Raffi A. Hermonn

29 Mayıs 2016

Bir başkentin, 500 yıldır bitmemiş fethi

Zira 500 yıl sürer miydi bir ''ilhak'' sevinci?

Bugün İstanbul'un fethe başlama tarihi...

Başlama diyoruz, zira bitmedi...

6-7 Eylül 1955'te yapılan, ikincisiydi

ve sonra aralıklarla bu devam etti...

 

Bugün İstanbul'un fethe başlama tarihi...

Zira 500 yıl sürer miydi

bir ''ilhak'' sevinci?

Edilmiş olsaydı eğer hakikaten,

bir süre sonra unutulur giderdi...

 

Bir süre sonra,

normale dönerdi hayat...

İnsanları da olmazdı bedbaht...

Ve o bedbahtlığı bastırmak için,

kutlanmazdı, değil mi?

Sanki, daha dün fetih olmuş gibi

 

Bugün, o beğenilmeyen (!) âlem-i batı;

50 yıl önce karşılıklı

boğazlanmalar unutulsun diye çırpınıyor...

Sınırlar açılıp, ortak şehirler, TV kanalları, yönetimler,

kısaca ortak bir hayat düşlüyor

ve tatbikine çalışıyor...

 

Sunmuyorlar, birbirlerine,

hazmedilmemiş bir ezikliğin

tezahürlerini...

Görünürde aldık ama yüz-gözümüze bulaştırdığımızı resmi

diye duymuyorlar içlerinden gelen bir sesi

Duymuyorlar, zira olmayan bir sesi nasıl dinlerler ki?

'Olmayan' çünkü yok öyle bir eziklikleri...

Eziklikleri yok, zira yok bir şey hazmedemedikleri...

 

Tek başıma eksik isem,

birlikte artı olalım

gibi,

miras edinmişler,

bazı mefkureleri...

 

Ve bugün hâlâ,

kutlanıyor ise

Doğu Roma

başkentinin fethi;

ortada 5 asırdır

bir türlü, hâlâ

bitmemiş bir fetih  

ama azim-sebat-inatla

süren, bir işgâl var

demektir...