Trendyol Süper Lig’in 4. haftasında Fenerbahçe ile Alanyaspor, Şükrü Saraçoğlu Stadyumu’nda karşılaştı (Fotoğraf: AA)
30 Ağustos Zafer Bayramı’nın coşkusu tüm ülkemizde kutlanırken, Kadıköy’de de muhteşem bir koreografi vardı maç öncesinde. “Büyük Zaferler Yalnızca Büyük Milletler Tarafından Kazanılabilir” pankartı tribünde ve sahaya çıkan futbolcuların elindeydi.
Mourinho, Rize deplasmanında 5-0 kazanan kadroyu bozmadı ve Alanyaspor karşılaşmasına da aynı onbirle başladı. Sarı Lacivertliler maça Alanyaspor yarı alanına yerleşerek başladı. Bunda hiç kuşkusuz konuk takımın kendi ceza alanı içi ve civarında ısrarla riskli pas yapma isteğinin de etkisi vardı. Dzeko, Szymanski ve Tadic ilk dakikalarda buldukları fırsatları değerlendirebilseler, Fenerbahçe henüz 10 dakika dolmadan farklı öne geçebilirdi. Temponun pek de yükselmediği ama Sarı Lacivertlilerin mutlak hakimiyetinde geçen ilk yarıda, gol için 43 dakika beklemek zorunda kaldı Fenerbahçeliler.
Tadic-Dzeko ikilisi bu kez rolleri değiştirdi. Dzeko’nun gol pasını çok klas bir vuruşla Alanyaspor filelerine gönderen Tadic, Sarı Lacivertli takımı 1-0 öne geçirdi. Bu gol aslında iki takımı da rahatlatmış oldu. İlk yarı boyunca üç pası üst üste yapamayan Alanyaspor kalesinde gördüğü gol sonrasında baskıdan kurtuldu ve ikinci yarının ilk 15 dakikasında bambaşka bir karakter ortaya koydu. İlk 45 dakika boyunca kendi ceza sahası civarından çıkmakta zorlanan Alanyaspor, ikinci yarıyla birlikte Fenerbahçe ceza alanına daha sık gelmeye başladı. Tam da bu dakikalarda Mourinho biri zorunlu iki değişiklik yaptı. Sakatlanan Djiku’nun yerine Becao, ilk yarıda takımdan kopuk bir görüntü sergileyen Saint-Maximin’in yerine de İrfan Can Kahveci girdi. Bu değişikliklerden sadece birkaç dakika sonra sahneye yine Tadic çıktı. Alanyaspor’un stoperi Furkan’ın hatasından faydalanarak Ertuğrul’un üzerinden yine usta işi bir vuruşla farkı ikiye çıkardı. Bu gol konuk takımın direncini kırdı ve golden 2 dakika sonra İrfan Can Kahveci’nin gol pası Dzeko’yu golle buluşturdu 3-0. Yeri gelmişken İrfan Can, Fenerbahçe ve Türk futbolu için çok önemli bir futbolcu. Sahada olduğu her dakika takıma katkı sağlayıp farkını ortaya koyuyor ve sahada olmayı hak ediyor.
Mourinho’nun elinde son derece kaliteli ve geniş bir kadro var. Üstelik Amrabat’ın da geldiğini ve transfer sezonunun henüz bitmediğini düşünürsek, bu kalite ve genişlik her geçen gün biraz daha artıyor. Böyle kadroların avantajları da , dezavantajları da olur. Neyse ki direksiyonda ömrü boyunca böyle kadrolarla çalışmış bir teknik direktör var. Daha En-Nesyri ve sahada daha fazla süre bulsa da henüz kendini bulamayan Saint-Maximin gibi isimlerden en yüksek verimi almak söz konusu olacak.
Fenerbahçe henüz beklenen düzeyde olmasa da usta ayaklarıyla sezon başındaki engelleri aşmasını biliyor. Rize’de Fred, dün Kadıköy’de Tadic sahneye çıktı ve Mourinho için işleri kolaylaştırdı. İlerleyen haftalar ve maçlarla birlikte Sarı Lacivertliler Mourinho’nun istediği gibi bir takım olacaktır.
30 Ağustos Zafer Bayramıyla başladık yine öyle bitirelim. Bu cennet coğrafyada bugün yapabildiğimiz her şeyi borçlu olduğumuz Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını, kahraman şehitlerimizi minnet ve saygıyla anıyoruz…Nice Bayramlara..
Melih Gümüşbıçak kimdir?Melih Gümüşbıçak 10 Ağustos 1968'de Ankara'da doğdu. Ankara 50. Yıl Lisesi'nden mezun olduktan sonra iktisat ve siyasal bilgiler öğrenimi gördü. Mesleğe başladığı TRT'de spor programları sundu, daha sonra Doğan Yayın Holding'e geçti. İzleyen dönemde Show TV'de "Televole" adlı spor magazin programını sundu. Daha sonra Lig TV'ye geçen Gümüşbıçak, bu kanalda sunuculuk yaptı, ardından 360 kanalında spor programı hazırlayıp sundu. TRT'de Şampiyonlar Ligi karşılaşmalarını ve çeşitli spor yayınlarını sunan Gümüşbıçak, T24'te ağırlıklı olarak Fenerbahçe maçlarını yorumlayacak. |