Hasan Cemal

20 Eylül 2018

Damat Bey'in CEK'li CAK'lı programı...

Yeni Ekonomi Programı da kafaların fena halde karışık olduğunu gösteriyor

Ekonomiden sorumlu Damat Bey'i televizyondan dikkatle dinledim, Yeni Ekonomi Programı'nı açıklarken.
İzlenimlerim şöyle özetlenebilir:

Yine CEK'li ve CAK'lı bir program.
Hedefler bir bir sayılıyor.
Ama somut adımlar hak getire, ortada yok.
Büyümeydi, enflasyonla topyekun mücadeleydi, mali disiplindi, vergilerdi, bu konulara ilişkin birtakım erişilebilecek hedefler konulmuş.
Ama bunun için nerde somut adımlar, hedefler nasıl vurulacak, yine belirsiz.
Bankaların dağ gibi sorunları ya da batık krediler ne olacak sorularının karşılıkları karanlıkta.
Kurlardan söz yok.
Damat Bey konuşurken dolar kuru önce düşer gibi oluyor, sonra tekrar yükseliyor.
Anlaşılan o ki, piyasa Damat Bey'i pek öyle ciddiye almıyor.
Ya Damat Bey'in kafasını karışık buluyor, ya da sorunun özüne ondan farklı bakıyor.
Ve bir 'tsunami'nin ayak seslerinin gitgide yaklaştığını dehşet içinde izliyor.

En kısa sürede tek adam rejiminin feshedilmesi ve parlamenter demokrasiye dönülmesi gerekiyor

Peki ya çare?
Çözüm yolu...
Bu konuyla ilgili olarak, geçen gün Amerika'nın Duke Üniversitesi'nden ekonomi ve siyaset bilimi profesörü Timur Kuran'ın açıklamalarını okudum T24'de. Aşağıda özetliyorum:

1. Gelişmekte olan ekonomiler içinde en riskli olan ülke Türkiye. Yatırımcılar bunu bildiklerinden, Türkiye’ye açılan kısa vadeli kredilerde faizler çok yüksek.
2. Türk ekonomisi aşırı derecede merkezileşti.
3. Faizler çok önce artırılsaydı, Türk Lirası dolar karşısında bu kadar değer kaybetmezdi.
4. Merkez Bankası artık bağımsız değil.
5. Kamu kuruluşları hep bir kişiye bağlı.
6. Bu kadar merkezileşen ekonomiler büyüyemiyor, yetenekli insan gücünü tutamıyor. Türkiye’nin bu global kuralı bozması mümkün değil.
7. Döviz cinsinden borçlanan birçok şirket iflas edecek, ekonomi daralacak. Öte yandan ihracat artacak, bu yoldan kayıplar azaltılacak.
8. Resesyon kaçınılmaz. Gerek tüketim gerekse yatırımlar azalacak, işsizlik büyüyecek.
9. Türk toplumunun istediği parayı kullanmasına getirilen sınırlamalar, Türk Lirası'nın zayıfladığını gösteriyor. 
10. Parası zayıf ülkelere yatırım yapmak riskli olduğundan, yatırımlar azalacak.
11. Avrupa Birliği, Suriyeli mültecilerin Türkiye’de kalmasının karşılığında Türkiye’ye bir can simidi atabilir. Bu, kısa vadede biraz rahatlamaya yol açsa bile soruna çözüm getirmez.
12. “Türkiye karşı karşıya olduğu ekonomik krizi en az hasarla nasıl atlatır?” sorusunu ise Prof. Timur Kuran, taşı gediğine koyarak yanıtlıyor:

En kısa sürede tek adam rejiminin feshedilmesi ve parlamenter demokrasiye dönülmesi gerekiyor.
Yoksa hasar büyüyecek, Türkiye yoksullaşacak. 

Uzun lafın kısası:

Erdoğan'la krizden çıkış yok!