Dini Tanrı yarattı.

Mezhepleri insanlar icat etti.

İnsanın icat ettiği herhangi bir şeyin önemi veya değeri ne kadar ise mezheplerin önemi ve değeri de o kadardır.

Din bilgisayar ise mezhepler bilgisayarın işletim sistemleridir.

Siz Microsoft tercih edersiniz, ben Apple.

Ben Apple seçtim diye benden nefret etmezsiniz, bana ayrımcılık uygulamazsınız, bana eziyet etmezsiniz, öldürmezsiniz. Hangi işletim sistemini kullandığımı merak bile etmezsiniz.

Mezhep ayet ve hadislerin farklı yorumlanmasından doğan bir daldır. Din değildir. Başka aletlerle, başka bir tempoda çalınan aynı bestedir sadece.

Kişi kendi mezhebini diğerlerinden çok beğenebilir. Ama Tanrı’nın gözünde bir mezhep diğerinden üstün, bir mezhep üyesi bir başka mezhebin üyesinden değerli olamaz. 

Nasıl olabilir ki, Kur’an "Hep birlikte Allah'ın ipine (Kur'an'a) sımsıkı sarılın. Parçalanıp bölünmeyin," derken?

Bugün Orta Doğu’da yaşanan korkunç olayların arkasında Müslümanların bu basit sureyi ciddiye almaması yatar. (Yoksa Müslümanlığı anlamamaları mı yatar, demeliydim?)

Cumhuriyet kurulurken Türk ve Sünnilik dışındaki ırk, inanç ve mezhepler yok sayıldı.  Türkiye’nin bir türlü rahata kavuşamamasının arkasındaki en büyük neden budur.

İlk günden yok sayılanlar, hor görülenler, ikinci sınıflaştırılanlar, eşitlik ve özgürlük mücadelesi veriyor. On yıllardır yaşanan çalkantının, sosyal mutsuzluğun, şiddetin arkasında bu sonu görünmeyen mücadele var.

Ankara halkı barıştırmak yerine bölüp baskı altında tutmayı seçtiği içindir ki Türkiye demokratikleşemiyor.

Erdoğan’ın Türkiye’ye yaptığı en büyük kötülük, Türkiye’yi bağlı olduğu mezhebinin inançlarına göre yöneterek bölünmeyi ve baskıyı artırmasıdır.

Ama AKP’ye o kadar da haksızlık etmeyelim. Eşitlik ve özgürlük konularında MHP ve CHP ondan pek fazla ileri değil. Bu konuda Meclis’te temsil edilen, sicili düzgün tek parti – ki bu da çok yeni bir gelişmedir – HDP’dir.

ABD dinsiz bir devlettir. Amerikan anayasası devlete din konusunda iki görev verdi;  “din kurmamak” ve herhangi bir dini “men etmemek.” Amerikan devleti bir inancı diğerinden üstün tutamaz. Büyük küçük bütün dinleri ve inançları korur.

Amerika’nın birçok sorunu var ama din bunlardan biri değil. Irk da değil. Orada kişinin değerini başarıları belirler, mensup olduğu din veya ırk değil. Burada ise belirleyici olan kişinin mensup olduğu din ve ırktır.

Bu konuda medeni olmak neden Türkiye için imkânsız?

Başkalarını hor görmekten vazgeçmek neden bu kadar zor, her yer herkesin eşit olduğunu gösteren mezarlıklarla dolu iken?

Cevap çok basit. Dinle falan da alakası yok. Parayla alakası var:

Hakim ırk (ve mezhep) zenginliği diğerleri ile paylaşmak istemiyor.

Bu kadar basit ve açık.