Mete Çubukçu

03 Kasım 2009

Barzani Ankara'ya davet bekliyor

Dışişleri Bakanı Davutoğlu ve Sanayi Bakanı Çağlayan'ın Erbil ziyareti sonrasında Barzani'nin Ankara'ya davet edilmesi bekleniyor.

Dışişleri Bakanı Davutoğlu ve Sanayi Bakanı Çağlayan'ın Erbil ziyareti Kuzey Irak'ta coşkuyla karşılandı. Yorumlar, Erbil'in Ankara için önemli olduğunu hissettiği yönünde. Bundan sonra ise Barzani'nin Ankara'ya davet edilmesi bekleniyor.
 
"Türkiye ile Iraklı Kürtler arasındaki buzlar eridi", "Kırmızı çizgiler kalktı", "Türkiye Irak Kürdistanı'nı tanıdı", "Ortadoğu'da birlikte iş yapalım"... Irak Kürt Bölgesi'nde çıkan gazeteler Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ve Sanayi Bakanı Zafer Çağlayan'ın Erbil ziyaretini bu manşetlerle verdi. Ziyaret sonrası bölgede sevinç havası hâkim. Bu hava 5-10 yıl önce aşılamaz, ulaşılamaz gibi görünen, sadece düşmanlık ve tehdit algılaması üzerine kurulan karşılıklı negatif ilişkilerin sona erdiğinin de göstergesi. Kimin aklına gelirdi ki, Türkiye'nin Dışişleri Bakanı Irak Kürt bölgesi ya da Irak Kürdistanı'nda Türk, Irak ve Irak Kürdistanı bayrağı ile karşılansın. Ya da kısa süre öncesine kadar Kuzey Irak gibi ne anlama geldiği belli olmayan bir tanımlamayı kullanan Türk basını "Irak Kürdistanı" diye yazsın. Haberlerimizde bir anayasal tanım olan Irak Kürdistanı'nı kullandığımız için eleştirildiğimizi unutmadık. Ama mantıklı siyaset yıllar sonra bizleri doğruladı.
 
Bahar havasına devam

Türkiye'nin tek başına Irak Kürt bölgesini tanıması diye bir şey söz konusu değil. Bağdat'ı tanıyan Türkiye, dolayısıyla Erbil'i de tanıyor. Ama bu önemli "sefer" bir anlamda Ankara'nın bundan böyle Bağdat'la birlikte Erbil'i de dikkate alacağının "ilk resmi adımını" oluşturdu. Ziyaret öncesi NTV adına İstanbul'da görüştüğümüz KDP Dış İlişkiler Sorumlusu ve yeni hükümetin çiçeği burnunda Eğitim Bakanı Safeen Dizayi, Ankara ile Erbil arasında "yaşanan bahar havası"na değinmişti. Erbil'de yayımlanan gazetelere bakılırsa bu bahar havası Davutoğlu'nun ziyareti ile perçinlenmiş gibi görünüyor. Bölgenin nabzını iyi tutan gazetecilerden Rebwar Kerim Weli "Türkiye'nin en önemli açılımlarından biri" olarak değerlendiriyor ziyareti. Rebwar Kerim, makalesine de "İlk Uçak, İlk Bakan" başlığını koymuş. "Artık kırmızı çizgilerin kalmadığı görülüyor. Bölge yönetimi gelişmelerden çok mutlu. Yıllardır beklenen gerçekleşti. Artık geriye dönmek mümkün değil" diyor. Kerim Weli'ye göre bundan böyle Türkiye-Irak Kürt yönetimi sadece PKK bağlantılı güvenlik konularında değil ticaret ve özellikle enerji meselesinde de ortak hareket edebilecek. İki taraf sorunlar yerine ortak çıkarlar üzerinden yürüyecekler. Agit Khorshid ise "Ziyaret önemli ama 5-6 ay önce bu adım atılsaydı. Türkiye Kürt açılımı konusunda daha ileri bir noktada olabilirdi" diyor. Aynı soruyu Rebwar Kerim'e soruyoruz. "Yine de geç kalınmış sayılmaz. Yönetim açılıma sonunu kadar destek veriyor. PKK'da açılım konusunda inançsızlığın arttığı seziliyor. Yönetimin PKK'nın eyleme geçmemesi konusunda büyük baskısı olduğunu söyleyebilirim" diyor. Ama ziyaretin anahtarı "yeni ilişkiler aşamasında kimsenin kimseye feda edilemeyeceği." Yani, PKK konusu ile diğer ortak çıkarların birbirine karıştırılmadan ele alınması. Ama Kürt açılımında, sürecin selameti açısından, özellikle Mahmur'un boşaltılmasında Kürt yönetimi daha etkin görev almayı bekliyor.
 
"Mesut Barzani davet edilmeli"

Peki bundan sonraki adım ne olmalı? İsmini kullanmamızı istemeyen bir başka gazeteci şunları söylüyor: "Türkiye Irak'ta bulunan tüm grupların liderlerini Ankara'da ağırladı. Şiiler, Sünniler, Türkmenler Ankara'ya geldiler. Sadece Kürtler davet edilmedi. Şimdi sıra Başkan Mesud Barzani'nin Ankara'ya davet edilmesinde. Çünkü temayül bunu gerektiriyor. Ama Erbil artık Ankara açısından önemli olduğunu hissediyor."

Medyanın Iraklı Kürtlerle ilgili aşağılayıcı söylemlerinden Türkiyelileri akrabalarından ayıran bir sınırın psikolojik olarak kalkmasına uzanan bir sürecin önemli bir aşaması yaşanıyor. Bu sürecin kahramanlarından biri Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ise görünmeyen kahramanı, uzun süre Ankara-Erbil arasında mekik dokuyan, Bağdat büyükelçisi olmadan önce Irak Özel Koordinatörü görevinde bulunan Murat Özçelik. Iraklı Kürtler kendileri açısından çok önemli bir döneme girdiklerini saklamıyorlar. Ayrıca Türkiye ile ortak çıkarları üzerinden birebir ilişki kurmayı tercih edip, PKK meselesinin tek belirleyici unsur olmasını istemiyorlar. Mesela petrol, mesela boru hatları, mesela Kerkük konusunda. "Sorunlarımız üzerinden değil ortak çıkarlarımız üzerinden yürüyelim" diyorlar. Mesajlar önemli. Dikkatle izlemek gerekiyor.
(Referans - 3 Kasım 2009)