Önay Yılmaz

02 Temmuz 2010

Türkiye'de hangi mevsim yok olacak, nerede ne değişecek?

2100 yılında kar yağışı, sadece Erzurum ve Kars'ta görülürken, sıcaklık değişiklerinden en az Karadeniz etkilenecek.



Boğaziçi Üniversitesi İklim Değişikliği Çalışma Grubu, küresel ısınmanın 2040, 2070 ve 2100 yıllarında Türkiye'de mevsimleri nasıl etkileyeceği konusunu araştırmış. Bu araştırmada ilginç sonuçlara ulaşılmış.
Araştırmaya göre, 2100'de Türkiye'de yaz sıcaklıklarının en çok artacağı bölge Ege kıyı kesimleri olacak. Ege kıyı kesimlerinde yaz sıcaklığı 6 derece artacak. İlkbahar mevsiminde ise en çok ısınacak bölgeler Akdeniz ve Güneydoğu bölgeleri. Akdeniz'de ilkbahar sıcaklığı 7 derecelik artış gösterirken, Güneydoğu 8 derece artarak kavrulacak. Araştırmadan çıkan en çarpıcı sonuç ise, 2100 yılında kar yağışı, sadece Erzurum ve Kars'ta görülecek. En şanslı bölge ise Karadeniz olacak. Karadeniz sıcaklıklardan çok fazla etkilenmeyecek. Bu bölgede 2100 yılında en fazla artış 2 derece öngörülüyor.


Grubun liderliğini yapan Boğaziçi Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Fizik Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Levent Kurnaz, kendisiyle yaptığım görüşmede, Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli'nin (IPCC) son yayınlanan dördüncü raporunda, ülkemizi de içine alan Akdeniz havzasının, etkilerini her geçen gün daha da yoğun olarak hissettiğimiz iklim değişikliğinden en fazla etkilenen ve etkilenecek bölgelerden biri olduğunu söyledi.
“Bu rapordaki sonuçların dayandığı A1B iklim değişikliği senaryosuna göre, 1980 yılıyla kıyaslandığında 2080 yılında ülkemizdeki kış aylarının ortalama sıcaklığı batı bölgelerde 1,5-2, doğu bölgelerde ise 2-2,5 derece artacak. Aynı senaryoya göre, yaz aylarındaki sıcaklık artışı da ülkemizin tamamında 3,5-4 derece arasında olacak. Benzer şekilde kış yağışlarında kuzey kesimlerde yüzde 5 - yüzde 10, güneyde ise yüzde 20 - yüzde 30 azalma beklenmekte. Yaz yağışlarında ise özellikle batı bölgelerde yüzde 40'a varan bir azalma olacağı öngörülmekte."
Kurnaz, gelecekteki iklim değişikliğinin etkilerinin daha iyi anlaşılabilmesi açısından, bu tür iklim modellerinin ülkemiz özelinde de çalışılması gerektiğini anlattı.
"A1B iklim senaryosu bu konuda yapılan çalışmalar içerisinde iklim değişikliğine bakışı açısından iyimser ve kötümser senaryoların arasında kaldığından Boğaziçi Üniversitesi İklim Değişikliği Çalışma Grubu olarak biz de modelleme çalışmalarımızda bu senaryoya ağırlık verdik. 1990 - 2100 yılları arasında yaptığımız modelleme gelecekle ilgili sonuçları 2009 - 2010 yılı verileri ile kıyaslayarak geleceğin günümüze oranla ne gibi değişiklikler getirebileceğini anlamaya çalıştık. Bu çalışmadan elde ettiğimiz sonuçlar IPCC raporunda belirtilen modelleme çalışmalarına paralel sonuçlar vermekle beraber ülkemiz özelinde pek çok detay da ortaya koymaktadır. Bu modelleme çalışmaları Max Planck Meteoroloji Enstitüsü tarafından geliştirilmiş olan ECHAM5 global model çıktısına ICTP tarafından geliştirilmiş olan bölgesel RegCM3.1 modeli uygulanarak gerçekleştirildi."
Şimdi Kurnaz ve arkadaşlarının yaptığı çalışmaların ışığında gelecekte ülkemizdeki mevsimlerin yapısına bir bakalım.



Yaz:
Bu modelleme kapsamında beklenen yaz ayı ortalama sıcaklıklarına bakıldığında, 2040 yılında 2010 yılına göre sıcaklıklar ülke genelinde 1-1,5 derece artacak. Bu sıcaklık artışının en yüksek gerçekleşeceği bölge Marmara'nın doğusu ile İç Anadolu bölgesinin batı kesimleri olacak. Bu bölgelerde ortalama sıcaklıklar 2010 değerlerinin 2-2,5 derece üzerinde seyredecek. Gene bu dönemde ülkemizin Güneydoğu bölgesindeki ortalama sıcaklıklarda hafif bir azalma bile görülebilir. 2070 yılına gelindiğinde ise ülkemizin ortalama sıcaklığı bu senaryoya göre 2-2,5 derece arasında artacak; ancak bu sefer artışın en yüksek olduğu kesim İzmir'den Marmaris civarına kadar olan Ege bölgesinin kıyı kesimleri olacak. Buralarda ortalama sıcaklık artışı 5 dereceyi bulacak. Benzer bir sıcaklık artışı Antalya Körfezi'nde de beklenebilir. Bu bölgelere kıyasla Doğu Anadolu'nun kuzey bölgeleri ve Karadeniz'in doğusunda sıcaklıklar neredeyse bugünkü değerlerinde kalacak. 2100 yılına gelindiğinde ise Ege bölgesinin kıyı kesimlerindeki sıcaklıklar 6 dereceye yakın artış gösterecek. Buna kıyasla Karadeniz bölgesinin doğusundaki artışın sadece 2 derece seviyesinde kalması beklenmekte.
Ülkemizin güney yarısında normalde yaz aylarında düşen yağış miktarı neredeyse sıfıra yakın olduğu için iklim değişikliği çerçevesinde beklenen yağış miktarındaki değişikliği yüzde olarak anlatmak pek mantıklı değil. Bu sebepten ülkemizin güneyine 2040 yılından itibaren yağış düşmesi olasılığının az olduğunu söyleyebiliriz. 2040 yılından sonra ülkemizin büyük çoğunluğunda yaz aylarında beklenen yağış miktarı günde 1 milimetrenin altında. Yağış miktarındaki bu azalmanın özellikle İç Anadolu bölgesinin batısını etkilemesi beklenmeli. İlerleyen senelerde Karadeniz bölgesinin doğusunda hafif bir yağış artışı da gözlenebilir.

