Meral Akşener tansiyonu düşürmeye, sorunu zamana yayarak çözmeye çabalasa da İyi Parti kaynıyor.
Kaynama kongreyle başladı. Seçilmesi değil seçilmemesi istenen isimler listesi bardağı taşırdı.
Bazı milletvekilleri küstü. Grup toplantısını protesto etti.
Son durum şu; yarısı ikna oldu, beş milletvekili direniyor.
Ama içlerinden biri vuruşarak çekilmeyi seçmiş olmalı ki bayrak açtı.
Araları iyi miydi, kötü müydü bilmiyorum ama yılladır birlikte çalıştığı İstanbul İl Başkanı’nı FETÖ’cü olmakla suçladı.
Bir kızgınlık anında ağızdan çıkan veya kaçırılan bir cümle değil. Düşünülmüş, taşınılmış planlanmış tepki.
Hürriyet’in Yayın Yönetmeni Ahmet Hakan açıkladı. Ümit Özdağ "İyi Parti'de yaşananları konuşmak istiyorum" diyerek programa çıkmak istediğini söylemiş. Bir hafta sonrası için sözleşmişler.
Hazırlıklı gelmiş el bombasının pimini çekti, İyi Parti’nin içine attı.
İntikam vuruşu da diyebiliriz?
Olayın evveliyatı da varmış. Özdağ, Kavuncu’nun uzun süredir FETÖ’cü olduğunu iddia ediyormuş. Akşener’e gitmiş, "Bu adam FETÖ’cü" demiş. Akşener "Nereden öğrendin" deyince MİT ve Genelkurmay’ı kaynak göstermiş.
Hürriyet’ten Abdulkadir Selvi’nin yazısından öğrendiğimize göre Akşener Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar ve MİT Müsteşarı Hakan Fidan’a bizzat sormuş; "Biz de böyle bir kayıt yok" yanıtını almış.
Özdağ’a da aldığı yanıtı iletmiş. Konu kapanmış.
Görünen o ki olay kapanmamış, iddia sahibi iddiasını buzdolabına kaldırmış.
Olay mahkemelik.
Akşener, bu meselenin kişisel çekişme boyutunda yargı üzerinden devam etmesini istiyor. Köpürtülüp İyi Parti’ye bulaşmaması için özen gösteriyor ama ne yapsa da etse de bulaştı.
İstanbul il teşkilatı, ilçe örgütleriyle birlikte Özdağ’ın disipline verilip ihraç edilmesi için bastırıyor.
Akşener de başkanlık divanı da hadise çıksın, ihraç yolu açılsın istemiyor, bir uyarıyla geçiştirmenin formülünü arıyorlar.
Ama İstanbul cephesi kararlı, bastırıyor.
İktidar cephesi ise bu kargaşadan en yüksek faydayı çıkarmanın yolunu arıyor. AKP sözcüleri hemen devreye girdi. Akşener kalkanları kaldırdı, partisini koruma altına aldı "siyasi operasyon" yapıldığını söyledi.
AKP kanadı ise İyi Parti’nin dağılma sürecine girdiği propagandasına çoktan başladı. Onların derdi İyi Parti üzerinden Millet İttifakı’nı dağıtmak.
Çünkü bugünkü siyasi ortamda Cumhur İttifakı’nın yüzde 50+1'i bulması zor, hatta imkansız.
Soru şu:
İyi Parti dağılır mı?
Millet İttifakı çatırdar mı?
İhraç edilmezse ayrılmaz, yeni parti kurmayı da denemez. Tecrübeli siyasetçidir. İyi Parti'ye çelme takan, yaralamaya çalışan, Cumhur İttifakı’nın ekmeğine yağ süren, değirmenine su taşıyan siyasetçi olarak anılmak istemez.
İhraç edildi diyelim, küskünlerinde ayrıldığını varsayalım… Gidecek kapı var mı? Belki DEVA veya Gelecek Partisi'ne giderler; yani Millet İttifakı içinde kalırlar.
Bunca yıl karşı çıktıkları tek adam yönetimine destek vermeleri beklenmez herhalde!
Bu sebeple olacak İyi Parti kaynarken CHP’den ittifakta sorun yok açıklaması geldi.
Ne yaparlarsa yapsınlar Millet İttifakı çatlamaz.
Çünkü artık partilerden çok ittifaklar önemli. Kimlerin hangi ittifakın içinde kalacağı, seçmenin hangi ittifakı seçeceği Türkiye’nin geleceğini belirleyecek.
Seçmen ya tek adam yönetimine dur diyecek, parlamenter seçimin kapısını açacak.
Ya da bu yönetimden memnun olduğunu beyan edip güvenoyu verecek.
İyi Parti’de çatlama, patlama dağılma bekleyenler meseleye bir de bu gözle baksın.