Hangi deliğinize sığdıracaktınız, diyecektim, eşim tarafından “yakışmaz” diye uyarıldım. Ne de olsa erkek. Küfür tekeline sahip!
Yetmiş altı yaşında bu rezilliklere şahit oluyorsam eğer, pek güzel de yakışıyor. Doktorun ne yerse yesin dediği raddedeyim. Deliler hürriyetine sahibim. Bundan sonra neden korkacağım, neden çekineceğim ki ben! Bir sürü yanlış bir o kadar da doğru pahasına; zaferler, yenilgiler pahasına; ne bir kuruş nemalanma ne şan şöhret, ne iktidar; sadece daha iyi bir dünya, daha aydınlık bir ülke için, hepimizin özgürlüğü, eşitliği için, hakkaniyetin ve vicdanın egemenliği, kim olursa olsun mağdurun hakkı ve gururu için harcanmış, (hayır, yanlış söyledim harcanmış değil kazanılmış) bir ömür, biraz terbiyesizliği haklı gösterebilir belki.
Her zamanki iflah olmaz saflığımla: bu kadarını yapamazlar; bu kadar adaletsiz, kafasız, vicdansız, abuk olamazlar diye düşünüyor, Aslı Erdoğan’ın tutuklanmasını değil, özür dilenerek bırakılmasını bekliyordum. Terör mü dediniz, vatana ihanet mi dediniz! Ondan ne kadar uzak, ne kadar saçma.
Hayır! Aslı önemli bir yazar olduğu için değil (ki öyledir), sağlık nedenleriyle de değil. Kendisine atfedilen suçlarla hiçbir ilişkisi olmadığı için, Kürt halkına uygulanan zulme karşı barıştan, özgürlükten, halkların kardeşliğinden yana olduğunu bildiğim için isyan ediyorum tutuklanmasına.
Siz; beyinlerinde akıl yerine büyük bir boşluk, yüreklerinde insan sevgisi yerine kine banılmış sünger, vicdanlarında hiçlik olanlar Aslı’yı tutuklarken kendinizi tutukladığınızın farkında değil misiniz?
Bal gibi farkındasınız! Üstelik de o bir kadın olduğu için, bütün psikolojik zaaflarınızı Aslı Erdoğan’ı örseleyerek, tutuklayarak tatmin etmeye çalışırken hepimize saldırıyorsunuz, hepimizi tehdit ediyorsunuz.
Bütün kötülüklerin, melanetlerin suçlusu; sorumlusu FETÖ değil mi? Tabii ki, altına işeyen çocuklar gibi sizler yapmadınız, pipi yaptı (ki şu anda FETÖ diye adlandırıyorsunuz onu) bunca rezilliği. Özgür Gündem’i basıp Aslı’yı ve diğerlerini tutuklayan da FETÖ mü yoksa? Öyledir mutlaka, çünkü sizler sütten çıkmış ak kaşıklarsınız.
Madem ki öyle, madem ki FETÖ değilsiniz, acilen değiştirin bu tutuklama kararını. Önce Aslı’dan ve diğerlerinden, sonra Rabbinizden, sonra hepimizden özür dileyin. Ama boş laflarla özür yetmez, gereğini yerine getirmek gerekir. Gereği: bulunduğunuz mevkilerden çekilmeniz, hadi diyelim ki bunu yapamadınız bu türden antidemokratik, keyfî, hukuksuz ve adaletsiz karaların geri alınmasını sağlamanızdır.
İnanın bana, bu size de iyi gelir. Dört nala koştuğunuz cehennem kapılarında bir an nefeslenmenizi sağlayabilir.