***

Kış:
Ülkemiz yağışın çoğunu kış aylarında almaktadır. Bu yağış miktarı iklim değişikliği ile birlikte 2040 yılına kadar hafif bir artış gösterecek. Bu artış özellikle son senelerde güney ve güneybatı kesimlerde görülmeye başlanmıştır. Karadeniz bölgesindeki yağış ise kış aylarında sabit kalacak ya da hafifçe azalacak. Modellerin özellikle Antalya çevresinde 2040 yılına kadar yağış miktarında ciddi bir artışı öngörmesi ilgi çekicidir. 2040 yılına kadar artış eğilimi gösteren kış yağışları bu tarihten sonra azalmaya başlayacak. 2070 yılına kadar bu azalmanın en çok görüleceği bölgeler Batı Karadeniz ve Marmara bölgeleri. Kış yağışlarındaki bu azalma yüzde 50'yi bulabilir. 2100 yılına gelindiğinde ise Ege, Marmara ve Doğu Karadeniz bölgeleri başta olmak üzere yağıştaki azalma yüzde 50 mertebesinde olacaktır.
Kışın tarım ve yeraltı suları açısından önemli olan yağış biçimi kardır. 2040 yılında kış aylarında kar yağışı yüksek kesimler hariç Sivas-Şırnak hattının doğusuna çekilecek. 2070 yılında kar Erzincan-Hakkari hattının doğusuna, 2100 yılında ise sadece Erzurum ve Kars bölgesine yağacak.
Salgın hastalıkların yayılması açısından önemli olan en düşük kış ayı sıcaklıkları 2040 yılında ülkemizin güney ve batı kesimlerinde 1-1,5, doğu ve kuzey kesimlerinde ise 1,5-2 derece artış gösterecek. 2100 yılına gelindiğinde ise güney-batıda 3 dereceden başlayan bu sıcaklık artışı Karadeniz'in doğusunda 6,5 dereceyi bulacaktır.

***

Sonbahar:
2040 yılına kadar sonbahar ayları ortalama sıcaklıklarında bir düşüş gözlenecek. Bu düşüş Doğu Akdeniz ve İç Anadolu'nun doğusunda ortalamada 2 dereceyi bulabilir. 2070 yılına gelindiğinde ülkenin batısı bugünkü sonbahar sıcaklıklarına sahip olsa da doğu ve güneydoğu bölgelerimizde 1-1,5 derecelik ortalama sıcaklık artışı gözlenecektir. 2100 yılında iklim değişikliğinin etkileri tam olarak ortaya çıktığında başta Ege bölgesi olmak üzere tüm ülkemizde ortalama 3-3,5 derecelik bir sıcaklık artışı gözlenecek. Sonbahar yağışlarında gelecekte ülkemizin genelinde bir artış görülecek. 2070 yılında özellikle Marmara, Ege ve Akdeniz bölgelerinde bu yağış artışı yüzde 30 civarında olabilir.

***

İlkbahar:

Gelecekte ilkbahar sıcaklık artışı açısından en yüksek değerlerin görüldüğü mevsim olacak. 2040 yılında özellikle Ankara çevresinde 2 dereceyi bulan ortalama sıcaklık artışı beklenebilir. Orta Anadolu bu dönemde en fazla ısınan bölgemiz olacak. 2070 yılına gelindiğinde ilkbaharda en az ısınan bölgemiz olan Artvin-Hopa civarında bile ortalama sıcaklık artışının 2,5-3 derece aralığında olması beklenebilir. Aynı zaman diliminde Akdeniz bölgesindeki sıcaklık artışı 7 dereceyi bulabilir. 2100 yılında en az ısınan bölgemiz Marmara'da bile sıcaklıklar 3,5 derece artarken Güneydoğu Anadolu bölgesinde bu artış 8 dereceye yaklaşacak.
İlkbahar yağışlarında Batı bölgelerinde ve Doğu Karadeniz'de yüzde 30'a varan düşüş beklenirken, özellikle 2070 yılı çevresinde tüm Türkiye'de günlük ortalama yağışlarda ciddi bir azalma olacaktır. İlerleyen yıllarda Batı kesimlerde bir değişiklik olmasa da özellikle Karadeniz'in doğusunda yüzyılın sonuna doğru ilkbahar yağışlarında yüzde 50'ye varan artışlar gözlenebilir.