Hakan Aksay

13 Aralık 2015

Putin'in yıllar önce Türkiye'de doğan bir oğlu olduğu iddia edildi

92 yaşındaki emekli işçi, bir Rus tanışma sitesinde Putin'le ilgili sarsıcı açıklamalarda bulundu

Evet, sayın seyirciler, Rus lideri Vladimir Putin'in yıllar önce Türkiye'de gizlice işçi-casus olarak çalıştığı dönemde bir Türk kadınla ilişki yaşadığı, bu ilişkiden Veli Demir adında bir oğlu olduğu ortaya çıkarıldı, yani iddia edildi.

Türkiye'nin Rus uçağını vurmasının ardından Putin'in ülkemiz aleyhine aldığı kararlar ve yaptığı açıklamalar karşısında aşırı derecede sinirlenen 92 yaşındaki emekli işçi Şaban Entürk, Rus tanışma sitesi www.24open.ru'da önemli açıklamalarda bulundu.

Entürk, geçenlerde İzmirli Adem Albayrak adlı bir vatanseverin, Putin'in 43 yıl önce Tüpraş’ta çalışmış olduğunu açıklamasının ardından, kendisinin de gerçekleri daha fazla saklamama kararı aldığını söyledi.

O yıllarda mahallelerinde herkesin peşinde koştuğu D. A. adlı TC vatandaşı bir kadının, halk arasında "Potin" olarak bilinen, gösterişsiz, içine kapalı ve soğuk bir Rus gence gönlünü kaptırdığını, resmî olarak evlenmeyen çiftin aylar sonra sarışın bir oğullarının doğduğunu bildirdi.

Şaban Entürk, annesinin soyadıyla nüfusa kaydedilen çocuğa Veli Demir adının verildiğinin, doğumdan kısa süre sonra ajan babanın ülkesine geri dönerek Leningrad Üniversitesi Hukuk Fakültesi'ni bitirdiğinin altını çizdi.

Bu sırrı yalnızca anne, baba ve çocuğun doğumunda görev alan A. E. adlı ebenin bildiğini kaydeden Entürk, ebenin KGB ajanları tarafından infaz edildiğini, annenin de hayatını kurtarmak amacıyla ortadan kaybolurken çocuğu kendisine bıraktığını vurguladı.

O yıllarda alkol sorunu olduğunu itiraf eden Entürk, bir akşam içkiyi fazla kaçırdığını, uyandığında çocuğun kendisine Rusça bir veda mektubu bırakarak kaçtığını anlayıp yıllar süren bir şoka girdiğini sözlerine ekledi.

Entürk, şimdi sıkılmadan Türkiye'ye yaptırım uygulayan sorumsuz babanın, daha 70'li yıllarda...

*    *    *

 

Ne o, sıkıldınız mı?

Yoksa bu hikâyeyi saçma bularak bana kızmaya mı başladınız?

Gazetecilik bu değil mi? Yalan yanlış ve ipe sapa gelmez şeyler yazılmaz mı?

Yok canım, niye yazılmasın!

Herkes yazıyor; ben niye yazmayacakmışım!..

Günlerdir "saygın Türk medyası" ancak zekâ özürlülere hitap edebilecek "haberler" verip duruyor.

Yeni Asır, Posta ve başka gazetelerle bir sürü internet sitesi, Putin'in Aliağa'da, Tüpraş'ın inşaatında bir yıl kadar çalıştığını çarşaf çarşaf anlattığında onları okuyup durdunuz ya!

Hem de "Aliağa ajanı Putin", "Biz ona Potin derdik" gibi ahmakça başlıklar, yazılanlarla ilgili uyarıyı daha en baştan yapıyorken...

Onları merakla okuyup tartıştınız da şimdi benim yazdıklarıma niye itiraz ediyorsunuz?

Yine bugünlerde "dünyada yalnızca Türkiye medyası" tarafından servis edilen "Çeçen lider Kadirov'a suikast" haberini okurken tepki gösterdiniz mi?

Hürriyet'te, Milliyet'te, Sabah'ta ve daha birçok yerde yayımlanan bu sözüm ona haberin kaynağı "bir Rus sosyal paylaşım sitesi"ydi, iyi mi?

Haber olmayan bir şeyi ilgi çekmek için verirken güya tedbirli olmak adına "suikast söylentisi doğrulanmadı" yöntemini kullanmak da sıkı bir Şark kurnazlığı olsa gerek.

Rusya'da bu söylentiyi kaç kişi duymuş acaba?

"Haber"in içindeki "Rusya ve Çeçenistan'daki" (sanki ayrı bir ülkeymiş gibi) anlatımının analizine hiç girmeyelim.

Ben de bugün "bir Rus tanışma sitesi"ni kaynak olarak kullanırım o zaman, keyif benim değil mi!..

 

*    *    *

 

Hep tartışılan bir konudur: Medyamızdaki bu tür düzeysizliklerin nedeni nedir?

"Bizim halkımız ancak böyle ilgi gösterir, anca böyle okur/dinler/izler" anlayışından çıkan zorunlu bir durum mudur bu?

Yoksa "düzeysiz ve sorumsuz" gazetecilerin günlük işlerini şarlatanca yapıp durumu idare etme uğraşı içinde, durmadan halkın paçasından tutup genel seviyeyi aşağıya çekme girişimlerinin bir sonucu mudur?

Akıl, zekâ, mantık, kültürel birikim, nezaket, özen bu işin neresindedir?

Ya ahlak veya namus, ya da meslek onuru?

Rusya ile uçak krizi çıkmasından sonra birdenbire Putin'i "43 yıl öncesinden" Türkiye'ye getirmek nasıl açıklanabilir ki?

Ve korkarak soruyorum: Bundan sonraki aşama ne olabilir?

Putin'in "Türk kökenleri" ortaya çıkarılabilir mi mesela?

Vaktiyle Türk basını Gorbaçov'un ve hatta Lenin'in "aslında Türk olduğunu" kanıtlamamış mıydı?