Metin Münir

28 Mart 2017

Sen Putin'in sakalını kesersin, o senin kolunu

AKP, diplomasinin bir ülkenin çıkarlarını barışçı bir yolla ilerletmek için bir araç olduğu gerçeğini unuttu

Turizm, Türkiye’nin en büyük başarı öykülerinden biridir.

2005 ile 2014 yılları arasında, Türkiye’ye gelen turistler 21 milyondan 41 milyona çıktı.

2013’te Türkiye, İngiltere’yi bile geride bırakarak en çok turist çeken ülkeler arasında altıncı oldu.

Sonra hatalar başladı.

(Hatalar hep başlar. Türkiye’nin olağan halidir bu. İşler birkaç yıl iyi gider sonra bozulmaya başlar. Bozulur, bozulur, bozulur; krize dönüşür. Sonra gene düzelmeye başlar. Sonra ...

(“İktidar bozar, mutlak iktidar mutlaka bozar,” prensibinin bir gereğidir bu, belki de. Belki de “Türk gibi başla, İngiliz gibi bitir,” kuralına bir türlü uyum sağlayamamaktandır.

(Ama bugün konumuz bu değil.)

Sonra hatalar başladı.

AKP, Suriye’deki rejimi değiştirmeye girişerek, PKK ile yapılan barış görüşmelerini sonlandırarak ve IŞİD’e savaş ilan ederek terörü Türkiye’ye davet etti.

Sonra bunlara taç olan bir gelişme oldu: AKP hükümeti, Kasım 2015’te Suriye’de görev yapan bir Rus uçağını, Türk hava sahasını ihlal ettiği bahanesiyle düşürdü.

Sonuç?

2016'nın ilk beş ayında Antalya’ya gelen Rus turist sayısında bir önceki yıla oranla % 96, Alman turist sayısında % 30, Hollandalı turist sayısında ise % 33 oldu düşüş oldu.

Erdoğan ve yakınındakiler artık gerçek dünyada yaşamıyor. Kendi kafalarında yarattıkları bir sanal bir dünyaya hicret ettiler
 

 

Gazeteler Ege ve Akdeniz sahillerinde 1.300 civarında otelin satılığa çıkarıldığını yazdı.

Geçen yıl turizm gelirleri, üçte bir oranında azalarak 21 milyara indi.

Almanya ve Hollanda’ya yağdırılan hakaretlerden, yükseltilen Batı düşmanlığından ve Putin ile bu defa Rus buğdayı üzerinden girişilen kavgadan sonra 2017 istatistiklerinin daha da kötü olacağı kesindir.

Türkiye’ye gelen her üç turistten biri Alman, Rus veya Hollandalı’dır.

Almanya ve Rusya, Türkiye’nin en büyük ticaret ortaklarındandır ve Hollanda en büyük yatırımcılarından biri.

Bu üç ülkeyle ve bununla bağlantılı olarak Avrupa Birliği ile ilişkiler uzun zaman düzelmesi mümkün olmayan bir şekilde bozuldu. Bunun ekonomide olumsuz etkileri olacak.

AKP, diplomasinin bir ülkenin çıkarlarını barışçı bir yolla ilerletmek için bir araç olduğu gerçeğini unuttu. Ülkeler arasındaki ilişkilerin zor düzeltilip kolay bozulduğunu da. Orta sıklet bir ülkenin ağır sıklet ülkelerle kavgaya giriştiğinde ringi, şiş gözler, kırık burun ve eksik dişlerle terk ettiğini de.

Türk tarım ürünlerine uyguladığı ambargoyu kaldırmadı diye Rus buğdayının Türkiye’ye girmesini engellemekle Ankara ne elde edileceğini sanıyor?

Kırım’ı ilhak ettiği için Batı, Rusya’ya dev bir ambargo uygulamaya başladı ama Putin’in saldırganlığını engelleyemedi.

Putin, karşı ambargolarla Batı’nın zengin ülkelerini etkileyemez ama Türk ekonomisine büyük zararlar verir. Turist yollamaz, ithalat yapmaz, müteahhitlere iş, Türk işçilerine vize vermez. Nükleer santral inşaatını durdurur. Suriye’de, ABD ile ittifak yaparak Kürtleri kanatlarının altına alır, seni orada adım atamaz hale getirir. Nitekim getirdi.

Sokullu Mehmet Paşa’nın* 1573’te Venedik Büyükelçisi’ne söylediklerini değiştirerek söyleyecek olursam, sen Rus buğdayına ambargo koyarak Putin’in sakalını kesersin, o senin kolunu keser.

AKP, diplomasinin bir ülkenin çıkarlarını barışçı bir yolla ilerletmek için bir araç olduğu gerçeğini unuttu

Erdoğan ve yakınındakiler artık gerçek dünyada yaşamıyor. Kendi kafalarında yarattıkları bir sanal bir dünyaya hicret ettiler. Göçün faturasını da Türkiye’ye ödetiyorlar.

* Osmanlı donanması, İnebahtı’da Haçlı donanmasına yenildikten sonra, Sokullu Mehmed Paşa, 7 Mart 1573’de Venedik Büyükelçisi Barbaro’ya şöyle demişti:

 "Biz sizden Kıbrıs Krallığı'nı alarak kolunuzu kestik. Siz ise donanmamızı yenmekle bizim sakalımızı tıraş ettiniz. Kesilen kol yerine gelmez ama tıraş edilen sakal daha gür biter."