Türkiye Kuzey Suriye’ye girdiğinde orada sadece Erdoğan’ın ortadan kaldırmaya yemin ettiği Kürt güçlerini bulacağını sanıyordu.
Ama öyle olmadı.
Kürtler, yani PYD, Rusya aracılığıyla Esad’la barıştılar ve yedi yıldır kontrol ettikleri toprakları Suriye devletinin hakimiyetine terk ettiler.
Suriye ordusu, Türk askerleriyle karşı karşıya gelmemeye özen göstererek, süratle Türkiye’nin “güvenli bölge” kurmak istediği topraklara yöneldi.
Rus askerleri, bir çatışma olasılığına karşı iki ordu arasında duruyor.
Erdoğan’ın amacı PKK’nın uzantısı addettiği PYD’yi ortadan kaldırmak ve bunu yaparken ele geçireceği topraklara Türkiye’de yaşayan iki milyon Suriyeli göçmeni yerleştirmekti.
Türkiye, Suriye ile de savaşmayı göze alarak bu amacını gerçekleştirmeye çalışabilir.
Ama bu defa karşısında Esad’ın en güçlü destekçisi olan Rusya’yı bulacak. Hatta buldu bile. Rusya Kuzey Suriye hava sahasını Türk savaş uçaklarına kapattı.
Rusya’nın devreye girmesi bu aşamada olabilecek en hayırlı şeydi. Hem Esad’la hem de Erdoğan’la arası iyi olan Putin daha fazla kan dökülmeden bir uzlaşma bulunmasına yardımcı olabilir.
Bu uzlaşma, ateşin kesilmesi, Türk askerinin evine dönmesi karşılığında Kürtlerin fiili egemenliğine geçmiş olan sınır bölgelerinin yeniden Suriye topraklarına katılmasıdır. Hudutta Suriyeli askerler devriye gezerse Türkiye’nin güvenlik endişeleri büyük ölçüde giderilmiş olur.
Belki Suriyeli Kürtler, Irak’taki soydaşları gibi Suriye devletinin himayesinde otonom olabilirler.
Bu şekilde herkes istediğini elde etmiş olur.
Savaşın devam etmesi Kürtler kadar Türkiye’ye de zarar verecektir.
Acı bir gerçek, ama bu talihsiz savaşta Türkiye’nin dostu yoktur.
Batı medyasının neredeyse tamamı çatışmadan, Türkiye’yi ve Erdoğan’a Suriye’nin kapısını açan Trump’ı sorumlu tutmaktadır.
Yüz binlerce sivilin yollara dökülmesi, Ankara’nın denetimindeki Suriyeli milislerin yol kenarlarında idam mangaları kurmaları, yabancı doktorların bölgeden çekilmeleri Türkiye’nin uluslararası prestijine büyük darbe vurdu.
Müttefiklerinin, Türkiye’nin terörist addettiği PYD’yi IŞİD’in etkisizleştirilmesindeki en etkili unsur sayması Erdoğan’ın işini daha da zorlaştırıyor.
Suriye’nin kuzeyinin nötr hale getirilmesi ve Türkiye’de yaşayan göçmenlerin evlerine dönmesi savaşla başarılamaz.
Bunun bir tek yolu var.
O da, bütün çatışmaların sonlandırılması ve, beğenin beğenmeyin, Esad’ın Suriye’nin tamamında otorite kurmasıdır.
O halde ülke sakinleşecek, ekonomi canlanacak ve göçmenlerin dönmesi için uygun bir ortam oluşacaktır.
Çok karmaşık bir durumu çok basitleştirdiğimin farkındayım ama kalıcı bir barışın tesisi için bundan başka formül olmadığına inanıyorum.