T24 Haber Merkezi
İstanbul Adalar’ına at ilk ne zaman ayak bastı bir kayıt yok ancak atların fayton altında kırbaca vurulmasından bu yana süregelen bir tartışma mevcut. Yıllardır özellikle yaz aylarında daha sık karşılaşılan bayılan, sakatlanan, kötü muameleye maruz kalan atların görüntüleri, Adalar'daki faytonculuğa karşı bir direnişi doğurdu. Sivil toplum kuruluşları ile çevreciler yaşananlar karşısında tepki göstererek faytonculuğu protesto etmeye başladı.
Adalar'daki yıllardır devam eden 'fayton' tartışmasını körükleyen son olay da geçen günlerde fark edilmesiyle birlikte hızla yayılan Ruam hastalığı neticesinde itlaf edilen atlar oldu. Sindirim, solunum ve deri yoluyla insana geçebileceği belirtilen Ruam hastalığına yakalanan 81 at itlaf edildi. İl Mahalli Çevre Kurulu’nun aldığı kararla faytonlara 3 ay at koşmama yasağı getirildi. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, yaz aylarında elektrikli taşımaya geçileceğini duyurdu. Ancak faytonculuk konusunda Adalılar ve çevre örgütleri arasında görüş ayrılığı var.
Bir kesim Adalar'ın vazgeçilmez bir unsuru olduğunu ve şartların iyileştirilmesi koşuluyla sembolik olarak 35 faytonun işler durumda bırakılması gerektiğini düşünürken; İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) önünde çadır kuran bir kesim çevreci de, "Turizm amaçlı da olsa sembolik de olsa farketmez. Adalar'da tek bir fayton kalmayana, tek bir ata işkence edilemeyene dek buradan ayrılmayacağız" diyor.
Tartışmalar sürerken atların durumu endişe yaratıyor
Ancak tartışmalar sürerken Adalar'da karantinaya alınan atların sağlık durumuyla ilgili Adalı halkı ve faytoncular endişeli. "Mevzumuz faytonların kalması ya da kaldırılması değil" diyerek atların mevcut durumuna dikkati çekmek isteyen Avukat Emel Derbend Üner, "Atların hayatı söz konusu ve derhal harekete geçmezsek, büyük bir katliamla karşı karşıya kalacağız" dedi.
"Karantinaya alınan atların ayak bilekleri şişmeye başladı"
Alınan kararla karantinada olan atların polis gözetiminde ahırlara kapatıldığını belirten Üner, "Ahırlara girip çıkan sahipleri bazılarının ayak bileklerinin şişmeye başladığını söylüyor. İlan edilen karantina süresi 3 ay. Atların bu temizlik koşullarında, hareket edemeden kapalı halde, bırakın üç ayı, bir hafta-on günü sağlıklı çıkarabilmeleri mümkün değil" ifadelerini kullandı.
Adalılar bilgisizlikten şikâyetçi
Üner şunları kaydetti:
"Yapılan testler sonucunda, Heybeli'deki 154 atta herhangi bir hastalık görülmediği resmen bildirilmesine rağmen, atların raporları sahiplerine verilmiş değil. Büyükada'da ruam nedeniyle öldürülüp gömülen atlara ait sağlık raporları da sahipleriyle ve kamuoyuyla paylaşılmış değil. Haklı olarak çeşitli sorular, şüpheler zihinlerden geçiyor."
İstanbul Veteriner Hekimler Odası uyarmıştı: Egzersiz yapmaya ihtiyaçları olacak
İstanbul Veteriner Hekimler Odası (İVHO) Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Murat Arslan da uyarıda bulunmuş, “Egzersiz yapamayan atların bir süre sonra kas ve iskelet sistemlerinde sorunlar yaşanacaktır. O nedenle yapılacak testlerin süresi içinde sonuçlandırılması ve atların akıbetinin belli olması şarttır" demişti.
Arslan, minimum üç ay boyunca çalışmayacak olan fayton atlarının en can alıcı sorunlarından birinin de beslenme konusu olacağını söyleyen Prof. Dr. Arslan, çalışırken bile beslenmelerine yeterli özen gösterilmeyen bu hayvanların çalışmadıkları süre içerisinde yem ihtiyaçlarının karşılanmasının şüpheli olduğuna dikkati çekmişti. Arslan, at sahiplerinin bu dönemde kazanç elde edemeyeceklerini hatırlatarak, “Yetkililerin atların günlük yem tüketimini esas alarak gerekirse destek olmaları hayvan refahı açısından insani bir yaklaşım olacaktır” ifadelerini kullanmıştı.
