İnternetin "disruptive" doğası, her şeyi altüst etmeye devam ediyor. Bildiğimiz referanslar yok oluyor, yerine başka şeyler geliyor. Bunun bir örneği dün yaşandı. Benim bildiğim 20.yüzyılın "birleşin" çağrısı şöyle bir şeydir;
'Bütün ülkelerin işçileri ve ezilen halklar birleşin'
Ama dün ABD Başkanı Joe Biden birleşin dedi :
Cumhuriyetçiler ve Demokratlar Birleşin !
Kime karşı?
Joe Biden, "Big Tech Suistimaline Karşı Birleşin" diyor, Wall Street Journal'da yayınlanan görüş yazısında, Amerikan Başkanı Biden Amerikan büyük teknoloji şirketlerine karşı Demokratların ve Cumhuriyetçilerin iki partili güçlü bir yasa çıkarmak için birleşmesi gerektiğini söyledi.
Bunu son 5-6 yıldır konuşuyoruz; internet devleri, sınır tanımayan yapıları, ödemedikleri vergiler ve her işe el atmaları dolayısıyla tekelleşmeleri sayesinde, olmaması gerektiği kadar büyüdüler. Daha önce hep yazdık, kazançları en büyük 10 ülkenin arkasından sıralanacak düzeye geldi. Tarihteki Roma, Moğol, Osmanlı İmparatorlukları gibi kıtalararası imparatorluklar ve sonrasındaki krallıklar çağı, 19 yüzyılın sonunda, 20.yüzyılın başında sona erdi. Uygulaması başarılı ya da değil, demokrasi ve sosyalizm çağı 20.yüzyılı yönetti. Ama 21.yüzyılda yavaş yavaş “Şirket krallıklarına"na giriyoruz gibi gözüküyor.
Bunlar yeni nesil krallıklar. Öyle ki, diğer şirketleri satın alarak ya da yok ederek, hemen her alana el attılar. 2010’larda Google’un Intern filmi bize “bir İnsan Kaynakları Cenneti” anlatırken, 5 yıl geçmeden, cehennem gözüktü. Çalışanların sendikalaşmasını engellemek için firmalar kiralanmaya başlandı. Elon Musk benzeri CEO'ları ise, kabalıkları ve acayiplikleri ile "Silikon Vadisi Psikopatları" kitabını haklı çıkarır hale geldiler.
Yeni nesil krallıklar artık ülkelerin de yönetimlerini tehdit ediyor
Joe Biden'ın ikazının nedeni şu; bu internet devleri bilerek ya da bilmeyerek, ülkelerin yönetimine dair manipülasyonlar yapıyor. Google'un arama motorunu inceleyen ABD North Carolina Üniversitesi araştırmacılarından Prof.Francesca Tripodi, “Propagandacıların Başucu Kitabı (The Propagandists’ Playbook)” isimli kitabında şöyle uyarıyor;
"Google kendine göre bu tür bir yaklaşım gösterirken, genellikle demokratik katılımı engelleyen, asılsız iddiaları doğrulayan ve hatta bu durumu yalanları yaymak için manipüle edenlerin işine yarayan bir duruma dönüşüyor."
Cambridge Analytica olayı bir yana Facebook'un hala kime ne gösterdiğini, göstermediğini bilemiyoruz.
Google ve Facebook, kendilerinden listelediği basın kanalları için ödeme isteyen Avustralya'lı kullanıcıları kullanarak, hükümeti tehdit etmeye kalktılar. Ama Avustralyalı kullanıcılar sağduyu gösterince, geri adım attılar. Bugün dünyada gazeteciliğin geriye gitmesinin, reklam gelirlerinin 10 kat azalmasının temelinde, reklam musluğunu elinde tutan bu internet devleri var.
Diğer yandan son günlerde ülkemizde Google ve Wikipedia'nın birlikte yarattıkları ve aradan geçen 2 haftaya rağmen hala bir açıklama getirmedikleri, sorumlularını ortaya koymadıkları Ekrem İmamoğlu konusundaki dezenformasyonu da unutmuş değiliz.
