Hangi yasayla seçime gidiliyor, Tayyip Erdoğan tekrar aday olabiliyor mu, karmaşasına yol açan bir iktidar, daha doğru düzgün bir seçim yapmayı bile başaramıyor.
Buna rağmen, AKP bildiğini okumaya devam ediyor.
Örneğin, çevre katliamı:
"Şırnak'ta ormanlık alanlar, ağaçlar kesiliyor, doğa katliamı yaşanıyor. Köylüler buna itiraz edince, Şırnak Valiliği 'tapularınızı iptal ederiz' tehdidine başvuruyor." (HDP Milletvekili Hüseyin Kaçmaz, 18 Ocak 2023 TBMM Tutanak, s.6).
Çevre katliamı Türkiye'nin dört bir yanında, örneğin:
"Bodrum Akbelen Ormanları... Limak - İçtaş ortaklığı tarafından kömür sahasını genişletmek için yok edilmek isteniyor." (HDP Milletvekili Meral Danış Beştaş, TBMM aynı Tutanak, s.14).
Şırnak, Bodrum derken, seçime doğru bir başka çevre katliamı:
"Saros Körfezi'nde halk denize giremiyor. Orayı TÜGVA diye bir vakfa verdiniz. Şimdi Danişment sahilinde 48 dekarlık alanda yine bir vakıf olmasın diye, halk mücadele ediyor. Saros Gönüllüleri oluştu. On bin ağacı kestiniz. Katar'ın gazını satmak için orada çevre katliamı yaptınız." (CHP Milletvekili Okan Gaytancıoğlu, TBMM aynı Tutanak, s.19).
Saros Körfezi'ni kurtarmak amacıyla İYİ Parti Meclis Araştırma önergesi veriyor, her zaman olduğu gibi, önceki gün AKP ve MHP oylarıyla reddediliyor.
Ege Sahillerinden Karadeniz'e, Ürgüp'ten Istranca Ormanlarına, Kaz Dağlarına çevre katliamı derken, "Uludağ için yeni bir imar planı" hazırlanıyor.
Ülkenin dört bir yanında çevre katliamı sürerken...
"Sonra da, kuraklık kaygısı!.. Kuraklık... Sürpriz değil!.."
Ormanları ve tarlaları talan eden, kentlerde yeşil alan bırakmayan, kuraklığa sebep olan AKP'den 14 Mayıs'ta milyonlarca insan bunun hesabını sormaya can atıyor.
Adalet, adalet, adalet
Yazılması için aylarca beklenen iddianameler, yıllarca süren davalar, aynı davada değiştirilen yargıçlar savcılar... Vicdanları karartan yargı kararları...
"Bir türlü erişilemeyen adalet..."
Sayısız örnekten son bir kaçı:
Gezi direnişinde Ali İsmail Korkmaz yerde tekmelenerek, can veriyor, ailesi işkenceden dava açıyor, polis basit yaralamadan yedi ay on beş gün ceza alıyor, hükmün açıklanması geriye bırakılıyor.
Kemal Kurkut bir polis kurşunuyla ölüyor, polis beraat ediyor. Ama, o anın fotoğrafını çeken Abdurrahman Gök bir buçuk yıl hapse mahkûm ediliyor.
Gazeteci Hrant Dink on altı yıl önce öldürülüyor. Dün cinayetin yıldönümü.
"Cinayetten kısa süre önce Hrant Dink'i İstanbul Valiliğinde görüşmeye çağıran ve o görüşmede 'İstanbul Vali Yardımcısının akrabalarıyız', diyen iki MİT mensubunun dinlenmesine karar verildi. Sonra ne oldu biliyor musunuz?..
Dinlenme kararını veren 14. Ağır Ceza Mahkemesi heyeti değiştirildi. Yeni heyet adı geçen iki MİT mensubunun dinlenmesi kararından vazgeçti." (CHP milletvekili Sezgin Tanrıkulu, TBMM aynı Tutanak, s.23).
Sırlarla dolu Sinan Ateş cinayeti... Yine değiştirilen savcı...
Ekrem İmamoğlu'na hapis... Yine değiştirilen yargıç...
Adalete erişemeyen, her türlü haksızlıkla karşılaşan milyonlarca insan 14 Mayıs'ta bunların hesabını sormaya can atıyor.
