Gazetecilikte Kadın Koalisyonu, “örgütü üyesi olmak” suçundan 15 yıla kadar hapis ile cezalandırılması istenen gazeteci Ayşegül Doğan için uluslararası bir imza kampanyası başlattı.
Kampanya bildirisinde, "Türkiye toplumu “iyi gazeteciliğe” en çok ihtiyacı olan yılları yaşıyor. Bunca bilgi kirliliğine, tehdite ve baskıya rağmen gazetecilik mesleğini layıkıyla yerine getirdiği için “cezalandırılan” gazetecilere bir yenisinin eklenmesini endişeyle karşılıyoruz" denildi.
Gazetecilikte Kadın Koalisyonu tarafından yapılan açıklamada, "Ayşegül’ün derhal beraatini talep ederken uluslararası gazetecilik örgütlerine Ayşegül Doğan ile dayanışma içinde olma çağrısında bulunuyoruz. Türkiye’de halihazırda tehdit altında olan tarafsız barış gazeteciliği, Ayşegül Doğan’ın hakkında talep edilen cezaya hükmedilmesi ile yok olmaya yüz tutacaktır" ifadesi kullanıldı.
TIKLAYIN - Gazeteci Ayşegül Doğan’ın 15 yıla kadar hapsi istendi
Açıklamanın tamamı şöyle:
"Biz aşağıda imzası olan kurumlar ve kişiler; tek umudu daha iyi, demokratik ve medeni bir ülkede yaşamak olan, tarafsız ve gerçeklere dayalı habercilik yapan Ayşegül Doğan’ın derhal beraatini talep ediyoruz.
Türkiye toplumu “iyi gazeteciliğe” en çok ihtiyacı olan yılları yaşıyor. Bunca bilgi kirliliğine, tehdite ve baskıya rağmen gazetecilik mesleğini layıkıyla yerine getirdiği için “cezalandırılan” gazetecilere bir yenisinin eklenmesini endişeyle karşılıyoruz.
Gazeteci Ayşegül Doğan’ın gazetecilik faaliyetleri kapsamında yaptığı görüşmeler ve katıldığı toplantılar gerekçesiyle “örgüt kurmak” suçundan 22,5 yıla kadar hapis istemiyle yargılandığı davada savcı esas hakkındaki mütalaasını verdi. Savcı, mütalaada Doğan’ın DTK’de faaliyet yürüttüğünü ileri sürerek, “örgütü üyesi olmak” suçundan 7.5 yıldan 15 yıla kadar hapis ile cezalandırılmasını istedi. Mahkeme, esas hakkında savunmaların alınması için duruşmayı 7 Aralık tarihine erteledi.
Son KHK ile kapatılan IMC TV’nin "Gündem Müzakere" programının sunucusu Ayşegül Doğan, "Demokratik Toplum Kongresi" üyeleriyle yaptığı röportaj nedeniyle "silahlı örgüt kurmak ve yönetmekle" yargılanıyordu.
Dosyada “delil” olarak Ayşegül’ün gazetecilik faaliyetleri ve bu doğrultuda yaptığı -usule uygun olmayan yollarla elde edilmiş- telefon görüşmeleri yer alırken, DTK üyeliği suçlamasına da değinilmişti.
7 Ekim tarihinde Diyarbakır 9. Ağır Ceza mahkemesinde görülen celsede savcı gazetecinin Demokratik Toplum Kongresi (DTK) yöneticileriyle yaptığı görüşmeler, röportajlar ve katıldığı etkinliklerden dolayı TCK 314/2. Maddesi hükmünce Ayşegül’ün “örgüt üyeliği” suçundan cezalandırılması görüşünde bulundu.
Mütalaanın ardından söz alan avukatlar savunma yapmak için süre talebinde bulunarak tevsii tahkikat taleplerini sundular. Avukatı, Ayşegül Doğan hakkında usule uygunsuz toplanan delillerden telefon görüşmelerinin tekrar dinlenmesini ve Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen DTK soruşturması kapsamındaki tapelerin dinlenmesini talep etti.
Heyet ilgili kayıtların Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığından istenmesi yönündeki talebi yargılamaya yenilik katmayacağı gerekçesiyle reddederken avukatların esas hakkındaki mütalaaya karşı savunma yapmaları için süre vererek, duruşmayı 7 Aralık 2020 tarihine erteledi.
Ayşegül Doğan 2017’de Bianet’te verdiği bir röportajda “barış gazeteciliği” yaptığının altını çizmiş ve Türkiye’de bağımsız medya kuruluşlarına yönelik baskıların demokratik süreçlere olan negatif etkisine değinmişti. “Şayet gücü elinde bulunduranların istediği gibi bir habercilik yapmıyorsanız, gerçeği eğip bükmüyorsanız, algı oluşturma, karalama kampanyalarının bir parçası değilseniz, ya işsiz; ya baskı, sansür, otosansür ve saldırı altında ya sürgünde ya da hapistesiniz.” diyerek Türkiye’deki acı gerçeği gözler önüne seren Ayşegül Doğan İMC TV’nin kapatılması ardından bir grup eski İMC TV çalışanı ve sivil toplum savunucusu ile haberSİZsiniz adında yayınlara başlamıştı. Barış mücadelesi, kadın mücadelesi, emek mücadelesi gibi toplumsal yaralara ve çözüm arayan gerçekliklere değinen gazeteciliği ile Ayşegül Doğan bugün hükümetin hedefi olmuş durumda.
Gazetecilikte Kadın Koalisyonu, Türkiye yetkililerine Demokratik Toplum Kongresi’nin kuruluşundan zamanın hükümetinin de haberdar olduğu ve toplumsal diyalog için kurulmuş barışçıl bir sivil toplum kuruluşu olduğunu hatırlatıyor ve Ayşegül Doğan’ın gazeteciliğinin kalitesine kefil oluyor. Gazetecilerin hukuk yoluyla tehdit edilmesi Avrupa Birliği aday üyesi Türkiye yetkilileri tarafından terk edilmesi gereken bir yöntem. Ayşegül’ün derhal beraatini talep ederken uluslararası gazetecilik örgütlerine Ayşegül Doğan ile dayanışma içinde olma çağrısında bulunuyoruz. Türkiye’de halihazırda tehdit altında olan tarafsız barış gazeteciliği, Ayşegül Doğan’ın hakkında talep edilen cezaya hükmedilmesi ile yok olmaya yüz tutacaktır."