Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, filtresiz termik santrallere mevzuata uyum için 2.5 yıl daha süre veren, torba yasanın 50. Maddesi'ni veto etti. Erdoğan, "Bir tarafta halkım, bir tarafta sermaye var. Kusura bakmasınlar biz bu adımı attık. Büyük ihtimalle bu yeniden ihaleye gider. Başka bu işin çıkışı yoktur" dedi.
Filtreler için erteleme talebinin ilk kez gündeme gelmediğini belirten Erdoğan, "Bu ertelemeler yapıldı. Ne yazık ki yüklenici firmalar maalesef buralardaki filtre çalışmalarını gerçekleştirmedi. Şimdi yeniden süre uzatımı talebinde bulunuyorlar" diye konuştu.
"Erdoğan, "Bizim bir şeyde kararlılığımız var. Paris Sözleşmesi ile bir süreci yaşıyoruz. Orada iklim değişikliğiyle ilgili birçok teklif geldi. Fakat bu kişiler sözlerinde durmadılar. Sözlerinde durmadıkları için biz de imza atmadık. ‘Böyle bir teklifi zaten parlamentodan geçiremeyiz' dedik. Kaldı ki şu anda ABD’de de bunu imzalamış değil" dedi.
Erdoğan, "Derdimiz yenilenebilir enerji konusunda bir defa havanın kirletilmesine, insanımızın temiz havayı solumasına fırsat vermeyen bu tür kuruluşları biz ilanihaye çalıştıramayız. Yapılacak olan neydi? Bu termik santrallerde daha başında bu fitrelerin yapılması kararı var. Ama siz bu karara uymazsanız, siz çok daha fazla para kazanacaksınız diye biz halkımızın zehirlenmesine fırsat veremeyiz. Onun için de bu sene itibariyle süre doluyor. Bu yıl sonuna kadar kendileri ne gibi adımlar atarlar bilemem. ’2022’ye kadar fırsat verelim’ gibi bir şeyi kabul etmem mümkün değildi. Bir tarafta halkım, bir tarafta sermaye var. Kusura bakmasınlar biz bu adımı attık. Büyük ihtimalle bu yeniden ihaleye gider. Başka bu işin çıkışı yoktur" ifadesini kullandı.
"Bunun yolu yeniden ihale"
“Termik santrallar düzenlemesi AK Parti’nindi, düzenleme geçerken kaygılarınız AK Parti grubuna iletmiş miydiniz, buna rağmen düzenleme nasıl geçti?” sorusuna Erdoğan, “Tabii o dönemde de yine aynı şeyler gündemimizde oldu. Kendileriyle görüşmelerimiz oldu. Bu bacalara modern anlamda filtreleri yerleştirmezseniz bu işin süresi anında kısıtlanır. Ne yazık ki çevre noktasında verdikleri sözü tutmadılar. Kendileriyle görüşünce hâlâ ‘Partükül değerleri şöyle düşürüldü böyle düşürüldü’ hâlâ bunu konuşuyorlar. Kardeşim istediğin kadar ‘Düşürdüm’ de, ben halkıma bakıyorum. Halkım, ‘Biz burada hava kirliliğinde yaşamakta sıkıntı çekiyoruz’ diyor. İş bitmiştir. Burada kararın vericisi halkımdır. Kendileri de buna uymadı. Uymadıkları için de tekrar Meclis’e göndermekten başka adil olarak hiçbir çarem olamazdı. Şimdi yapılacak olan iş Meclis’te müzakereler yapılır, bunun yolu da büyük ihtimalle yeniden ihaledir. Ya da bu bölgeye süratle oraya doğalgazı getirebiliriz. Doğalgazla da enerji ihtiyacımızı giderebiliriz. İstihdam konusunda bazı sıkıntılar yaşanabilir. Bu ayrı bir konu. Şimdi onu istismar ediyorlar. Bu sıkıntıyı da inşallah farklı yollarla ortadan kaldırırız” yanıtını verdi.