Mete Çubukçu

11 Nisan 2011

BDP’den iddialı ve renkli kadro

BDP, 2007 seçimlerinde olduğu gibi bu seçimlere de Emek, Özgürlük ve Demokrasi Bloğu adı altında bağımsız adaylarla giriyor...


BDP, 2007 seçimlerinde olduğu gibi bu seçimlere de Emek, Özgürlük ve Demokrasi Bloğu adı altında bağımsız adaylarla giriyor.
2007’de 21 bağımsız milletvekili çıkaran ve grup kuran DTP kendi dışında Türkiye solu içinden aday göstermişti. Bu kez sol, ve kendi dışındaki Kürt muhalefeti ile azınlık temsilcilerine de yer verdi. 30’un üstünde milletvekili çıkarabileceklerini söyleseler de bu çok gerçekçi değil. Bu dönem yelpaze geçen döneme göre daha geniş ve renkli olmasına rağmen 27-28 milletvekili daha mantıklı.
Listede ilk göze çarpan KCK’nın izi. Bilindiği gibi BDP listeleri Öcalan, Kandil, Avrupa ve KCK ve BDP tarafından önerilen isimler arasından belirlendi. Ama son aşamada listeyi KCK belirliyor. Listeye 3 KCK tutuklunun girmesi beklenirken bu sayının 6 olması da bu durumun kanıtı. Sanıldığının aksine tüm liste üzerinde Abdullah Öcalan söz sahibi değil. Öneride bulunuyor. Adayları belirleyeceklerin elini serbest bırakıyor. Örneğin Emine Ayna’nın adaylığını istemiyordu ama Ayna üstelik Diyarbakır’dan aday oldu.

Kürt muhalefeti ve dindar Kürtler
Listenin en önemli özelliği Kürt hareketinin farklı seslere yer vererek yelpazeyi geniş tutması. İslamcı, solcu, kadın azınlık mensubu herkes listeye yer alıyor; üstelik aday sayısı çok az olmasına rağmen. Uzun yıllardır kendi kadroları dışında Kürt hareketinin farklı seslerine, muhalif isimlere kapılarını kapatan BDP çizgisi bu kez tavrını değiştirdi. Bunda AKP’nin etkisi büyük. Diyarbakır’da AKP’ye karşı dindar isimlerden, BABASI Diyarbakır cezaevinde işkencede öldürülen Altan Tan, 80’li yıllarda RP’nin bölgede müfettişliğini yaptı. Eski Bakanlardan Şerafettin Elçi ise KADEP başkanı Bu isim listeye girmesi BDP çizgisinin kendisi dışındaki Kürtleri bundan böyle görmezden gelmeyeceğinin işareti. Bu iki ismin alınmasının diğer nedeni ise AKP’nin özellikle referandum sürecinde BDP dışı Kürtlerin desteğini alması, zaman zaman bu isimler dirsek temasına geçmesi ve hatta teklif götürmesi. Elçi’nin Federatif yapısı savunduğu bilinir. BDP böylece hem kitlesine yeni bir mesaj vermiş hem AKP’nin girişimini engellemiş hem de kendi dışındaki Kürtleri de gördüğü mesajını vermiş oluyor; yelpazesini genişletiyor. Bu adımda BDP’nin tıpkı yerel seçimlerde olduğu gibi dini motifleri es geçmeyeceği ve AKP’nin zemininde de oynamaya başlayacağını gösteriyor. Çünkü BDP’nin tabanı da dindar. Ayrıca Şerafettin Elçin’in Irak KDP’sine yakın olduğunu da göz önüne alınırsa bu Iraklı Kürtlere de bir mesaj niteliği taşır. Elçi ve Tan’ın Diyarbakır’dan aday gösterilmiş olması da bu iki adaya verilen önemi gösteriyor. HakPar başkanı Bayram Bozyel ise Diyarbakır dışında bir il gösterilince son anda aday olmadı. Tek dezavantaj 11 milletvekili çıkaracak ilde 6 adayla yarışmak. Çok ince bir ayar yapılıp çok ciddi bir çalışmaya 6 aday çıkarmak mümkün ancak 5 adayın çıkması daha muhtemel görünüyor. Diyarbakır’ın sürprizi Emine Ayna. Ayna’nın aday gösterilmeyeceği konuşuluyordu. Bunda şahin kanadın etkisi var.
Aysel Tuğluk, Selahattin Demirtaş ve Gülten Kışanak’ın Diyarbakır dışından gösterilmesi sürpriz gibi görünse de bu 3 isim gittikleri illere sürükleyecek nitelikte. Ama Tuğluk ve Demirtaş Diyarbakır’ı tercih ederdi.
KCK tutuklularının aday göstermesi bekleniyordu ancak 3 diye beklenen sayı son anda 6’ya çıkarıldı. Bu noktada da KCK’nın listeler üzerindeki etkisi konusunu fikir vermesi açısından önemli. 6 adayın 4’ü meclise girebilir.

