Öyle günlerden geçiliyor, öyle olaylar yaşıyoruz ki, aklımıza "mukayyet" olmamız gerekiyor...
Öyle yalanlar duyuyor, öyle "şaklabanlıklar" görüyoruz ki, yazıya kaçmak da çare olmuyor.
Kendime soruyorum:
"Neden yazıyorsun?"
"Kime yazıyorsun?"
Sanırım yalnızca kendime yazıyorum.
Bazı zamanlar yazarken kendimi gülerken yakalıyorum.
Ülkede şöyle bir hal oluşmuş gibi:
Ya "zırhlı araçta oluşan teknik arıza" sizi öldürüyor, ya "şöhret için" canınıza kıyıyorsunuz. Eğer hala hayattaysanız ne yaparsanız yapın "hainsiniz."
Mardin'in Nusaybin ilçesinde polis zırhlı aracından açılan ateş sonucu ölen 59 yaşındaki Dilşa Ak, yaşamını yitiriyor. Yöreden her gün gelen ölüm haberleri arasında "sıradan" gibi...
Sonra bir valilik açıklaması geliyor önünüze:
"Nusaybin ilçemizde bulunan DSİ Kapama Bölgesi’nde 19/02/2016 Cuma günü güvenlik tedbiri görevini icra eden bir zırhlı aracımızda oluşan teknik bir arızadan dolayı ateşleme mekanizması harekete geçmiş, olay sonucunda bir vatandaşımız hayatını kaybetmiş, bir vatandaşımız da yaralanmıştır."
Buz kesiyorsunuz...
Farkındaysanız son zamanlarda yetkili ve etkililerimizden gelen bu "buz kestiren" mesajlar epey çoğaldı.
Geçenlerde, atanamayan öğretmenler ve TEOG’dan düşük puan aldığı için yaşamına kıyanlarla ilgili eğitimden sorumlu bakanın ‘gösterişçi intihar eylemi’ yaklaşımını anımsayın.
Artvin'de doğasına sahip çıkanları "ezin geçin" diyor, bir başka yetkili.
Nasıl buz kesmessiniz...
AKP'ye yakınlığıyla bilinen Cengiz Holding'in altın ve bakır madeni çıkarmayı planladığı Artvin Cerattepe'de yöre halkının büyük tepkisine karşın ağaçlar kesilirken, toprağımızdan ve suyumuzdan sorumlu bakan, ısınmak için çalı çırpı yakan eylemcilerin cezalandırılacağını söylüyor.
Nasıl buz kesmessiniz..
"Havuz medyası"nın gazeteci kılıklıları, toprağını, ağacını, suyunu bakıra altına kurban etmek istemeyen yöre halkını "hendek kazanlarla" yan yana koyup ürküteceğini sanıyor.
Oyuncu Şahan Gökbakar, "Artvin'in üstü altın'dan daha değerlidir" yazılı bir pankartın fotoğrafını internette paylaşıp altına "Artvin halkının haklı mücadelesini sonuna kadar destekliyorum" yazıyor, "hain yağmuruna" tutuluyor.
Ülke neredeyse "hainler diyarı"na dönüştü.
"Hain" diye avaz avaz bağıran "cengaverlerin" bir zamanlar nasıl da başka yerlerde "cengaverlik" yaptığını bilmeyen yok. Arşivlerde sapasağlam duruyor. Eski suçlarını, ezikliklerini bastırmak, unutturmak için "boynuz kulağı geçer"i oynuyorlar...
"Güzel insanlar"ı "hainlik naraları" durduramıyor. Üç genç müzisyeni durduramadığı gibi. Artvin'e sahip çıkanlara şarkılarıyla destek olmuşlar. İnternettte izlenme rekoru kırıyorlar.
"Elişma Artvinuma, Cerattepe bizimdur, başlatma medenuna, siçturma madenuna"
Ne demiştik, aklımıza mukayyet olmamız gerek.
Biraz doğa, oksijen, çiçek, kuş sesleri gerek...
Bahara girdik sayılır.
Cunda'nın tepelerinde dolanıp, sonra Kazdağları'na atayım kendimi diyorum.
Ruhumuzu havalandırmak, hayallerimize de zaman ayırmak gerek...