Ülkeyi yönetmek için sağdan ya da soldan (orta da var) bir tek farklı sese tahammül edemeyen AKP-MHP iktidarı "manevi" bir gafla benim gibi Gonzo'lara yolu açtı. Önerim şu, 10 kişi sokaklara çıkıp mutsuzluk belli edemiyoruz ama oturduğumuz kahve, kafe, park ya da sokaklarda komşularımızla düet yapmaya daha yasak gelmedi.
Bunaldıkça gelsin türkü, rap, rock ya da Sezen Aksu, Ahmet Kaya ve Müzeyyen Senar. Dünya müzikle muhalefeti bizimle öğrensin. Bunu becerebilirsek, sokaklara çıkıp mesafeli halay çekip dans etmemiz için hiçbir engel kalmaz. Ceddimiz Osmanlı için anlatılır, bir padişahımız vergileri artırıp yeni savaşlar için asker toplamaya başladığında “kullarının” arasında hafiyeler gönderir, düzenli rapor alırmış. “İşler yolunda, halk memnun sessiz” cevabını aldığında yeni ataklarına devam edermiş ta ki, “Aman padişahım, halka bir şeyler oldu, sokaklarda kahkahalar atıp halay çekiyorlar!” raporuna kadar. Padişah için zurnanın zırt dediği nokta da bu olmuş; “Demek ki tehlikeli noktaya geldik!” demiş. Bunu anlatan lisedeki edebiyat hocam Fatma Altuğ'un ruhu şad olsun.
Sezen Aksu-Björk-Müzeyyen Senar
Şarkıları kendi meşrebime göre ben başlatıyorum. Tıklayacağınız linkte The Rolling Stones'dan yapılmış en iyi 20 cover parça var. Ertuğrul Özkök'ün favorisi "Tatmin olamıyorum" şarkısı birden fazla kişi tarafından seslendirilmiş. Özkök eskisi gibi haber alamıyor, bunu da benden duymuş olsun.
Bu arada linki bana gönderen, Ayvalık'tan Birgün yazarı Adnan Bostancıoğlu'na (akademisyen Meral Özbek Bostancıoğlu ile evli) sonsuz teşekkürler.
Herkes kendi müzik meşrebine göre kendi listesini yapsın. Müzik (ve tabii sanat) en iyi direniş yollarından biridir.
The Rolling Stones'un yukarda linkini verdiğimiz cover'lara bayılacaksınız
Askıda ekmeğin bilinen tarihi
Bay Devlet Bahçeli birden bire milyonlarca işsize çare olarak askıda ekmeği önerdi. Ortalık karıştı. Bahçeli yine geç kalmıştı. Bizim Cihangir'de daha pandeminin başında üç muhtarımızın girişimiyle komşular arasında askıda gıda dayanışmasını başlamıştı bile.
Dahası var, İzmirli Mülkiye Ankara grubundan adının açıklanmasını istemeyen bir muhabirim şu hatırlatmayı yaptı:
Askıda ekmek uygulaması 1896 yılında İzmir Basmane'de kurulan Tarihi Basmahane Fırını'nda başlamış. Üstelik bu uygulama Basmane'deki diğer fırınlar tarafından da benimsenmiş ve halen devam ediyor. Yani 100 yılı aşkın süredir askıda ekmek var orada. Basmane semtinde son üç yılda 105 bin 552 ekmek askıya konmuş, mültecileri de düşünerek.
Özetle, yurttaşlar arasındaki mahalle dayanışmasını bir iktidar yetkilisinin önermesini acz bile karşılamaz. IBAN utancı yetmedi bir de askı çıktı karşımıza devlet politikası olarak. Üstelik orijinal bile değil.
İzmir Basmane'nin ünlü tarihi fırını
Fahrenhayt 451 Zeytinburnu' nda
Francois Truffaut'nun filmini 60 sonlarında izlediğimde üniversite öğrencisiydim. Julie Christie muhteşemdi. İtiraf edeyim ki Roy Bradbury'nin kitabını epey sonra okumuştum. Filmden sonra bir avuç kız ve oğlan biz hangi kitabı ezberledik diye epey muhabbet etmiştik.
Yıl 2020 ve Tatbikat Sahne Bradbury'yi Zeytinburnu Fişekhane'de oynuyor. Mekân müthiş. Daha önce Milliyet'te çalışan foto muhabiri oğlum Hüseyin Özdemir çekim yapmış, söylemişti ama "Ne anlar ana akım medya sanattan" diye kulak arkası etmiştim.
Ses, ışık, renk her şey varmış meğerse. Kaktüs ve Home Room'dan arkadaşım Serhat Midyat'ın oynuyor olması da ayrı bir bonus. Fakat benim için en büyük sürpriz (Cehaletime verin) yönetmenin (Oynuyor da) Erdal Beşikçioğlu olmasıydı. Hani şu Behzat Ç. namlı sıska beyefendi.
Fişekhane'deki güzel mekânda her pazar 20.30'da 10 kişilik oyun Fotoğraf: Murat Muratal
Genco Erkal'la yarım asır sonra
Tülay Günal ve ustası Genco Erkal aynı oyunda
Sağlıkçılara şükran
Doktorlar Şahika Yüksel ve İsmet Hazar - Cihangir Semt Konağı'nda Dr. Hatıra Topraklı canımı hiç yakmadı
Tarihimden yapraklar
Bu haftaki 'Tarihimden'in fotoğrafları, magazin değerleri biraz düşük ama gazetecilik değerleri yüksek üç kadın meslektaşımın.
Bütün Calvin Klein ve Gucci'lerimi Güldal Kızıldemir getirir
İlk fotoğraf, Nokta ve Radikal İki'de birlikte çalıştığım Güldal Kızıldemir. Kendisi Modalı ve Boğaziçilidir fakat şimdi yurt dışında olmadığı zamanlarda Bodrum'da yaşıyor. Üzerimde görmeye alıştığınız tüm Andy Warhol, The Beatles, The Stones t-shirt'leri ve renkli çoraplarımı Londra'dan getirir. Ne var ki 12 aydır beni ihmâl etti ve bu yıl pek yerli kaldım.
Ankara'nın magazini de Farabi, Çankaya'da balkonda cin tonik içmek oluyor
Bu linkler ihmal edilmesin
- Anadolu Kültür, Osman Kavala'nın çok önemsediği bir podcast serisi projesini hayata geçirdi: Adalet Atlası
Sıkça sorulan sorular ve cheap shots
Komşum Sezin Akbaşoğulları, kasım içinde Fişekhane'de "Evlat" oyununda
Advertorial
Uzaklarda bir lojman