Mete Çubukçu

05 Kasım 2010

İmralı'daki telefon, TAK'ın eylemi, PKK'nın çekilmesi

Kandil ile İmralı arasındaki görüşme trafiğinde bu kez 'telefon' kullanıldığını akla getiriyor...


Son dönemde ilginç gelişmeler söz konusu. PKK’nın 2011 seçimlerine kadar ateşkes süreci, TAK’ın terör saldırısı, Başbakan Erdoğan’ın İmralı’nın devletin farklı birimlerinin görüşebileceğini ima etmesi ve PKK’nın sınır ötesine çekilme iddiaları.
Ciddi gelişmeler olurken kafalar da birçok soru işareti toz duman arasında birçok bilgi kirliliği var.
Kaynaklara göre;
Abdullah Öcalan’ın Kandil ile mesajlaştığı doğru hatta avukat görüşmelerini yapıldığı pazartesi günü, avukatlar yolda iken yazışmalar yapılıyor. Bu durum akla Kandil ile İmralı arasındaki görüşme trafiğinde bu kez “telefon” kullanıldığını akla getiriyor.
Pazar günkü terör eylemini gerçekleştiren kendilerini TAK olarak adlandıran grubun PKK tarafından 1999 yılında kurulduğu ve Öcalan’ın yakalandığı tarihte muhtemel bir çözülme karşısında yedek bir güç olarak tutulduğu biliniyor. Ancak burada dikkat çeken, ilk kez PKK’nın TAK’ı eleştirmesi. Yani bir ilk yaşandı. Bugüne kadar TAK ‘ın eylemleri konusunda sesini çıkarmayan PKK bu kez TAK’a yönelik ağır eleştiride bulundu hatta eylemin “hesabının sorulacağını” açıkladı.
Bu ne demek? Kandil İmralı’dan gelen mesajların ciddi olduğunu ve uyulması gerektiğini vurgulanıyor. Denetim dışına çıkanların cezalandırılacağını açıklanıyor. Hem “kontrol bizde” denmek isteniyor hem de “denetim dışı provokatif hareketler önlemeye” çalışıyor. Bu eylem bazında bazıları cezalandırılabilir ama bu TAK’ın PKK’dan kopmuş olduğunu göstermez. Ama TAK bundan sonra denetimsiz bir eyleme de cesaret edemez.
Eğer bir eylem yaparsa TAK kadrolarını artık bağımsız hareket etmeye başladığını yani, ikinci bir PKK ihtimalini yükseltir.
Diğer bir ilk ise şu: Roj TV medyada çıkan “Vedat Acar eylemi Roj TV’deki altyazı ya da türkülerdeki şifrelerden yola çıkarak, harekete etti” haberlerini doğru olmadığını söylemesi hatta Roj TV yetkililerinin bizzat kendilerinin bu iddiayı yalanlamaya çalışması. Bu açıklama hem ateşkese uyulması gerektiği, bu konuda kesin talimat olduğu hem de TAK eyleminin denetim dışı olduğunu göstermek ister gibi. Ayrıca bu aralar yaşanacak bilgi kirliliğini önleme çabası olarak da değerlendirilebilir.
Peki ya PKK sınır ötesine çekiliyor mu? Böyle bir niyet, prensip kararı var. Ama henüz çekilme yok. 1999 deneyimi sonrası PKK’nın hemen Kuzey Irak'a çekilmesi mümkün değil. Zaten böyle bir çekilme de yok.
Ancak, bu süreç içinde yaşananlar meselenin çözümünde artık geriye dönüşü zor olduğunu ortaya koyuyor. Alınacak çok yol olmasına rağmen sürecin akıbeti karşılıklı taahhütlerin yerine getirilip getirmemesine bağlı. Ama gidişat olumlu. Taahhütlerin ne olduğuna gelince… Zamanı gelince bu da açıklanır herhalde.