Zeynel Lüle

26 Haziran 2019

Erdoğan’ın umudu Trump

Trump, Türkiye’nin bizzat kendi imzasını taşıyan CAATSA yasasına maruz kalmasını nasıl önleyecek?

Türkiye ile ABD arasında iki önemli görüşme var. Her iki görüşmenin de ana gündemi ‘S-400’ hava savunma sistemi…

Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, ABD Savunma Bakan Vekili Mark Esper ile, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da G20 zirvesinde ABD Başkanı Donald Trump ile bir araya gelecek.

Şu ana kadar yapılan açıklamalara, Shanahan tarafından mevkidaşı Akar’a yollanan mektuba bakılacak olursa, ABD ciddi bir yaptırım peşinde… En başta Türkiye’nin F-35 programından çıkarılacağı ve bir dizi yaptırımın da gündeme geleceği söyleniyor. ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo da Türkiye’nin yaptırımlara maruz kalacağı uyarısında bulundu.

Ancak Türkiye, bizzat Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ağzından S-400’lerin önümüzdeki aydan itibaren Türkiye’ye gönderileceğinin teyidini yaptı. Rus devlet askeri ihracat şirketi Rosoboronexport’un başkanı Aleksandr Miheyev de, S-400 hava savunma sisteminin parçalarının, Türkiye’ye temmuzda gönderileceğini söyledi.

Yani karşılıklı restleşmeler söz konusu…

Ancak Erdoğan ve Türk diplomasisi, Başkan Trump’ın, Pentagon ya da ABD Dışişleri çevresinden farklı düşündüğü izleniminde…

Erdoğan bunu açıkça telaffuz etti. Türkiye’den üst düzey bir heyet geçen ay Washington’u ziyaret etmiş ve bu ziyaret Trump’ın başkanlık makamındaki görüşme ile sonuçlanmıştı. Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın başkanlığında gerçekleşen heyetler arası görüşmeleri anlatılanlar, Trump’ın Türkiye’nin ihtiyaçlarına dayalı S-400’le alakalı süreçleri gayet makul bir şekilde dinleyip olumlu bir anlayış içinde olduğu yönündeydi.

Dolayısıyla Japonya’da Trump ile yapılacak olan görüşme hayati önem taşıyor.  

CAATSA yaptırımları

ABD’nin yaptırımları neler olabilir, Trump buna ne kadar müdahale edebilir? 

Türkiye, Rusya ile beklenen alışverişi yapması halinde CAATSA adı verilen 2017 tarihli kanun kapsamında yaptırımlara maruz kalabilecek. Trump, bu yaptırımları bazı sınırlı hallerde askıya alabiliyor. Ancak bunun için S-400 alımının “önemli bir işlem” olmadığını ve NATO’nun bütünlüğünü veya ABD’nin askeri operasyonlarını olumsuz etkilemeyeceğini kanıtlamak durumunda kalacak. Ve de kongredeki komisyonlara, S-400’lerin ABD ile Türkiye arasındaki işbirliğinde “önemli ölçüde olumsuz etkiye” yol açmayacağını yazılı olarak bildirecek.

Yapar mı bilemiyorum. Ancak kongre üyelerinin Türkiye ile sadece S-400 sorunu yaşanmadığı yönünde görüşlerini dile getireceklerini düşünüyorum. Suriye’de farklı askeri stratejiler yürüttüğü, ABD-İran anlaşmazlığında ‘müttefik’ gibi davranmadığı, Doğu Akdeniz’de doğal gaz sondajı konusunda anlaşmazlık olduğu dile gelebilecek. Her ne kadar artık pek dillenmese de masa üzerinde hala Türkiye’nin FETÖ lideri Gülen’in iadesiyle ilgili beklentisi ve anlaşmazlığı da bulunuyor.  

Yani Trump’ın, CAATSA kapsamına Türkiye’nin dahil edilmesinin önünde durabilmesi mucize…

Kısa adıyla CAATSA olan yasa, (Countering America’s Adversaries Through Sanctions Act) ‘Amerika’nın Düşmanlarına Karşı Yaptırımlar Yasası’ olarak biliniyor. Ağustos 2017 tarihinde ABD Başkanı Trump tarafından imzalandı ve İran, Kuzey Kore ve Rusya gibi ülkelere karşı yaptırımlar uygulanıyor.  

ABD bu yasayı Türkiye’ye uygulaması halinde, ülkeden mal ve hizmet ithal etmesiyle ilgili teminat, sigorta, kredinin uzatılması gibi işlemlerine onay verilmemesi gündeme gelebilir. Yani Türk şirketlerine yönelik yaptırımlar söz konusu olabilir.

ABD finansal kuruluşlarının, insani yardım kapsamında olmadıkça, yaptırıma tabi ülkelere ya da o ülke şirketlerine 12 aylık sürede 10 milyon Amerikan Dolarından daha fazla kredi vermeleri engellenebilir.

IMF gibi, ABD’nin uluslararası kuruluşlardaki yetkili yöneticilerini yaptırıma tabi kişilerin bu kuruluşlarca verilebilecek krediler hususlarında karşı oy kullanmaları talimatı da gidebilir. ABD’nin yetki alanı içerisinde gerçekleşen ve yaptırım uygulanan kişinin yararına olan döviz alım-satım işlemleri de engellenebilir.

ABD Hükümeti yaptırıma tabi kimselerden kamu alımı yapılmaması ya da mal ve hizmet alımına ilişkin herhangi bir sözleşme ilişkisine girilmemesi kararı alabilir.

Sonuçta CAATSA, sorun yaşamakta olan Türkiye ekonomisine bir kâbus gibi çökebilir. Türkiye’nin de bunun karşılığında yaptırımları olacaktır mutlaka… Ancak bu yaptırımlardan Türkiye’nin daha fazla etkileneceğini görmek zor değil.

Sonuçta Türkiye S-400 füzelerini alacak. F-35 uçak sisteminin de dışında kalacak. Trump, Türkiye’nin bizzat kendi imzasını taşıyan CAATSA yasasına maruz kalmasını nasıl önleyecek? Ya da önlemek ister mi?

Japonya’daki görüşme bu nedenle önemli…