Davutoğlu’nun "Görüşmeleri yeni ittifak gibi yorumlamamak lazım ama bunlar da konuşulmalı" ifadeleri sonrasında kulislerde “Merkez sağ siyasette yeni bir ittifak mı doğuyor” sorusu sorulmaya başlarken, Millet İttifakı içindeki bazı partilerde “Davutoğlu’nun izlediği politika konusunda rahatsızlıkların yaşandığı” belirtiliyor. “Güçlendirilmiş parlamenter sistem” için birlikte çalışan 6 partinin genel başkan yardımcıları arasında sorun yaşanmadığı belirtilirken, Davutoğlu'nun, "Gelecek Partisi daha fazla görünür olmalı. Neden sürekli İyi Parti ve CHP gündemde” dediği iddia ediliyor.
Cumhuriyet'ten Selda Güneysu'nun haberine göre; siyasi parti temsilcileri, “Davutoğlu’nun en başından bu yana Kılıçdaroğlu’nun Cumhurbaşkanlığı’na aday olmasını istemediğini” belirtiyor. Görüşmelerde de Davutoğlu’nun zaman zaman diğer partilerin genel başkanlarına “AKP tabanı CHP’ye oy vermek istemiyor” şeklinde değerlendirmelerde bulunduğu da ifade edilirken, Davutoğlu’nun Kılıçdaroğlu ile yaptığı görüşmelerde de “Kılıçdaroğlu’nun aday olmaması yönünde ikna etmeye çalıştığı” ileri sürülüyor. Ancak Kılıçdaroğlu’nun, “tüm görüşmelerde kendi parti politikasına göre hareket ettiği, Davutoğlu’nun yorumlarına da nezaketle yanıt vermekten yana tavır izlediği” belirtiliyor.
Davutoğlu’nun uzun süreden bu yana aklında “merkez sağ bloktan oluşan bir ittifakın yattığı” ileri sürülürken, “Gelecek Partisi, İyi Parti’yi de yanına alarak, Demokrat Parti, Saadet Partisi, DEVA Partisi ile yeni bir ittifakın da mümkün olduğunu düşündüğü, ancak bu duruma İyi Parti’nin sıcak bakmadığı” belirtiliyor.Davutoğlu ne demişti?
Davutoğlu, Babacan'la yaptığı görüşme sonrası yeni ittifak sorusuna şu yanıtı vermişti:
"Genelde de son derece karşılıklı güven hissi içinde verimli görüşmeler oluyor. O bakımdan bu illa, mutlaka bir yeni ittifak olarak yorumlanmamalı ama bunlar da konuşulmalı, her konuya açık olmalıyız. Mesele muhalefetin topluca, bu iktidar gittiğinde ülkeye kaos gelmeyeceği, ekonomide herhangi bir sıkıntının çözüme kavuşturulacağı ve toplumun bütününde bir barış ortamının, toplumsal gerilimi azaltan bir ortamın oluşturulacağı konusunda güven hissini verebilmemiz, hepimizin sorumluluğu bu. Yaptığımız görüşmeler de genellikle buna odaklı."
TIKLAYIN - Davutoğlu: Bahçeli’nin 2002'de yaptığı gibi bir sürprize hazırlıklı olmalıyız