Talat Çiftçi

08 Ocak 2023

Akıl tutulmalarına son vermek

Okurların katkıları ile zenginleşen sorunlar listesini, aşağıda sizlerle paylaşıyorum

Geçen hafta yayımlanan, yapay zekâ ve akıl tutulması ile ilgili yazımdan sonra, bazı okurlar gözlemledikleri önemli sorunları benimle paylaştılar. Bütün bilimsel ve teknolojik gelişmelere rağmen, medeniyetin karanlık yüzü dimdik karşımızda duruyor. Okurların katkıları ile zenginleşen sorunlar listesini, aşağıda sizlerle paylaşıyorum.

Akıl tutulmaları saymakla bitmiyor

İçinde bulunduğumuz çağın sorunlarını doğru tespit etmek elbette gerekiyor. Daha da önemlisi, bir adım öteye giderek, onları çözüm yollarıyla birlikte irdelemek. Özellikle de bireyler olarak bu konularda neler yapılabileceğini tartışmak. Bizler bu konulara ilgi gösterdiğimiz takdirde, ulusal ölçekte çözümleri, seçim dönemine hazırlanan politikacılardan bekleyebiliriz.

1. ÇEVRE KİRLİLİĞİ: Küresel olarak çok sayıda hava ve su kirleticiyi kullanmaya devam ediyoruz. Plastikler ve parçacıkları okyanuslardan damarlarımıza kadar her yerde ortaya çıkıyor. Yakın zamanda, Marmara'da musilajı yaşadık, şimdi de deniz anası istilası var.

2. İKLİM KRİZİ: Bu konularda bütün dünyada sorunlar devam ediyor. Amerika'da yüzyılda bir kere görülen kar yağışı yaşanırken, ülkemizde kurak geçen kış mevsimi endişe veriyor. Tarımsal üretim ve evsel kullanım için gereken suyu sağlamak için daha fazla yağış gerek.

3. KADINA ŞİDDET: Son yıllarda kadına karşı şiddet ve cinayetler sürekli olarak gündeme geliyordu. Geçmişte iki kere evlendiği kadınları öldürerek hapiste yatıp çıkan bir adam yakın zamanda evlendiği üçüncü eşini de öldürdü. Bu defa da hapis yatıp çıktıktan sonra evlenip bir cinayet daha işlerse diye şimdiden endişe ediliyor. Kadına karşı şiddet ürkütücü seviyede devam ediyor.

4. KIZ ÇOCUKLARININ EVLENDİRİLMESİ: Son yıllarda sıklıkla, çocuk yaşta tecavüze uğrayan ve doğum yapan kızlarla ilgili haberleri ve istatistikleri okuyorduk. Geçenlerde bir kız çocuğunun 6 yaşından itibaren yetişkin bir erkek ile yaşadığı tacizlerin ardından erken yaşta evlendirilmesi gündeme bomba gibi düştü. Bu da buz dağının tepe noktasını temsil ediyor.

5. HAVAİ FİŞEKLER: Yılbaşı gecesi bütün dünyada atılan havai fişekler de bence başka bir küresel akıl tutulması. Gece yarısı onların gürültüsü ile uyanan ve kaçışmaya başlayan kuşların duvarlara çarparak öldüğünü biliyoruz. Ayrıca bu yanıcı maddeler, hava kirliliği yaratıyor ve yangınlara neden oluyorlar.

Havai fişekler aslında bir silah olarak da kullanılabiliyor ve yaralanmalara neden oluyorlar. Bu konuda üzücü bir olay, İzmir'de Göztepe ile Altay'ın karşılaşması sırasında yaşandı. Maç sırasında tribüne fırlatılan havai fişek bir taraftarın yaralanmasına neden oldu. Arkasından kavga çıktı. Bu yanıcı maddeleri stada sokanların ambulans şoförleri olması ise konunun vahametini gösteriyor.

