Füsun Sarp Nebil

30 Kasım 2022

Yazılımcılar giderse özgürlük istedikleri için gidiyor, düşük maaştan değil

"Düşük maaş"tan şikâyetçi olacak en son grup yazılımcılar. Çünkü ülkedeki şirketlerin maaşlarından mutlu olamasalar da uzaktan çalışma ile dolar bazlı maaş alma olanakları mevcut

Dün Bloomberg'de yayınlanan bir haberde "Türkiye'nin 1 Yılda 30 bin Yazılımcı Kaybettiği" bilgisi vardı.

Tabii ilk baktığımız, bu bilginin kaynağı oldu. Yazılım Sanayicileri Derneği (YASAD) Başkanı Gönül Kamalı'nın, 2021de 30 bin yazılımcının yurt dışına gittiğini ve bu sayının 100 bine kadar çıkabileceğini söylediğini yazıyor.

Ama yazıda Kamalı'nın söylediği belirtilen rakamın hangi bilgiye dayandığı yok. Bizim kendi bilgilerimizde bu rakam çok yüksek.

Dolayısıyla konuyu hem YASAD Başkanı Gönül Kamalı'ya, hem de  Bilgisayar Mühendisleri Odası (BMO) Başkanı Cem Nuri Aldaş'a sorduk. YASAD'ın yazılımcıları çalıştıran dernek ve BMO'nun ise yazılımcıların bizzat üye olduğu oda olduklarını not edelim.

Yazılımcılar yurt dışına düşük maaştan ötürü gitmiyor

Cem Nuri Aldaş, ülkedeki toplam bilgisayar mühendisliği mezun sayısının ancak 100 bin civarında olduğunu ve dolayısıyla 1 yılda 30 bin ya da 100 bin göç sayısının anlamlı olmadığına işaret ederken, kendi üyeleri arasından göç eden sayısının 700 civarı olduğunu, bu rakamın kendi üyeleri ya da Bilgisayar mühendisi olmayan yazılımcılar hesaba katıldığında, son 4-5 sene içinde 7 bin -8 bin civarı olabileceğini ve çoğunluğun Ankara Anlaşması ile gittiğini söyledi.

Aldaş, yazılımcıların bir kısmının yurt dışına gitmeden de yurtdışı için "online" olarak çalışabildiğine dikkat çekerken, yurtdışına giden yazılımcıların nedeninin "düşük maaş olmadığını" söylüyor.

Gerçekten de kayıtlara bakılırsa özellikle yeni nesil girişimci şirketlerdeki en yüksek maaşı yazılımcılar alıyor

30 bin yazılımcının gitmesi söz konusu değil 

Daha sonra görüştüğümüz YASAD Başkanı Gönül Kamalı ise, sözlerinin sohbet sırasında gazeteci tarafından yanlış anlaşıldığı düşüncesinde. Dolayısıyla 1 yılda 30 bin yazılımcının gitmediğini, 100 binin gitmesinin ise söz konusu olmadığını belirtiyor.

Ancak haberde belirtildiği gibi yazılım firmalarının "yazılımcı sıkıntısı" mevcut.

Bunun bir tarafındaki neden; gerçekten giden bir kitle olduğu ve bu kitleyi yurtdışında kolayca iş bulabilen en kaliteli yazılımcıların oluşturduğu. Türkiye'deki büyük yazılım firma ve projelerinde  çalışan ve tecrübeleri olan bu kaliteli yazılımcılar, bir dönem Ankara Anlaşmasını da kullanarak gittiler. Ama 2020 sonunda bu Ankara Anlaşması zorlaştırıldı.

Buna karşın yazılımcıların yurtdışına gitmeleri gerekmiyor da; YASAD Başkanının bahsettiği maaşlar nedeniyle uzaktan çalışma konusunda iş bulduklarında tercih yapabiliyorlar. Özellikle belli çalışma disiplini olan kaliteli yazılımcılar içinden bu şekilde çalışma tercihi yapan çok insan var.

Diğer taraftan yazılım firmaları için "yazılımcı kalitesi" sorunu var. BMO'nun bir araştırmasına göre ülkemizde 200+ bölümden yazılımcı mezun olabiliyor. Ancak bunların sadece yüzde 16'sında 3 ve üzeri profesör var. Geri kalanlar asistanların öğrettiği kadar kod yazabiliyor. Bu da yazılım firmalarının ihtiyacı olan kadar kaliteli yazılımcı olmaması anlamına geliyor ki, YASAD başkanı Kamalı'nın bahsettiği yazılımcı sıkıntısının bir nedeni de bu.

