Deniliyor ki, iktidarın tek bir hedefi var; ‘Millet İttifakı’nı bölmek...

Normal mi; normal... Siyasette yeri var mı; var... Siyasi ahlaka aykırı mı, siyasi terbiyeye ters mi; hayır...

Muhalefet partilerinin iktidarı alaşağı etmek için yaptıkları faaliyetler meşruysa, siyasetin gereğiyse, iktidardaki partinin de, karşısına dikilen muhalefet bloğunu parçalamaya çalışmaları o kadar meşru...

AKP, İyi Parti ile Saadet Partisi’ni Millet İttifakı’ndan koparmak istiyor... CHP’yi HDP’nin yanına iteleyip yalnızlaştırmayı hedefliyor... AKP sözcülerinin İyi Parti milletvekillerini zaman zaman tahrik etmeleri, HDP’yle yakınlaştıklarını iddia etmeleri, PKK’ya dolaylı destek verdiklerini söylemelerinin sebebi bu... Psikolojik baskı kurmak... İyi Parti tabanını kışkırtmak...

CHP milletvekilleri ile İyi Parti milletvekillerini karşı karşıya getirmek, laf dalaşına girmelerini sağlamak da psikolojik harekatın hedeflerinden biri... İyi Parti’den veya CHP’den gelen en küçük bir farklı görüşü bile abarttıkça abartıyorlar... Köpürtüldükçe köpürtülüyor...

CHP lideri Kılıçdaroğlu milletvekillerini uyardı; ‘İttifakı bozmak istiyorlar, fırsat vermemeliyiz’ dedi... Akşener ve Karamollaoğlu ile aralarında bir sorun olmadığını söyledi...

AKP, Millet İttifakı’nı bozmayı başarırsa, İyi partiyi Cumhur İttifakı’na davet eder mi?

Hayır...

Çünkü MHP istemez... Bahçeli geçit vermez...

Ee, o zaman İyi Parti yalnız mı kalacak?

Hayır... İktidar partisi üçüncü ittifakı kurdurmanın peşinde... İyi Parti/Saadet Partisi/ Davutoğlu’nun kuracağı parti/ Babacan’ın kuracağı partinin yeni bir ittifak kurmaları için çalışıyorlar... Kulisler bu yönde...

Bunun onlara ne faydası var? Meclis çoğunluğu zaten Cumhur İttifakı’nda... İstedikleri yasayı çıkartıyorlar... Yürütmenin yegane temsilcisi ülkeyi istediği gibi yönetiyor... Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile istediği düzenlemeyi yapıyor... Varlık Fonu üzerinden ekonomik alana istediği gibi müdahale ediyor... Üçüncü ittifaka ihtiyaçları yok ki denilebilir...

İktidarın üçüncü ittifak planı bugünden yarına değil... İlk seçime yönelik... Üçüncü ittifak demek; en az üç, belki dört adayın Cumhurbaşkanı seçimine girmesi demek... Muhalefet bloğunun yerel seçimlerde olduğu gibi tek aday üzerinde birleşmemesi demek... Seçimin ikinci tura kalması demek... İkinci turda kartların yeniden karılmasının sağlanması demek...

Erdoğan, seçimde iki ittifak yarışırsa işinin zor olduğunu görüyor... Kazanma şansının giderek azaldığını hissediyor... Ekonomideki kötü gidişin kendine verilen oyları tırpanladığını biliyor...

Türkiye iki yıl içinde şaha kalkmayacağına göre seçmen faturayı yeni rejime/sisteme kesecek... Dolaysıyla Erdoğan’a...

Bulunan çözüm yolu; üçüncü ittifakı kurdurup muhalefet bloğunu kırmak... Birden fazla adayla seçim yarışına girmek...

Tek şansları bu...