yerine getirildi."
"14 uçaktan birini satın bütün problemler hallolur"
Çömez, Yanık'a şu sözlerle cevap verdi:
"Türkiye'de 30 bin Tip 1 diyabetli çocuk var. Bu çocukların her birisi insülin kullanmak zorunda. Her birisinin günlük diyabet ve şeker ölçümleri yapılmak zorunda. Ve bunların sensöre ihtiyacı var. Örnek verdim; Yunanistan veriyor Bulgaristan veriyor, Avrupa'da verilmeyen hiçbir ülke yok.
Bu çocukların nasıl bir dram yaşadıklarını görmeniz ve tanık olmanızı insanlık adına istirham ediyorum. Gözlerini kaybeden, bacaklarını kaybeden, böbreklerini kaybeden Allah aşkına 30 bin yavruya bu ilacı veya bu cihazlarını veremeyecek kadar acziyet içinde misiniz? Ve 11 bin 500 çocuğa verildiğini söylüyorsunuz. Kanıt istiyorum. Bakanlıkla görüşün bana o çocukların verildiğinin listesini verin.
"14 uçaktan birini satarsa bütün bu problemler ilelebet çözülmüş olacak"
Unutmayın ki bu ülkede 30 bin yavru var ve bunlar bugün glikoz ölçüm çubuklarına bile hala katkı payı ödemek zorundalar. Elin Suriyelisine Kızılay'dan 1 milyon 800 kişiye her ay para ödüyorsunuz. Mart 2022 yılında, zamanın sağlık bakanı bir açıklama yaptı 2 milyon 700 bin Suriyeliye bedava ameliyat yapıldı. 3 milyondan fazla Suriyeli bedava tedavi gördü. Yataklı tedavi hizmeti aldı. 97 milyon Suriyeliye bedava poliklinik hizmeti verdik, para da almadık. Allah aşkına 30 bin yavrumuza, her Allah'ın günü kendisini 7- 8 kere delmek zorunda kalan yavruya bunu verecek gücümüz, kudretimiz yok mu? Gene söylüyorum sayın Cumhurbaşkanına açık çağrım var, 14 uçaktan birini satarsa bütün bu problemler ilelebet çözülmüş olacak"
Oval Ofis:
|