Terör ile despotluğun ortak özellikleri var.
İnsanın ufkunu daraltırlar, sahasını küçültürler, ufak bir alana hapsederler.
Bu alanın adı endişe ve ümitsizliktir.
Belki buna alan değil, “ağıl” demeli. Çünkü oraya tıpış tıpış gidenler var ama sakinlerinin çoğu gönüllü değil. Eli topuzlular tarafından güdüldüler o ağıla.
Bu “ağıl" olmak istediğiniz değil olmanızı istedikleri yerdir.
Orada olacaksınız ki sizi kendi çıkarları için kontrol altında tutsunlar, maniple etsinler, kullansınlar.
Despotlar korkunçturlar. Ama akıllı değildirler çünkü akıllı adam despot olmaz
Endişe – yoksa buna korku mu demeli – ve ümitsizlik terör ve despotluğun hem amacı hem sonucudur.
Ağılda küçülürsün, küçülürsün, küçülürsün. Eşin, çocukların, dost ve akrabaların, onlar da küçülürler. Hayattan aldığın tat küçülür. Yazılabilecek, düşünülebilecek şeyler küçülür. Gazeteler, ders kitapları, üniversiteler küçülür. Meclis küçülür. Bazı yerlere gidemez olursun, ülke küçülür. Dünya küçülür.
Başka diyarlarda ise dünya büyür.
ABD Ulusal Havacılık Ve Uzay Dairesi’nin Juno uydusu havaya fırlatıldıktan sonra Güneş Sistemi’ndeki en büyük gezegen olan Jüpiter’in çevresinde yörüngeye girer.
Tesla, Mercedes, Amazon gibi kuruluşların elektrikle çalışan şoförsüz otomobil ve otobüsleri yollarda boy göstermeye başlar.
Robot teknolojisi, genetik mühendislik hızla ilerler.
Hiçbiri senin ülkende olmayan yüzlerce laboratuvarda binlerce bilim adamı milyarlarca dolar harcayarak yeni buluşlar arar.
Geliri kanser araştırmalarına giden maratonlar düzenlenir. On binlerce yeni kitap basılır. Yeni müzikaller sahneye konulur. Dünyanın en ünlü virtüözlerinin konserlerine gidilir. Mısır’ın su altında kalmış kentlerinden çıkartılan eserlerin görülebileceği sergiler düzenlenir. Güneş açtığında parklarda güneş altında yarı çıplak yatılır. Otistik ve yardıma ihtiyacı olan çocuklar için ana okullarında her sınıfta özel öğretmenler bulunur. Güneş ve rüzgar enerjisine yönelinir. Yönetim kurullarında ve üst görevlerde bulunan kadınların sayısı artar.
*
Despotluk terörün bir türüdür.
Terörün ve despotluğun birlikte hüküm sürdüğü bir ortamda insan ne yapabilir?
İnsan tek başına terörle de despotlukla da savaşamaz.
Teröre karşı koymanın yolu terörize olmamaktır – yılmamak, korkmamak, endişeye kapılmamak
Ama her ikisine de karşı koyabilir.
Teröre karşı koymanın yolu terörize olmamaktır – yılmamak, korkmamak, endişeye kapılmamak.
“O AVM’den de alışveriş ederim, o havaalanından da uçarım, o otobüse de binerim, o kalabalığa da karışırım, o tatile de giderim,” demektir.
Despotlar korkunçturlar. Ama akıllı değildirler çünkü akıllı adam despot olmaz. Ne kadar sağlam görünürlerse görünsünler samandandırlar. Saltanatları geçicidir.
Onların ilacı “sivil itaatsizliktir. İnatla, sükunetle, şiddete başvurmadan.