T24 Haber Merkezi
CHP Genel Başkanı Özgür Özel ile Almanya Sosyal Demokrat Parti Eş Genel Başkanı Lars Klingbell ortak basın açıklaması yaptı. Konuşmasında, SPD ile CHP arasında bir siyasi iş birliği protokolü imzalandığını kaydeden Özel, "Bu metin sadece kağıda basılmış bir niyet mektubu, beyanı değil, iki parti, iki ülke, iki halk ve tüm Avrupa'nın faydasına birçok girişimin ilk adımını teşkil edecek önemli bir adımdır" dedi.
Özel'in açıklamalarından satır başları şöyle:
"Geliştirilen ikili ilişkiler doğrultusunda SPD ile CHP arasında bir siyasi iş birliği protokolü imzaladık.
Almanya'da yükselen aşırı sağ tehdidinin seçim sandığın bertaraf edileceğine olan inancımı vurgulamak isterim. Almanya ve Almanya'nın iktidar partisi SPD ile köklü ilişkilerimiz var. Dostum Lars ile imzaladığımız mütabakat metni çok yakın bağları olan iki ülke ve halklarımızın yararına olacak yeni olanaklar sunuyor. Gecikmiş ve doğru bir adımdı. Bizler Avrupa'nın en eski ve en köklü siyasi partileri olmakla birlikte aynı dünya görüşüne sahip olan kardeş partileriz.
İmzaladığımız metin bir siyasi iş birliği mütabakatı. Bu metin sadece kağıda basılmış bir niyet mektubu, beyanı değil, iki parti, iki ülke, iki halk ve tüm Avrupa'nın faydasına birçok girişimin ilk adımını teşkil edecek önemli bir adımdır."
"Mansur Bey'in 'Mutlaka kazanacağız' derken bahsettiği parti CHP'dir"
Klingbell ve Özel'in basın açıklamalarının ardından basın mensupları Özel'e gündeme ilişkin sorular yöneltti.
Ankara Büyükşehir Belediye Mansur Yavaş'ın adaylık hakkındaki açıklaması sorulan Özel, "Alman yoldaşları sıkmadan iki kısa cevap vereceğim. Mansur Bey'in cümlesini ikiye ayırıyorum. Bir tanesi "Mutlaka kazanacağız", buna yürekten katılıyorum. İkincisi de "Partim aday gösterirse..." Bu, parti disiplinini vurgulaması açısından önemli çünkü CHP'nin birden çok adayı olur mu gibi tartışmaların önünü kesen bir mevzu. Partinin kararına saygılı olacak olması kendisinden beklenen yaklaşımdır. Mutlaka kazanacağız derken bahsettiği parti de CHP'dir. Bence son derece kuvvetli bir cümle. Bunun dışında artık CHP aday tartışmalarını bir kenara bırakıyor. Kazanma konusunda mutabakatımız var. Parti adayını belirleyecek, onun dışında bir aday söz konusu değil. O adayın etrafında tüm parti kenetlenecek ve seçimi kazanacağız" dedi.
"Baskıyla okulları bize temizletmiyorlar"
Okullardaki hijyen sorunu ile ilgili de konuşan Özel, "Biz yetişemediğiniz yere yetişiriz demiştik. belediyelerimiz bu konuda çalışıyor. Mansur Bey de bu konuda adımlar attı. Ankara'nın neredeyse tamamından talep geldi. Şimdi baskıyla okulları bize temizletmiyorlar. Bunu yaparak okullar temizleniyorsa iyi ama okullar temizlenmediği halde okul müdürlerine baskı yapmak halk sağlığı ile çocukların sağlığı ile oynamaktır. Bu kendi ayıplarını bir başka ayıpla örtmeye çalışmaktır. Bunu doğru bulmuyoruz. Çok sayıda belediyemizden şöyle raporlar geliyor; 'Sosyal medyaya taşımadan bütün okullarımızı şakır şakır temizliyoruz çünkü paylaşılırsa engel olunur' diye" ifadelerini kullandı.
Mansur Yavaş açıkladı: Okul müdürlerine "Belediyeden hiçbir bir şey istemeyin" diye mesaj atmışlar
"Genel Başkan'ıma hiç gönül koymadım"
Eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun "CHP rüşvet çarkını aklayacak, 'normalleşme' adı altında iktidarın işlediği suçlara ortak olacak bir parti değildir" paylaşımı hakkındaki yorumu da sorulan Özel, "Bilgi eksikliğinden kaynaklandığını düşündüğüm için Genel Başkan'ıma hiç gönül koymadım. Çünkü maalesef Twitter'da sadece bir cümle yer aldı "Türkiye rüşvet vermeye ihtiyaç duyacak bir ülke değildir" diye. Oysaki New York'ta o gün yaptığım açıklamada biliyorsunuz şunu söylüyorum; 'Amerika bir hukuk devleti, orada kimse hukuktan kaçamaz. Suçlu Varsa cezasını çekmelidir. Türkiye'den de bu suça karışan varsa da Türkiye'ye büyük bir kötülük yapmıştır, o da cezasını çekmelidir.'
Sayın Kılıçdaroğlu cümlenin bu tarafını okusaydı o değerlendirmeyi yapmazdı. Maalesef yakınındaki arkadaşların sadece Twitter'daki bir cümleyi aktarmasından kaynaklandığını düşünüyorum. Bu gün de 2 saat kadar Kılıçdaroğlu ile birlikte Ayşe Ateş davasının öğle arasını geçirdik. Gayet samimi bir ortam vardı, bu hatadan uzak bir dille birbirimizle sohbet ettik."
Bol ödüllü 'Hemme'nin Öldüğü Günlerden Biri' filminin konusu ne? |