Mete Büyük

23 Ağustos 2021

Üç puan mükemmel, gidişat da güzel

Sakatlıklar ile doğru transferler sonrası daha da güzel şeyler izleyebiliriz. Açıkçası içimden bir ses 'Perreira ne yaptığını biliyor' diyor.

Fenerbahçe, Antalyaspor önünde bütün maçı üstün oynayarak ama maçın son anlarına doğru iki kere kalesinde yüzde yüzlük gol tehlikesi görüp dönüşlerinde attığı iki golle güzel bir üç puan aldı. Takım oturmadan, transferler tamamlanmadan, henüz sisteme alışma süreci devam ederken bu puanlar oldukça kıymetli ve bir yandan da takıma kazanma alışkanlığı ve öz güven veriyor.

Tüm hazırlık maçları ve ilk iki resmi maçtan sonra sistemin oturmaya başladığına dair ilk izlenimleri bu maçta edindik. Öncelikle defans üçlüsü Kim’in de katılmasıyla oldukça iyi bir hale geldi. Sadece çabuk hamle yapıp topu kesmelerinden değil aynı zamanda defansı önde kurmalarından ve topu hızlı çıkarmalarından da bahsediyorum. Kim ve Szalai bu işi çok iyi yaptı, Tisserand biraz daha hızlı oynadığında daha iyi olacak ancak hele sayılmayan golde baskı yaptığı yere bakarsanız bu sistemde ne kadar önemli olduğunu görürsünüz. Defans bu kadar önde ve hamleli oyunculardan kurulunca orta sahada Ferdi’nin defansif zaafları da daha az hissedildi ve dahası Gustavo da biraz daha öne doğru oynamaya gayret gösterdi; bu sefer güvenli limanlarını zorladığını gördük. Ancak burada da biraz Ferdi’nin ama özellikle Nazım’ın ofansif katkıları eksik kaldı. Sosa ise arka taraf bu kadar sağlamken biraz daha öne çıkabilmeliydi ve kapalı defansa karşı şut kozunu kullanmayı denemeliydi. Henüz tam formunda olmadığından oyuna hücum katkısı yeterince veremedi ve gölgede saklanmayı tercih etti. Bununla beraber defansın ve orta sahanın bir arada oynama çabası oyunu tamamen Fenerbahçe’ye verdi. Orta sahanın göbeğinde yaş ortalaması 35 olduğu halde tempo sorunu da yaşanmadı çünkü saha paylaşımı doğruydu.

Hücum tarafına geldiğimizde ise yetenek denen gereksinim ortaya çıkıyor. Antalyaspor gibi kapanmayı iyi bilen bir takıma karşı o kadar dar alanda zaten Samuel etkili olamazdı ve olamadı. Samatta zaten işin psikolojik tarafında iyice çökmüş durumda ve sahada ayakta durmakta güçlük çekiyor. Muhammed için acele etmemek lazım; yeteneği çok iyi, öz güveni çok yüksek ama son hamlelerde tecrübe eksikliği yaşıyor. Üç kişinin içinden çıktığında pas için acele etmemeliydi ve iki dakika sonra da topu vurmakta acele etmemeliydi. Zaman içerisinde daha iyi olacak. Sonuç olarak orta sahadan da Nazım, Ferdi ve Sosa üzerinden de yeterli destek gelmeyince pozisyon zenginliği yaşanamadı. Ancak 5-6 defa sol taraftan farklı oyuncularla çizgiye inip dışarıya çıkarılan pozisyonlarda şut denemeleri ve önde ısrarlı baskı ile kapılan toplar sonrası şut denemeleri oldukça iyiydi. Eksik olan ise o şutlardaki isabetti. Şu an için hücum setleri eksik ve zaten transferler tamamlanmadan ve sakatlar dönmeden de bunu beklemek doğru olmaz.

Değişiklikler sonrası Fenerbahçe de temponun da pozisyon sürekliliğin de arttığını gördük. Benim çok da tutmadığım Zajc, çok beğendiğim Sosa’ya göre daha hareketliydi. Gol attığı pozisyonda eğer Sosa oyunda olsaydı orada olur muydu emin değilim. Valencia oyunun hep içindeydi, birkaç kez kendi girişimleriyle de tehlikeler yarattı ama attığı golde yaptıkları bu takım için neden vazgeçilmez olduğunu bir kez daha gösterdi. Orta dörtlünün sağı mı yoksa solu mu olur, forvetin arkasındaki ikilinin solu mu yoksa sağı mı olur, forvet mi olur bilemem ama bu kadrodan kesilebilecek en son adam o olur. Mesut halen daha tam olmadı ama Adana Demirspor maçında golde ve Samuel’in pas atamadığı pozisyonda attığı deparı bu sefer son dakikada Valencia’nın indirdiği topta tüm yarı sahayı geçerek ve sonraki adımda da ne yapacağını gayet iyi bilerek yaptı ve istatistiklere de adını yazdırdı.

Fenerbahçe bir sezonda bu maç gibi nereden baksanız 20 maç yapıyor. Bu maçların anahtarı acele etmeden önde oyunda ve preste ısrar, olabildiğince şut denemesi ve yetenekli ayakların işbirliğinden geçiyor. Önde oyun ve ısrarlı önde pres güzel, isabetsiz de olsa şut denemeleri güzel. Sakatlıklar ile doğru transferler sonrası daha da güzel şeyler izleyebiliriz. Açıkçası içimden bir ses 'Perreira ne yaptığını biliyor' diyor.