Parlamento Kulisi

29 Nisan 2013

Meclis'te seçim kazanı

TBMM, çok sıcak bir yaza hazırlanıyor. İki yıllık döneminin sonunda TBMM yönetimi tepeden tırnağa yenilenecek

Hülya Karabağlı

 

TBMM, çok sıcak bir yaza hazırlanıyor. İki yıllık döneminin sonunda TBMM yönetimi tepeden tırnağa yenilenecek. Haziran ayı sonunda Meclis’in yeni yönetimi için milletvekillerinin önüne sandık konulacak. TBMM Başkanı seçilecek. Yeni başkanlık divanı belirlenecek. Yanı sıra siyasi partiler de grup başkanvekillerini seçecek. Siyasetçilerin gözü ve aklı ‘çözüm’ sürecinde olsa da, kalpler şimdiden seçimlere kilitlendi.

 

‘Hayati Yazıcı sürprizi mi?

 

Kulisler de isimler aldı başını gidiyor. Kısık ateşte seçim kazanı kaynıyor. AKP kanadında, TBMM Başkanı Cemil Çiçek’le yola devam edileceği yönünde görüş var. Ancak, son dönemde Çiçek’in yerine, Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı’nın adı öne çıkıyor. Yazacı’nın, Meclis Başkanı’nın yanı sıra başkanvekillinde de düşünüldüğü belirtiliyor.   

 

Dilek Akagün Yılmaz ve Özgür Özel

 

Anamuhalefet partisinde, gelenekçi-yenilikçi yarışı olabilir. Meclis Başkanvekili Güldal Mumcu hakkında ‘kalabilir’ de, ‘gidebilir’ de deniyor. Grup Başkanvekili Emine Ülker Tarhan’ın, Mumcu’nun yerine adı konuşuluyor. Ancak, Tarhan’ın yeni dönemde yeni bir görev düşünmediği de söyleniyor. Adnan Keskin’den boşalan idare emirliğine gruptan büyük oy alarak oturan Sivas Milletvekili Malik Ecder Özdemir’in yeni dönemde de yerini koruyacağı belirtiliyor. CHP gurubunda Özdemir’e destek çok.  

Kulislerde en çarpıcı isim, Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu’ya ‘Amerikan ajanı’ suçlamasında bulunan, “Hüseyin Aygün niye Disiplin Kurulu’na verilmiyor” diyen Uşak Milletvekili Dilek Akagün Yılmaz. Gelenekçi kanadın Grup Başkanvekili için Yılmaz’ı düşünüyor. Yenilikçiler de,  aynı koltuk için Cezaevi İnceleme ve İzleme Komisyonu Üyesi, Manisa Milletvekili Özgür Özel’in adı geçiyor. Özel’in, hazır cevaplığı ve iyi ilişkileri artı puan olarak gösteriliyor.

 

Atilla Kart, Hurşit Güneş, Aykut Erdoğdu

 

Anayasa Uzlaşma Komisyonu Üyesi Konya Milletvekili Atilla Kart, Kocaeli Milletvekili Hurşit Güneş, İstanbul Milletvekili Aykut Erdoğdu, Sinop Milletvekili Engin Altay, Mersin Milletvekili Ali Rıza Öztürk’ün adı grup başkanvekilliği için listede adı geçenler.

 

Kılıçdaroğlu müdahale eder mi?

 

Grupta, üç grup başkanvekili Muharrem İnce, Emine Ülker Tarhan ve Akif Hamzaçebi’nin değişmesini ve yerine yeni isimlerin gelmesini isteyenler var. Ancak, listeye ve seçimlere Genel Başkan Kılıçdaroğlu’nun müdahale edip etmeyeceği de konuşuluyor.  Yani,  adayları grup kendi içinde mi seçecek? Yoksa, genel başkanın eğilimi mi etkili olacak?     

 

Meral Akşener sürprizi olabilir?

 

MHP’de, Meclis Başkanvekili Meral Akşener’de sürpriz bekleniyor. Genel Başkan Devlet Bahçeli’nin Akşener’i değiştireceği, ancak idare amiri Ali Uzunırmak’da değişiklik yapmayacağı konuşuluyor.   

 

ODTÜ’de Alevi avı mı var?

 

CHP Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün, Meclis kürsüsünden, Ankara DHKP-C davasını şöyle anlatıyor:

“21 civarında öğrenci yargılanıyor; 10'u tutukluydu, büyük bir bölümü serbest bırakıldı. İzledim ben ilk duruşmayı. Bu 21 tutuklu, çoğu öğrenci olan sanıkların dörtte 3'ten fazlası Alevi kökenli, dikkat ettim.”

 

‘Cemevine niye gittin?’

 

“353 sayfalık iddianameyi okuyunca da Aleviliğin nasıl hedef hâline geldiğini, terörizm olarak damgalandığını bizzat kendi gözlerimle gördüm.

Mesela, iddianame şunu söylüyor:

‘Sanık Batıkent'teki cemevi inşaatında aktif çalışmalar yapmıştır’, suçlamalardan biri. ‘Başka bir sanık Kahramanmaraş katliamını kınama eyleminde aktif rol almıştır. Başka bir sanık Hüseyin Gazi Derneğinde matematik dersleri vermiştir. Başka bir sanık cemevine gitmiştir.’ Çok ilginç, duruşmada da sordu ‘Cemevine niye gittin?’ diye, çocuk da ‘Gittim.’ dedi, ‘Niye çıktın?’ dedi, ‘Girilince çıkılıyor’ dedi. Salonda gülüşmeler oldu.”

 

‘Camiye niye gidiyorsun diye bir iddianame görmedim’ 

 

“Ben hiçbir iddianamede ‘Camiye niye gittin, neden camiye gidip çıkıyorsun, şu caminin inşaatında niye aktif rol aldın?’ diye insanların suçlandığını okumadım.

Aynı iddianameyi dikkatli inceledim, ‘Alevi’ sözcüğü tam 51 kez geçiyor, Ankara DHKP-C davası. Hüseyin Gazi Derneği 25 kez, Hacı Bektaş Vakfı 11 kez, Pir Sultan Derneği 12 kez, cemevi 14 kez geçiyor yani iddianame âdeta Alevi düşmanlığıyla inşa edilmiş durumda. Dolayısıyla bu iddianamenin, Ankara'da ‘DHKP-C davası’ dediğiniz, aslında ODTÜ'de son derece zeki çocukların eğitim haklarının ve geleceklerinin yok edildiği bu operasyonun bir Alevi avı, bir Alevi hesaplaşması olduğu kanısındayım.”