Heybeliada sakinleri T24'e anlattı
Heybeliada'da yaşayan bir ada sakini karantinaya alınan atların sağlığından endişe ettiklerini söyledi. Sağlıklı, sağlıksız ayrımı yapılmadan bütün atların karantinaya alındığını, atların sağlık karnelerinin talep edilmesine karşın herhangi bir muhatap bulunamadığını anlatan Heybeliada sakini, "Burgazada ve heybelide hastalık tespit edilmedi deniyor. ama bu hayvanlarda hastalık yoktur denilen bir rapor da yok. Dün Heybeliada ve Burgazada'daki at sahipleri raporları istemeye gittiler ama muhatap bulamadılar" dedi.
"Karantinadaki atlar boyunlarından kısa iplerle bağlılar, ayakta dimdik ve hareketsiz durmak zorundalar"
Karantina kararının alındığı gün Büyükadaya akrepli polis araçlarının gittiğini, Heybeli ve Burgazada'ya da polislerin geldiğini söyleyen ada sakini, polislerin halen ahırların kapılarında nöbet tuttuklarını söyledi. Dün adalılar olarak toplanıp polislerle konuştuklarını ve müzakereler neticesinde güçlükle izin alarak atları ahırlardan çıkartıp biraz hareket etmelerini sağladıklarını kaydetti. Heybeliada'da bunun için çevresi kapalı uygun bir alan bulunduğunu ancak Büyükada'da durumun farklı olduğunu anlatan ada sakini, "Ahırlardaki atları boyunlarından kısa iplerle bağlılar, ayakta dimdik ve hareketsiz durmak zorundalar. İnanabiliyor musunuz! Yatacak yerleri de yok. Bu durum da atları gergin yapıyor. Atları biraz olsun dışarıya çıkarttığımız gün hırçınlıklarından ne durumda olduklarını anlayabildik" diye konuştu.
Ada halkı, karantina sürecinin uzaması durumunda atların stresten kafalarını duvara vurarak kendilerine zarar vermesinden korkuyor.
İBB önünde eylem yapanlara tepki: Atların şu anki durumunu dile getirmiyorlar!
İstanbul Büyükşehir Belediye binası önünde eylem yapanlar da çağrıda bulunan Heybeliada sakini, şunları kaydetti:
"İlginç olan bunların dile getirilmemesi. Faytonların kaldırılmasını savunan gruplar atların faytonlarda çalıştırılmasının atlara zarar verdiği görüşünce ama şu anki durumu dile getirmiyorlar. Bu atlar nasıl hareketsiz bırakılabilir! Teşhisler doğru muydu? Nasıl öldürdüler o atları? Kafalarına kurşun mu sıkıldı, iğneyle mi uyutuldu? Hangi atlar sağlıklı, hangileri hasta? Öteki taraftakiler faytonlar kaldırılacak ve atlar kurtulacak diye düşünülüyor ama bu konu çok boyutlu bir mesele."
"Atların geleceği bizi endişelendiriyor"
Konuştuğumuz Heybeliada sakinleri, faytonculuğu devam edip etmemesi konusunda sert bir görüşleri olmadığını yalnızca faytonculuğun yapılması durumunda şartların iyileştirilerek yapılmasını istediklerini anlattı. Ada sakinleri, "Faytonların kaldırılması durumunda atların geleceği bizleri endişelendiriyor. Birileri bu atlara bakmalı kim ve nasıl yapılacak bu ? Soru işaretlerimiz var" diye konuştu.
"Kasti bir denetimsizlik var; at sağlığıyla ilgili tek bir veteriner yok!"
Tarlabaşı'nda yapılan 'uzaklaştırma' politikasının bir benzerinin Adalar'da da yapılmak istendiğini düşünen ada sakinleri şöyle konuştu:
"Adalar'da da öyle bir şey yapılıyor. Kasti bir denetimsizlik var. Şu anda 1580 atın oluğu bir yerde atlardan anlayan görevli bir veterinerin olmamasının başka bir açıklaması olabilir mi? At sağlığıyla ilgili tek bir veteriner yok! Bu ekonomik durumla şununla bununla açıklanabilir bir şey değil. Sürekli körüklenen bir şey var ortada. Aslında Adalar'da her alanda bir denetimsizlik var. Adaları SİT statüsünden çıkarmak ve imara açmak gibi bir planın parçası da olabilir bütün bu denetimsizlikler diye bizi düşündürüyor."