Bugünlerde Mesleki Yeterlilik Kurumu'nun yürüttüğü, bilişimdeki ara seviyelerin tanımlanma projesi var. Bu projede "üniversite mezunu olmayan" ara seviyelerdeki bilişim işleri ve tabii ki bazı yazılım pozisyonları tanımlanıyor. Umarız bu iş doğru bir şekilde yapılır ve sorunun bir yönünün rahatlatılmasına katkıda bulunur.

H-1B vizesi bugünlerde korkutucu

Zaten 1 Ocak 2022'den bu yana ABD'de 850 teknoloji şirketinden 120 bin çalışanın işten atıldığı ve bunların bir kısmının H-1B vizeli yani göçmen statüsünde olduğu ve 60 gün içinde yeni iş bulamadıkları zaman geri postalanacakları düşünülürse, yurtdışına gitmek şu anda çok cazip değil.

AKP, göçmen yazılımcının yolunu açtı

Bu arada tam tersine bir durumdan da bahsetmemiz lazım; yazılım firmalarının sıkıntısı aslında ağustos ayında Sanayi Bakanlığı tarafından yayınlanan yabancı yetenek transferi yönetmeliği ile giderilmeye çalışılıyor.  Bu kapsamda çalışma izni almak da online ve kolay hale geldi. Bu özellikle göçmen yeteneklerin yerli yazılım firmalarında çalışabilmesi için kullanılabilecek bir olanak. Bunu da not edelim.

500 bin yazılımcı, 1 milyon yazılımcı projeleri mi? 

Başka bir notumuz daha var; AKP hükûmetinin seçim zamanlarında "doğal gaz yatağı bulma" benzeri propaganda çabaları olarak, seçim dönemleri yaklaştığında, çocuğunun geleceği için sıkıntılı ebeveynlere ya da işsiz gençlere sundukları "yazılımcı yetiştirme projeleri" var. 2015'de 500 bin yazılımcı yetiştirme projesi, 1 milyon yazılımcı projeleri önümüze sürüldü.

Peki 7 yıl önce 500 bin ve 2 yıl önceki 1 milyon yazılımcı yetiştirme projesinden, istihdam edilen kaç kişi var?

Nasılsa insanlar "kod yazmanın" sadece 3 satır yazmayı öğrenmek olmadığını bilmiyorlar. Arka planda sunucunun verimliliğinden, mouse'un en az tıklatılmasına kadar pek çok kriter olduğunu da bilemezler. Siber güvenlikten bahsetmiyoruz bile.

2015'deki Recep Tayyip Erdoğan'ın duyurduğu 500 bin ve 2018'de Berat Albayrak'ın duyurduğu 1 milyon yazılımcı geliştirme projesi kapsamında, BTK tarafından online eğitim sağlanan insanlardan ne kadarı istihdam edildi. Gördüğünüz gibi YASAD yazılımcı sıkıntısından bahsediyor. Bahsettiği sayılar 500 bin filan değil, 50-100 bin olsa iş görür.

Yazılımcılar yurt dışına "özgürlük sıkıntısı" ile gidiyor

Ülkemizde siyasetin getirdiği kavgacı ortam ve iktidarın baskıcı yapısı, gençlerin mutsuz olmasına yol açıyor: "Doğdum AKP, çocuktum AKP, genç oldum hala AKP, ne olacak bizim halimiz" diyen gençler sadece muhalif ailelerin çocukları değil. Muhafazakar ve AKP seçmeni olan gençlerin de aynı düşündüğü biliniyor.

Gençler özgürlük istiyor. Yani konserlerin yasaklanmamasını, içki içebilmeyi, protesto edebilmeyi, internetlerinin kalitesi olmasını, diğer tüm özgürlükleri ve ülke yönetiminde en azından fikirlerinin sorulmasını istiyorlar. Çünkü teknolojilerin sağladığı olanaklarla değişen dünya kültürü ve ekonomisinin içeriğinden bihaber yaşlı insanların kendilerini anlamadığı düşüncesindeler.

Dolayısıyla "parlak gençlerimiz" yani gidebilecek durumda olanlar yani doktor, mühendis ya da yazılımcı olan kişiler bu özellikleri ile yurt dışına gidiyor. Ancak bunların arasında "düşük maaş"tan şikâyetçi olacak en son grup yazılımcılar. Çünkü ülkedeki şirketlerin maaşlarından mutlu olamasalar da uzaktan çalışma ile dolar bazlı maaş alma olanakları mevcut. Yani gidiş nedeni "ÖZGÜRLÜK TALEBİ”.

Biz bu ülkenin vatandaşları ise, "geleceğimizi oluşturan bu en parlak gençleri/beyinleri" yurtdışına kaptırmanın acısını unutmak için 2023'lerin "büyük Türkiye" hayallerinin 2053'lere 2073'lere ertelenmesi ile avunmaya devam edeceğiz.