Siyasi, sosyal ve ekonomik uyuşmazlıkların yaşandığı ülkelerde yolsuzluğun kendine verimli zeminler bulduğunu tartışmaya gerek yok sanırım. Toplumsal çatışma ne kadar yoğunsa bir ülkede, yolsuzluğun yayılmasıda o kadar kolay oluyor.
Yolsuzluğun artmasına yol açan devlet faaliyetlerinin azaltılması, her ülke için farklı süreçleri içinde barındırıyor. Ancak, devlet faaliyetleri sınırlandırıldıkça, refah transferinde kullanılabilecek fırsatların azalacağı kesin. Yolsuzluğun artmasında işin püf noktası da bu zaten.
Yolsuzluk istatistikleri
Yapılan araştırmalar, en çok yolsuzluğa rastlanan ülkelerin, dünyanın en yoksul ülkeleri olduğu yönünde. Ancak, zengin ülke olmak o ülkede yolsuzluk olmadığı anlamına gelmiyor.
Yolsuzluk ve rüşvetin kamu görevlileriyle politikacılar arasında en yaygın olduğu ülkeler haliyle krizlerin en yoğun olduğu ülkeler, yani; Irak, Afganistan, Myanmar ve Somali.
Butan, Şili, Ekvador, Gambiya, Haiti, Jamaika, Katar, Kuveyt ve Makedonya’da yolsuzlukla mücadelede sabıkalı ülkeler arasında değerlendiriliyor.
İtalya, Yunanistan ve ABD yolsuzluğun arttığı ülkeler. ABD’nin yolsuzluğu tetikleyenler arasında, Anayasa Mahkemesi'nin, özel şirketlerin siyasi partilere sınırsız bağış yapmasına izin veren kararlar gösteriliyor.
Bahsi geçen ülkeler ile ilgili bilgiler; Yolsuzlukla mücadele konusunda araştırmalar yapan Transparency International son raporunda yer almakta. Rapora göre her dört ülkeden üçünde yolsuzluk yapılıyor.
Yolsuzluk listesi, Ocak 2009 ve Eylül 2010 arasında yapılan araştırmalar sonucu belirlenmiş.
Liste, somut verilerden çok kamu sektöründeki yolsuzluk algılamalarına dayanıyor. Uluslararası Şeffaflık Örgütü'nün (Transparency International) son ülkeler klasmanında son derece karamsar bir manzara bulunmakta.
Yolsuzluğun olmadığı bir ülke var mı?
Yolsuzluktan tamamen arınmış ülkelere listede on puan veriliyor, Danimarka, Yeni Zelanda ve Singapur dokuzar puanla yolsuzluğun en az yapıldığı ülkeler olarak listenin başında yer alıyor. Danimarka’nın puanı 9,3. Listede Almanya 15'inci, ABD ise 22’inci sırada.
Uluslararası Saydamlık Örgütü’nün raporunda Amerika’nın yolsuzluk puanının yükselerek 22 sırada yer alması; Seçim kampanyası bağışları, batık konut kredileri ve banker Bernard Madoff’un dolandırıcılığı gibi olayların etkisi olduğu tahmin edilmekte.
Yunanistan gibi bazı ülkelerde yolsuzluğun artmasında küresel mali krizin etkisi büyük.
Dünya çapında yolsuzlukla mücadeleyi amaçlayan örgütün Almanya’nın başkenti Berlin’deki yıllık faaliyet raporunu tanıtma toplantısında açıklanan listeye göre, Türkiye 4,4 puanla 56’ıncı sırada bulunuyor. Türkiye 2009 yılında gene 4,4 puan ile 61’inci sırada yer almış.
Uluslararası Şeffaflık Örgütü'nün (Transparency International) son ülkeler klasmanında son derece karamsar bir manzar var.
Asya bölgesinde yolsuzluğun en yaygın olduğu ülkeler Endonezya, Vietnam, Filipinler, Hindistan, Çin, Tayland ve G.Kore gibi ülkelerdir. Bu bölgede yolsuzlukların göreceli olarak en az olduğu ülkeler Singapur, Hong Kong ve Japonya.
Merkezi ve Doğu Avrupa’da ise yolsuzlukların en yaygın olduğu ülkeler Yugoslavya, Ukrayna, Rusya, Moldova, Romanya ve Latviya. Yolsuzlukların en az görüldüğü ülkeler ise sırasıyla Estonya, Slovenya, Macaristan, Çek Cumhuriyeti.
Latin Amerika’da; Ekvator, Venezuela, Bolivya, Kolombiya, Meksika, Arjantin ve Brezilya gibi ülkelerde yolsuzluklar yaygın durumda. Şili, Kosta Rika ise göreceli olarak bu ülkelerden daha iyi konumda bulunmakta.
Afrika bölgesinde ise genel olarak yolsuzlukların bir çok ülkede yaygın olduğunu söylemek mümkün. Yolsuzluk algılama indeksi sıralamasının en başında Nijerya, Angola, Kamerun, Kenya, Mozambik ve Uganda gibi ülkeler gelmekte.
Batı Avrupa’da ise İtalya ve Yunanistan dışında kalan ülkelerde genel olarak yolsuzluklar yaygın değil.
Rüşvet verme eğilimleri
Uluslararası Şeffaflık Kurumu, “Yolsuzluk Algılama İndeksi” (Corruption Perception Index) dışında ayrıca dünya ihracatında belirli bir yeri olan başlıca ülkeler arasında “Rüşvet Verme Indeksi” (Bribe Payers Index) adı ile bir indeks geliştirmiş. Sözkonusu indeksin amacı adından da anlaşılacağı üzere dünya ticaretinde ağırlığı olan ülkeler arasında rüşvet verme eğilimini tespit etmek.
Rapora göre, dünya dış ticaretinde önemli yeri olan 19 ülke arasında en fazla rüşvet verme eğilimi sırasıyla; Çin, Güney Kore, Tayvan, İtalya ve Malezya. Rüşvet verme eğiliminin en az olduğu ülkeler arasında ise sırasıyla İsveç, Avustralya, Kanada, Avusturya, İsviçre, Hollanda, İngiltere, Belçika, Almanya, ABD yer almakta.
Yolsuzluktan kurtulmak
Yolsuzlukla mücadelede; yolsuzluğun artmasına yol açan devlet faaliyetlerinin azaltılması en önemli unsur kuşkusuz. Devletin faaliyetleri sınırlandırıldıkça refah transferinde kullanılabilecek ‘’fırsatlar’’ azalacaktır ve bu tür girişimler için daha az zemin kalmış olacaktır.
Ancak; sağlam bir alt kültür oluşturmadığınız sürece ‘’fırsat’’ algısında etik kaygıların yol gösterici olacağını düşünmek pek gerçekçi gözükmüyor.
Bu nedenledir ki, devlet faaliyetlerinden doğan refah transferinin ‘’fırsat’’ olarak algılanmasının önünü kesmek gerekiyor.
Bunu sağlamanın en kestirme yolu, devleti ekonomik işlerden mümkün oldukça uzak tutmayı başarabilmek kuşkusuz.