Hasan Cemal

01 Kasım 2022

Diktatör, seçimle geldi seçimle gitti!

Brezilya'da otoriterliğe karşı özgürlük ve demokrasi kazandı!

Bir diktatör, Bolsonaro...
Seçim sandığından çıkmıştı.
2018'de Brezilya'da yüzde 55 oyla
kazanmıştı başkanlığı...
Seçimlere giderken demişti ki: 

Ben diktatörlükten yanayım. 

Demişti ki: 

Sorunlarımızı demokrasiyle çözemeyiz.

Demişti ki: 

Bu memlekette hiçbir şey
oylama yoluyla çözülemez.

Demişti ki:

Üzülerek söylüyorum ama...
Bize bir iç savaş lazım, ancak
askeri rejimin yapamadığını
yaptığımız zaman işler değişir.
Örneğin 30 bin kişiyi öldürmek...
Arada birkaç düzine masum
insan da gidebilir ama olacak o kadar...

Demişti ki:

            Ben işkenceden yanayım.

Demişti ki:

Bu gezegenin pislikleri olan
mülteciler Brezilya'da da
boy göstermeye başladı.

Demişti ki: 

Beş çocuğum var, dördü erkek,
biri kız... Kız, zayıf bir zamanıma rastlamış...

Demişti ki:

Bir kadın milletvekiline dedim ki...
O kadar çirkinsin ki,
sana tecavüz etmeye bile değmez.

Demişti ki:

Brezilya hapishaneleri şahane yerler,
tatil köyü gibi yerler...
Biz bu orospu çocuklarına
böyle bir hayat yaşatmak zorunda mıyız?

Demişti ki:

Benim çocuklarım çok iyi büyütüldüler.
Onların bir zenci kadınla çıkmalarına,
gay olmalarına tahammül edemem.

Demişti ki:

Evet, Pinochet'yi övüyorum. (Şili'de
1973'de seçimle gelen Başkan Allende'yi
kanlı bir darbeyle deviren general)  

Böylesine bir demokrasi düşmanı...
Böylesine bir hukuk düşmanı...
Böylesine bir özgürlük düşmanı...
Böylesine bir ırkçı,
Bolsonaro, 2018'de seçim
sandığından çıkarak
Brezilya'nın tepesinde
boza pişirmeye başlamıştı.
(HC, T24, 31.10. 2018)

Brezilya halkı dört yıl sonra geçen
pazar günü
bu diktatöre, Bolsonaro'ya
yine seçim sandığında
"Hadi sana güle güle" deyiverdi.
Bolsonaro yüzde 49.1'de kalırken,
yeni başkan Lula
oyların yüzde 50.9'unu aldı.
Seçim zaferini ilan ederken
77 yaşındaki solcu lider Lula'nın
sesi çınlıyordu:

Otoriterliğe karşı
özgürlük ve demokrasi
kazandı!

Seçim zaferinden sonra sıcağı sıcağına
söylediklerini not ediyorum
yeni Başkan Luiz Inácio Lula'nın:

Bu seçim zaferi
halkın demokrasi isteğidir.

Ülkenin barış ve birliğe
ihtiyacı var.
Kutuplaşmaya son vereceğiz.   

Sadece bana oy verenleri değil,
215 milyon Brezilyalıyı yöneteceğim.         

Bugünün tek ve büyük
bir kazananı var,
o da Brezilya halkıdır. 

Brezilya halkı umudunu
yeniden kazanmak istiyor.   

Lula destekçileri, Bolsonaro'ya karşı öne geçmesini kutlarken.

Brezilya halkı artık devlet kararlarında
aktif rol almak istiyor.

Brezilya halkı iyi bir iş,
enflasyonun üzerinde bir maaş,
kaliteli bir halk sağlığı
ve eğitime sahip olmak istiyor.

Brezilya halkı
silah yerine kitap istiyor.

Silahlar öldürür,
biz hayatı seçiyoruz.

Ülkeyi tüm boyutlarıyla
yeniden inşa etmek gerekiyor.

Birlik, hoşgörü ve mutluluk
sözü veriyorum. 