Sivil toplum örgütleri: Yılların ihmali ile büyüyen fayton sorunu bütünsel bir yaklaşımla ele alınmalı
Öte yandan sivil toplum örgütlerinden de söz konusu durumla ilgili bir basın açıklaması paylaşıldı. Ada Gönüllüleri Derneği, Adakademi Vakfı, Adalar Vakfı, ADYSK (Adalar Denizle Yaşam, Spor ve Kültür Derneği), Burgazada Kültür ve Kalkınma Derneği, Cesaret Derneği, Dünya Mirası Adalar Girişimi, Heybeliada Kütüphane Derneği ve Kamino Yelken Spor Kulübü Derneği imzalı açıklamada, "Adalar’da yılların ihmali ile büyüyen fayton ve at sağlığı sorunu parçalı değil, Adalar’ın SİT alanı olduğu gerçeği gözden kaçırılmadan ve ulaşım sorunu temelinde bütünsel bir yaklaşımla ele alınarak çözüme kavuşturulmalıdır" denildi.
"Ulaşım eylem planı acilen hazırlanmalı"
İstanbul Valiliği'nin aldığı önlemlerin benzerlerinin daha önce de alındığını (Şubat 2018) ancak beklenen köklü çözümlerin yürürlüğe konulmayarak kaos-denetimsizlik-kuralsızlığın devam ettiğini söyleyen kuruluşlar, Adalıların mağdur edilmemesi için de acilen “ulaşım eylem planı" hazırlanması gerektiğini ifade etti.
Sivil toplum kuruluşlarından çağrı: Adalar’daki atların bakım sorumluluğu tümüyle İBB tarafından üstlenilmeli
Sivil toplum kuruluşlarından İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne şu çağrılarda bulunuldu:
- Şu andaki öncelik, hayattaki atlarin sağlıklı kalmalarıdır. Ruam testleri şeffaf bir şekilde tamamlanmalı, sonuçlar kamuoyuyla paylaşılmalı, faaliyetine izin verilen ahırlarda koşulların yeni salgınlara meydan vermeyecek şekilde iyileştirilmesi için önlem ve denetimler kesintisiz uygulanmalı, Valilik Mahalli Çevre Kurulu kararlarına uygun olarak bir karantina ahırı acil olarak yaratılmalı; ruam hastalığı dahil at sağlığı ve denetimi konusunda uzman veterinerler iş başı yapmalı ve Adalar’daki atların bakım sorumluluğu tümüyle İBB tarafından üstlenilmelidir.
- Hazırlıklarını yürütülen ve sonuç aşamasına geldiğisöylenen Adalar Ulaşım Eylem Planı bir an önce tamamlanmalı ve sonuçlandırmak üzere katılıma açılmalıdır.
- Bütünsel SİT alanı olan Adalar’ın özel durumu dikkate alınarak hazırlanacağını umduğumuz planın, zamana yayılmış ve aşamalı olarak yürürlüğe konmasına; hayvan sağlığı ve haklarının yanısıra, ulaşım, istihdam, mülkiyet ve çalışma gibi en temel insan haklarına duyarlılıkla uygulanmasına özen gösterilmeli; at ve insan ilişkisinin, nostalji ve kültürel haklardan öte karşılıklı haklar ve dayanışma temelinde kurgulanarak yaşatılması için Adalar’ın son şans olduğu unutulmamalıdır.
TIKLAYIN - Hayvan hakları savunucularından öldürülen atlara ilişkin açıklama: Bu katliam İBB’nin adalardaki fayton politikasının bir sonucudur.
TIKLAYIN - İBB önünde faytonlara karşı çadırlı protesto sürüyor
TIKLAYIN - İstanbul Valisi Yerlikaya: Adalar'da faytonlara at koşulması 3 ay süreyle durduruldu
TIKLAYIN - Adalar Belediye Başkanı Erdem Gül: Ocak ayı içinde faytonlar hakkında kamuoyuna yeni bir şey söyleyeceğiz
TIKLAYIN - Büyükadalı 55 yıllık faytoncu: Biz atlarımıza çocuğumuz gibi bakardık
TIKLAYIN - İmamoğlu: Adalar’da kontrol tümüyle İBB’de olacak
TIKLAYIN - Adalar'daki faytonların kaldırılması için İBB önündeki 'yaşam nöbeti' 3. gününde: Tek bir fayton kalmayana dek buradayız!
TIKLAYIN - 'Yaşam nöbeti' 5. gününde: Bir atın bile köleliğine tahammülümüz yok!
TIKLAYIN - Büyükada'da sahipleri tarafından salınan atlar, çöpten yemek yerken görüntülendi