Havai fişeklerin üretimi de tehlike yaratıyor. Yakın geçmişte Hendek'teki fabrikadaki patlama, işçilerin ölümü ve yaralanmasına neden olmuştu. Almanya'da bu ürünlerin yasaklanmaları tartışılıyor. Günümüzde, onların yerine çok daha keyifli lazer ışık gösterileri yapılabiliyor.

6. SİLAHLANMA: Rusya'nın Ukrayna'yı işgali, uluslararası ölçekte silahlanmanın artarak devam edeceğini gösteriyor. Büyük kaynakların aktarıldığı ve yıkımlara sebep olan bu sektör bireysel ölçekte silahlanmayı da yaygınlaştırıyor.

Bireysel silahlanmanın yüksek seviyede olduğu Amerika'da, çok sayıda insanın silahlı saldırganlar tarafından öldürüldüğünü görüyoruz. Ülkemizde de düğünlerde silah atılması sonucunda yaşamını kaybeden veya yaralananlar oluyor.

7. ABARTILI PAZARLAMA YÖNTEMLERİ: Bir okur, yapay zekâ teknolojisi kullanarak yapılan pazarlamanın bireylere odaklanma eğiliminden şikâyet etti. Örneğin, internette bir ürün aradığınız zaman, o sektörden reklam bombardımanı ile karşılaşıyorsunuz. Dinlediğiniz müzik veya izlediğiniz filmden sonra ona benzer olanlar size sunuluyor. Bu pazarlama yöntemleri insanların sinirlerini bozuyor. Bitmeyen tükenmeyen pazarlama telefonları ve mesajlar da bıkkınlık veriyor.

8. TELEFONLA DOLANDIRICILIK: Günümüzde artan boyutta telefon dolandırıcılığı ile karşı karşıyayız. Kişisel bilgilere ulaşabilen dolandırıcılar organize bir şekilde yaşlıları tuzağa düşürüyorlar. Artık bakanlık yetkilileri bu konuda uyarı mesajları gönderiyor.

9. TEHLİKELİ ESTETİK OPERASYONLAR: Bir okur da son dönemlerde esprilere neden olan estetik operasyonların çoğalmasını akıl tutulması olarak gösterdi. Sorun sıklıkla gündeme gelen, ördek dudak operasyonunu değil elbette. Aslında merdiven altı denebilecek yerlerde, ölüme veya bedensel hasara neden olan tehlikeli operasyonların yapılıyor olması. Kaslı bedenlere kolayca sahip olmak için kullanılan tehlikeli ilaçları da bu kapsamda görmekte yarar var.

10. EĞİTİMDE KALİTE DÜŞÜŞÜ: Orta öğrenim sınavlarına göre dünya sıralamalarında iyi bir yerde değiliz. ODTÜ, İTÜ ve Boğaziçi gibi üniversitelerimiz de konum ve itibar kaybediyor. İntihallerin ve kopyaların engellenemediğini biliyoruz. Ücret karşılığında tezler ve ödevler yazılıyor. Bu gelişmeler gençlerimizin geleceğini tehlikeye atıyor.

Başarılı bir akademisyen dostum üniversitedeki yetersiz hocalardan ve öğrenci kalitesindeki düşüşten şikâyet ederek artık emekli olacağını söyledi. İşte, genç yaşta bir meslek intiharı örneği.

11. SAHTE DİPLOMALAR: Geçmişte bir sahte doçent de yakalanmıştı. Geçenlerde bir kadının tıp fakültesi mezunu rolü yaparak ameliyathaneye kadar girebildiğini öğrendik. Hatta bir hastaya dikiş attığı da iddia ediliyor. Bu haberden sonra sahte diş hekimi ve mimar da gündeme geldi. Bu tabloyu, diplomalı işsizlik ve beyin göçüyle birlikte değerlendirmekte yarar var.

12. EKONOMİK SORUNLAR: Pandemi döneminde küresel ölçekte yaşanan krizin ülkemizdeki yansımaları ağırlaşarak devam ediyor. Yüksek enflasyonun bozduğu gelir gider dengesi geçim sorununu ağırlaştırıyor. Dış ticaret açığı büyürken ülkemizin dünya ekonomisindeki payı küçülüyor. Türkiye'deki mülteci sayısının artışı da ekonomiye ilave yük getiriyor.

