Füsun Sarp Nebil

10 Şubat 2025

Trump, kamu CIO’ları için siyasi atamanın yolunu açtı

Carstensen'in ayrılışı, Trump yönetiminin Musk'ın ekibiyle işbirliği yaparak DOGE kapsamında hükümet operasyonlarını yeniden yapılandırmaya çalışmasıyla federal kurumlardaki devam eden gerginlikleri ve belirsizlikleri gösteriyor

Trump’ın ABD başkanlığını devir almasıyla birlikte, ABD kamu teşkilatında büyük bir savaş başladığını görüyoruz. Elon Musk’ın, X.com'da yaptığı gibi burada da kurulu düzeni darmadağın ettiği görülüyor. Biz ABD kamusunun (federal yapısının) bilişim tarafındaki gelişmelere bakalım.

Musk ve Thiel ile ilişkili 6 çok genç mühendisin DOGE departmanı kapsamında ABD altyapısı ile ilgili olarak hükümet operasyonlarını basitleştirme (verimlilik) için atandığını ve bunun da büyük tepkilere yol açtığını yazmıştık.

Yanısıra Trump yönetimi, ABD Federal Bilgi İşlem Yöneticilerini (CIO'lar) siyasi olarak atamanın önünü açtı. ABD Personel Yönetimi Ofisi (OPM), ABD Federal kurumların Üst Düzey Yönetici Hizmeti (SES) içindeki Bilgi İşlem Yöneticiliği (CIO) pozisyonlarını "kariyere ayrılmış"tan "genel"e yeniden sınıflandırmasını isteyen bir muhtıra yayınladı.  

Bu yeniden sınıflandırma planı (istenildiği zaman işe alınabilmelerine veya işten çıkarılabilmelerine izin veriyor) ABD Federal BT sistemlerinin yönetiminde önemli bir değişimi işaret ediyor. Çünkü bu rollerin siyasi atamalarla doldurulmasının yolunu açıyor. Böylece Trump yönetimi, federal BT politikası ve operasyonları üzerinde daha fazla yetki elde edecek. Personel Yönetimi Ofisi (OPM) tarafından yayınlanan yeni gelişme, federal kurumlar üzerindeki kontrolü merkezileştirme ve yönetimin gündemini ilerletme yönündeki daha geniş çabaların bir parçası şeklinde değerlendiriliyor.

Amerikan kamu idaresindeki CIO pozisyonları mevcut durumda "kariyere ayrılmış" olarak tanımlanıyor, yani yönetimler arasında tarafsızlık ve sürekliliği sağlamak için sadece "kariyer memurları" atanabiliyor. “Bu pozisyonların "genel" olarak yeniden sınıflandırılması, bunları siyasi atamalara açacak ve yönetimin politika hedefleriyle uyumlu kişileri atamasına olanak tanıyacak” yorumu yapılıyor.

OPM muhtırası ise, kurum CIO'larının rolünün siber güvenlik, yapay zeka ve dijital altyapı gibi alanlarda önemli politika yapma sorumluluklarını kapsayacak şekilde evrildiğini savunuyor. Bu nedenle, yönetim bu pozisyonların politika önceliklerini etkili bir şekilde uygulayabilen kişiler tarafından doldurulması gerektiğine inandığını belirtiyor.

Eleştirmenler, bu değişikliğin kritik BT rollerinin siyasallaşmasına yol açabileceği, federal kamu hizmetinin tarafsız doğasını zayıflatabileceği ve hükümet BT operasyonlarının istikrarını ve güvenliğini etkileyebileceği konusunda endişelerini dile getiriyorlar.

Bu öneri, federal kurumları yeniden yapılandırmayı ve hükümet işlevlerinin siyasi denetimini artırmayı amaçlayan Elon Musk liderliğindeki Hükümet Verimliliği Bakanlığı'nın (DOGE) kurulması gibi Trump yönetiminin diğer uygulamalarının bir benzeri.

Şu anda kariyer rezervi olarak sınıflandırılan CIO pozisyonlarına sahip devlet kurumlarının, 14 Şubat 2025'e kadar OPM'ye yeniden sınıflandırma taleplerini göndermeleri rica edildi.

USDS’nin yönetici yardımcısı Ted Carstensen istifa etti

Elon Musk'ın liderliğindeki Department of Government Efficiency (DOGE) tarafından yeniden adlandırılan ABD Dijital Servisi'nin (USDS) yöneticisi yardımcısı Ted Carstensen istifa ettiğini duyurdu. Carstensen, meslektaşlarına gönderdiği veda mesajında, servisin misyonuna olan bağlılığını vurguladı ancak "farklı bir yol" seçtiğini belirterek ayrılma kararını dile getirdi. Ayrıca Trump yönetimi tarafından federal çalışanlara "Yol Ayrımı" adıyla sunulan ertelenmiş istifa teklifini kabul etmeyeceğini de not etti.