25 bin yerine 8.735 dolar
Yüzde yüzü aşan gıda enflasyonu, yoksulluk, sefalet... Anormal kira artışları... Özel okul ücretlerinde anormal artışlar... İlaçlara arka arkaya yüzde 25 ve yüzde 37 zam, buna rağmen bulunamayan yüzlerce ilaç...
"2023 için AKP kişi başına düşen geliri 25 bin dolar olarak ilan ediyor. 25 bin dolar olarak hedeflenen kişi başına gelir şu anda 8.735 dolar. Türkiye 2002'de dünyada milli gelir sıralamasında 66. iken, şu anda 81. sıraya geriliyor."
Patronların bile düzeltilmesi gerektiğini söyledikleri gelir eşitsizliği...
Aynı zamanda bölgesel gelir eşitsizliği...
Ortalama 8 bin doların üstünde ama, TÜİK'e göre örneğin Ağrı'da kişi başına 2.988 dolar düşüyor.
Açlık ve yoksulluk sınırı altında yaşayan milyonlarca insan 14 Mayıs'ta bunun hesabını sormaya can atıyor.
Ve kadınlar
25 Kasım dünyada "Kadına Şiddetle Mücadele Günü."
Bizde büyük kentlerde kadınlar 25 Kasım'da masum gösterilerde bulunmak üzere sokağa çıkıyor. En doğal ve demokratik haklarını kullanmak amacıyla.
Kadınlar Türkiye'de her türlü şiddetle karşılaşıyor. Kadın cinayetleri özellikle son on beş yılda artarak sürüyor.
O cinayet davalarında verilen bazı mahkeme kararları toplumu isyan ettiriyor, neymiş, 'tecavüzde kadının rızası varmış' gibi gerekçelerle katillere indirim uygulanıyor.
"Kadına şiddetle mücadele gününde, kadınlar şiddetten, polis coplarından ve gözaltına alınmaktan kurtulamıyor, dünyada başka örneği yok."
14 Mayıs'ta kadınlar o copların hesabını sormaya can atıyor.
O coplarla birlikte "İstanbul Sözleşmesi'nden" bir gece yarısı, Türkiye'nin tek bir imza ile çıkarılmasının da hesabını sormaya can atıyor.
Ve anneler
Seçimin yapılacağı 14 Mayıs şahane bir gün.
"Anneler günü."
Gezi direnişine katılan kadınlara Tayyip Erdoğan nasıl hakaret ediyor?..
"Bunlar çürük, bunlar sürtük!.."
O hakarete maruz kalan kadınlar içinde elbette "anneler de" var.
14 Mayıs'ta kadınlar bir yandan "anneler gününü" kutlarken, diğer yandan seçim sandığında, "çürük ve sürtük" hakaretlerinin hesabını sormaya can atıyor.
Toplamına bakıldığında....
Her kesimden insanlar...
14 Mayıs'ta "Yeter Söz Milletindir" demeye can atıyor.
Yalçın Doğan kimdir? Yalçın Doğan, 1965 yılında Alman Lisesi'ni, 1969'da İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesini bitirdi. Gazeteciliğe 1973 yılında Cumhuriyet'te ekonomi muhabiri olarak başladı. 1981 yılında Cumhuriyet Ankara Temsilciliğine atandı. 1989'da köşe yazarı olarak geçtiği Milliyet'te önce Yayın Koordinatörü, 1999'da Genel Yayın Yönetmeni görevlerini üstlendi. 2003'te Hürriyet Gazetesi'nde sürdürdüğü köşe yazarlığı 2015 yılında sona erdi. O tarihten bu yana T24'te köşe yazarlığına devam ediyor. Türk Dil Kurumu, Sedat Simavi, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti'in çeşitli ödülleri yanında, 2014'te yılın en iyi köşe yazarı, Halk TV'nin 'Kırılmayan Kalemler' ödülünü kazanan gazeteciler arasında yer aldı. Her biri özgün araştırma içeren IMF Kıskacında Türkiye, Dar Sokakta Siyaset, Fenerbahçe Cumhuriyeti, Savrulanlar kitapları ile anılarını derlediği Sussam Susulmaz Yazmasam Olmaz kitaplarını yazdı. Ayrıca, Komünist Enternasyonelde Faşizmin Tahlili başlığı ile yayımlanan Almanca'dan yaptığı bir çevirisi bulunmaktadır. Almanca ve İngilizce bilir. |