13. AYASOFYA'NIN KAPISINI YEMEK: Ayasofya'nın tarihi ahşap kapılarının yakın zamanda hasar gördüğü ortaya çıktı. İddiaya göre, şifa getirsin diye, ziyaretçiler tarafından ahşap parçaları koparılıp çiğneniyor

14. KRİPTO PARALAR: Üretmeden tüketmek kültürümüz, her devirde farklı köşe dönme yöntemleri yaratıyor. Bu eğilimi değerlendiren dolandırıcılar ortaya çıkıyor. Günümüzde kolay yoldan para kazanmak isteyenler, kripto para tuzağına düşürülüyor. Bu kapsamda, Çiftlik Bank gibi hayal satan tezgâhları da sayabiliriz.

15. SAHTE İLAÇLAR: Türkiye'de pahalı bir kanser ilacı yerine bir ağrı kesicinin, hastalara verildiği ortaya çıktı. Bu ilacın ayrıca yurt dışına da pazarlandığı öne sürülüyor. İnternet üzerinden pazarlanan ve her derde deva olduğu iddia edilen ürünleri de bu kapsamda düşünebiliriz. Ayrıca yarattığı sağlık sorunları nedeniyle sahte içki meselesinin de irdelenmesi gerekiyor

16. UYUŞTURUCU: Ülkemizde uyuşturucu kullanmaya başlama yaşının ortaöğretim seviyesine kadar indiğini öğreniyoruz. Gençler arasında kullanıcıların artışı, suç işlenmesine ve sosyal sorunlara neden oluyor.

17. KOMPLO TEORİLERİ: Sosyal medya yoluyla sık sık gündeme gelen yalan, iftira ve komplo teorileri gerçeklere karşı hayali (uydurma) bir dünya yaratıyor. Siber saldırılar da bireysel ve kurumsal sorunlar yaratıyor.

18. VESAİR…

Akıl tutulmalarına son vermek

Çağımızın karanlık yüzünü yansıtan bu listeyi uzatmak mümkün. Bazı sorunların akıl tutulması olmadığını aksine bilinçli olarak işlenen adi suçlar olduğunu da söyleyebiliriz. Sonuç değişmiyor, bu listedeki konular içimizi karartıyor.

Asırlar önce Rumi'nin söylediği gibi, şimdi bize yeni bir söz lazım. Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılına girerken bu sorunlar karşısında eli kolu bağlı durmak bize yakışmıyor. Ulusal ve bireysel ölçekte bu sorunlarla nasıl mücadele edilebileceğini tartışmak gerekiyor. Yapay zekâ ve robot teknolojilerinin kullanıldığı bir dünyada artık yaratıcı ve etkin çözümler bulmamız gerek. Aslında örnek olarak elimizde, Atatürk'ün bir asır önce ortaya koyduğu, başarılı bir eğitim ve kalkınma seferberliği var. Şimdi güncel imkanları kullanarak yeni bir seferberlik yaratabiliriz.

Yakın geçmişi "Bilgi Çağı" olarak tanımlıyorduk. Günümüzün dijitalleşen dünyasında bilgiye ulaşmak kolaylaştı. Artık bu bilgileri kullanabilmek için beceriye sahip olmak daha önemli. Başka bir deyişle, "Malumat Devri" bitti "Marifet Devri" başladı. Şimdi marifet, yukarıdaki sorunları çözmek için çağımızın bilim ve teknolojisini kullanmaktır. Akıl tutulmalarına son vermek seferberlik başlatmanın zamanı geldi.

Son söz: Akıl tutulmalarına son vermenin zamanı geldi

2023 yılında yukarıdaki sorunların çözümlerine odaklandığımız takdirde aklı tutulmalarına veda edebiliriz. Bu düşüncelerle, ikinci yüzyılın huzur ve refah getirmesini dilerim.