Sırrı Süreyya ve Kürkçü kravat takacak mı?
Ufuk Uras, Baskın Oran gibi sol, demokrat adayların yerini yönetmen-yazar Sırrı Süreyya Önder, Türkiye solunun önemli ismi Ertuğrul Kürkçü ve EMEP Başkanı Levent Tüzel var. Bu 3 isim de seçilme şansı var. Önder İstanbul 2. Bölgeyi sürükleyebilir. Kürkçü ise geçen dönem bin oyla kaybedilen (bu bin oy ÖDP’ye gitmişti) Mersin’den meclise gitme şansı yüksek. Meclise gitmesi halinde iz bırakacak işler yapacağı tahmini ediliyor. Önder ve Kürkçü gibi muhalif isimler meclise giderlerse “cekete giyip kravat takacaklar mı” sorusunun yanıtını da NTV yayınında verdiler: “Barış ve demokrasi için önlük bile giyeriz”
Levent Tüzel ise 3. bölgede BDP il başkanı Mustafa Avcı ile birlikte seçime giriyor. İyi örgütlenmeleri halinde ikisi de çıkabilir. Aksi halde tıpkı Baskın Oran örneğinde olduğu gibi ikisi de kaybeder. Akın Birdal ise muhtemelen kendisine verilen görevi reddetmeden Gaziantep gibi kazanması zor bir yerden girmeyi kabul ederek burayı zorlamaya çalışacak. SDP’nin cezaevindeki lideri Rıdvan Turan’ın bu kenti tercih etmediği sanılıyor.

Süryani aday
Tunceli’de Ferhat Tunç 2 sandalyeden birini alır. Mardin’den giren Erol Dora da BDP’nin Süryani kökenli adaylarından. Teklif götürülen adaylar kabul etmeyince ya da uygun bir yer bulunamadığı için Ermeni aday gösterilemedi. Oysa bir Ermeni aday BDP’nin Türkiye partisi olma ididasını daha ileriye taşıyabilirdi. Uzun süre Rakel Dink üzerinde durulduğu biliniyüor. Sırrı Süreyya dışında sinemadan bir isim daha adaya Gani Rüzgar Şavata Malatya’dan meclisi zorlayacak.
Ancak BDP geçen sefer fazla adayla girdiği illerden sıfır milletvekili çekerek çıkmıştı. Bu kez daha dikkatli gibi görünüyor. Örneğin Ağrıda 2 isimle giriyor ve an az 1 tane garantilemek istiyor.
Hakkari’de ise Eş başkan Selahattin Demirtaş eski CHP’li Esat Canan ile Adil Kurt giriyor. Yani 3’te 3 yapmak niyetindeler. Referandum gibi olursa bunu başarabilirler ama mantıklısı 2 kişinin çıkması.

Ciddi ve iddialı liste
BDP’ Doğu ve Güneydoğu’da neredeyse sadece AKP ile çekişecek ve seçim süreci bu iki parti arasında ciddi gerginliklere sahne olacak gibi. Ancak BDP’nin geçen seçime oranla oylarını yükselteceğini ve daha gazla bağımsız milletvekili göndereceğini söyleyebiliriz.
Hem etnik kimlik hem Kürt sorunun çözümünün, barışı öne çıkacağı seçim sat-ı mailinde BDP AKP’ye yüklenecek ve bu süreçte bölgenin önemli gerçeği olan din olgusunu da kullanacak.
Ama kesin olan BDP’nin yeni isimlerle renkli, iddialı ve güçlü bir liste ile seçime girdiği ve milletvekili sayısını arttıracağı. Bu Kürt sorunu ve çözümü için önemli bir aşama olacak gibi görünüyor. Çünkü seçim sonrasını en can yakıcı konularından birisi bu olacak.
(NTVMSNBC)