Bu ülkede en acil halletmemiz
gereken şey açlığı sona erdirmektir.

Amazon'u izleyecek ve her türlü
yasadışı faaliyetle mücadele edeceğiz.

Lula, seçimi kazandığı belli olduktan sonra eşi Rosangela'ya sarıldı.

Seçim sandığından çıkan bir diktatörü
yine seçim sandığında yenen
Başkan Lula'nın bu sözlerini okurken
duygulanıyorum.
Bu satırları yazarken gözüm
The New York Times'ın
başlığına takılıyor:           

Bolsonaro kaybetti,
seçim sonucunu
kabul edecek mi?

Hasan Cemal kimdir?

Hasan Cemal 1944 yılında İstanbul'da doğdu. 1965 yılında Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’nden mezun oldu. Gazeteciliğe 1969 yılında Ankara’da haftalık Devrim dergisinde başladı. Yeni Ortam dergisi, Anka Ajansı ve Günaydın gazetesinde çalıştıktan sonra 1973 yılında Cumhuriyet gazetesine girdi. 1979 - 1981 yılları arasında Ankara Temsilciliği yaptı. 1981-1992 yılları arasında Cumhuriyet Gazetesini Genel Yayın Yönetmeni olarak yönetti. Cumhuriyet gazetesi Cemal'in yönetimindeyken 1986’da Sedat Simavi Ödülü’nü kazanarak "yılın gazetesi" seçildi. 

1992-1998 yılları arasında Sabah gazetesinin birinci sayfa yazarlığını yaptı. 1998'den 2013'e kadar yaklaşık 15 yıl boyunca Milliyet gazetesinde yazdı. Nokta dergisi 1989 Doruktakiler ve Türkiye Gazeteciler Cemiyeti köşe yazısı ödüllerini kazandı. Türkiye Gazeteciler Cemiyeti 2004 yılında da "Araştırma" ödülünü Hasan Cemal'in çalışmalarına verdi. 

28 Şubat 2013'te Milliyet'in manşetinde yayımlanan "İmralı Zabıtları"nın yayınını savunduğu için dönemin başbakanı Tayyip Erdoğan'ın tepkisine hedef oldu. Milliyet yönetimi, "Başbakan'ı ve medya sermayesini sorgulamaktaki ısrarını" gerekçe göstererek yaklaşık 15 yıldır yazdığı gazetedeki köşesini kapattı. 

Milliyet ile yolları ayrıldıktan sonra yaptığı röportajlar ve kaleme aldığı yazılar, bağımsız internet gazetesi T24'te yayımlandı. Türkiye medyasının en etkili ve kıdemli isimlerinden olan Hasan Cemal, Mart 2013’ten beri T24’te yazıyor. Harvard Üniversitesi Nieman Gazetecilik Vakfı Louis M. Lyons Gazetecilikte Vicdan ve Dürüstlük Ödülü'nü "hayatı boyunca basın özgürlüğünü savunmak için gösterdiği çaba nedeniyle" 2015 yılında Hasan Cemal'e verdi. Cemal, Türkiye'de bu ödülü alan ilk gazeteci oldu. 

Bir dönem Bilgi Üniversitesi’nde “Medya ve Politika” dersleri veren Hasan Cemal’in yayımlanmış 13 kitabı, tarih sırasıyla şöyle: 

Tank Sesiyle Uyanmak (1986)

Demokrasi Korkusu (1986)

Tarihi Yaşarken Yakalamak (1987) 

Özal Hikâyesi (1989)

Kimse Kızmasın Kendimi Yazdım (1999)

Kürtler (2004)

Cumhuriyet'i Çok Sevmiştim (2005)

Türkiye'nin Asker Sorunu (2010)

Barışa Emanet Olun (2011)

1915: Ermeni Soykırımı (2012)

Delila - Bir Genç Kadın Gerilla'nın Dağ Günlükleri (2014)

Çözüm sürecinde Kürdistan Günlükleri (2014)

- Hayat İşte Böyle Geçip Gidiyor (2018)

- Hasan Cemal'in "Zamane Diktatörleri" adını taşıyan basılmamış bir kitabı daha var.