Carstensen'in istifası, USDS'deki önemli değişikliklerin ortasında geldi. Bunlar arasında, bölümün Yönetim ve Bütçe Ofisi'nden Başkanlık İcra Ofisi'ne geçişi yer alıyor. Bu değişim, çalışanların Slack gibi iletişim araçlarını kullanmayı bırakmaları ve hükümet tarafından verilen yeni cihazları ve e-posta hesaplarını beklemeleri yönündeki talimatlarla birlikte, kurum içinde karışıklığa ve direnişe yol açtı.

Carstensen'in duyurusunun ardından, bir federal yargıç, perşembe günü belirlenen "Yol Ayrımı" istifa son tarihinin ertelenmesini emretti ve bu, teklifin yasallığıyla ilgili tartışmalar 10 Şubat'taki duruşmanın sonrasına ertelendi. Programa, Amerikan Devlet Çalışanları Federasyonu, Amerikan Eyalet, İlçe ve Belediye Çalışanları Federasyonu ve Ulusal Devlet Çalışanları Derneği dahil olmak üzere çeşitli işçi sendikalarından yasal itirazlar geldi. Bu sendikalar, programın İdari Prosedür Yasası'nı ve potansiyel olarak Eksiklik Karşıtı Yasası'nı ihlal ettiğini savunarak, programın yasallığı ve çalışanlara böylesine önemli bir karar vermeleri için verilen zamanın kısalığını belirtiyor.

Yargıcın geçici yasaklama emri ile programın uygulanmasını durdurması ve istifa tarihini ertelemesi, programın yasallığının daha fazla incelenmesine olanak ve federal çalışanlara seçeneklerini değerlendirmeleri için ek süre sağlıyor. Davanın esasını daha ayrıntılı olarak değerlendirmek için pazartesi günü bir duruşma planlanıyor.

Carstensen'in ayrılışı, Trump yönetiminin Musk'ın ekibiyle işbirliği yaparak DOGE kapsamında hükümet operasyonlarını yeniden yapılandırmaya çalışmasıyla federal kurumlardaki devam eden gerginlikleri ve belirsizlikleri gösteriyor.

"Yol Ayrımı (Fork in the Road)"; ertelenmiş istifa programı nedir?

Ocak 2025'te Trump yönetimi tarafından tanıtılan "Yol Ayrımı" ertelenmiş istifa programı, Amerikan federal iş gücünü azaltmayı amaçlayan bir girişimdir. Program, federal çalışanlara 30 Eylül 2025'ten itibaren istifa etme seçeneği sunuyor. Ancak o tarihe kadar maaşlarını ve yan haklarını almaya devam ediyorlar. Bu teklifi kabul eden çalışanlar, istifaları resmi hale gelene kadar hiçbir görev olmaksızın idari izne ayrılıyorlar. Başka deyişle 8 aylık maaş paketi alarak işten ayrılmış oluyorlar.

Bu girişim Trump yönetiminin, ABD Federal Hükümetini -operasyonları basitleştirme ve verimsizlikleri azalma hedefi ile- yeniden yapılandırma çabalarının bir parçası. Ancak, uygulanma şekli, yasal statüsü ve federal kurumlar üzerindeki potansiyel etkisi konusunda önemli tartışmalara yol açtı.

Program, askeri personel, ABD Posta Servisi çalışanları ve göçmenlik uygulaması ve ulusal güvenlikle ilgili pozisyonlarda çalışanlar hariç olmak üzere tüm tam zamanlı Amerikan federal çalışanlarına sunuluyor. Ancak kurumlar belirli pozisyonları muaf tutma konusunda takdir yetkisine sahip. Programa ilgi duyan çalışanlardan, konu satırında "İstifa" kelimesi bulunan bir e-postayı hükümet hesaplarından Personel Yönetimi Ofisi'ne (OPM) göndermeleri istendi.

Program, federal çalışanlar arasında kafa karışıklığına ve endişeye yol açtı. Sendikaları ve hukuk uzmanları programa karşı çıkıyorlar. Amerikan Hükümet Çalışanları Federasyonu da dahil olmak üzere sendikalar, programın “İdari Prosedür Yasası” ve “Eksiklik Karşıtı Yasası”nı ihlal ettiğini iddia ederek davalar açtılar. Programın uygun yasal yetkiye sahip olmadığını ve şu anda tahsis edilen fonların ötesinde ödemeler vaat etmenin anayasaya aykırı olduğunu savunuyorlar.

Diğer yandan bireysel olarak çalışanlar da, programın yasallığı ve faydalarının güvenliği konusunda emin olmadıklarını söylüyorlar. Şubat 2025'in başı olarak, yaklaşık 40.000 çalışan veya federal iş gücünün yaklaşık yüzde 2'si teklifi kabul etti. Ama bu Trump yönetiminin yüzde 5-10 hedefinin gerisinde kalmış durumda.