Özetle bu firmaların yarattığı kargaşa gittikçe kötüye gidiyor. Böyle devam ederse, Google, Facebook, Twitter, Amazon, Microsoft ve Apple tarafından yönetilen, sadece onların şirketlerinde çalışan, onların istediği oyları veren, onların verdiği izinler çerçevesinde yaşayan hale dönüşeceğiz.
Amerika para ve verileri ellerinde tutan bu şirketlerle artık başa çıkamıyor
Amerikalı Cumhuriyetçiler ve Demokratlar, son birkaç yıldır bu konuyu soruşturuyorlar ama çözemiyorlar. Çünkü farklı açıdan bakıyorlar. Gerçi tecrübeleri var; bu tür tekelleşme önlerine 20.yüzyılın başlarında tütün, tren yolu, çelik, sonlarında ise telekom (AT&T) ve yazılım (Microsoft) konusunda gelmiş. Yüzyılın başında başarmışlar. Ama yüzyılın sonunda başaramamışlar. Bugün 21.yüzyılda ise, Amerikan kongresi bu devlerin ne iş yaptığını, nasıl para kazandığını vsvs anlamak için 5-6 yıldır uğraşıyor (dinozor oldukları için de Z Nesli Demokratlara Bile Kötü Bakıyor).
İşte bu nedenle Biden bir makale ile Kongre üyelerine sesleniyor ve konum, biyometri ve sağlık bilgileri gibi verilerin ne kadarının toplanabileceğine sınırlamalar getirmek de dahil olmak üzere "Amerikalıların mahremiyeti için ciddi federal koruyucu tedbirler" görmek istediğini söyledi. Gençlerin zorbalık, şiddet, travma ve akıl sağlığı ile mücadelelerine atıfta bulundu :
"Sosyal medya şirketlerini kâr amacıyla çocuklarımız üzerinde yürüttükleri deneyden sorumlu tutmalıyız"
Ayrıca, teknoloji şirketlerini "yaydıkları içerik ve kullandıkları algoritmaların sorumluluğunu üstlenmeye" zorlamak için İletişim Ahlakı Yasası'nın 230. bölümünde acil bir reform istedi.
Biden yazısında reform için 3 ana konuya işaret etti. Bunları aşağıda verelim;
"Birincisi, Amerikalıların mahremiyeti için ciddi federal koruma tedbirlerine ihtiyacımız var. Bu, şirketlerin internet geçmişiniz, kişisel iletişimleriniz, konumunuz ve sağlık, genetik ve biyometrik verileriniz gibi son derece kişisel verileri nasıl toplayabileceği, kullanabileceği ve paylaşabileceği konusunda net sınırlar anlamına gelir. Şirketlerin hangi verileri topladıklarını açıklamaları yeterli değildir. Bu verilerin çoğu ilk etapta toplanmamalıdır. Bu koruma tedbirleri, özellikle çevrimiçi ortamda savunmasız durumda olan gençler için daha da güçlü olmalıdır. Hedefli reklamları sınırlamalı ve çocuklar için tamamen yasaklamalıyız.
İkincisi, Big Tech şirketlerinin yaydıkları içerik ve kullandıkları algoritmaların sorumluluğunu almalarına ihtiyacımız var. Bu nedenle, teknoloji şirketlerini sitelerinde yayınlanan içerikler için yasal sorumluluktan koruyan İletişim Ahlakı Yasası'nın 230. Bölümünde temelden reform yapmamız gerektiğini uzun süredir söylüyorum. Ayrıca, Big Tech'in ayrımcılık yapmasını, fırsatları eşit derecede nitelikli kadınlardan ve azınlıklardan uzak tutmasını veya çocuklara akıl sağlıklarını ve güvenliklerini tehdit eden içerikleri göndermelerini engellemek için kullandığı algoritmalar hakkında çok daha fazla şeffaflığa ihtiyacımız var.
Üçüncüsü, teknoloji sektörüne daha fazla rekabet getirmemiz gerekiyor. Yönetimim, Temmuz 2021 tarihli yürütme emrimle tutarlı olarak ekonomi genelinde rekabeti teşvik etmede güçlü ilerleme kaydetti. Ama yapabileceğimiz daha çok şey var. Teknoloji platformları yeterince büyüdüğünde, çoğu rakiplerini dışlarken veya dezavantajlı duruma düşürürken kendi ürünlerini tanıtmanın yollarını buluyor veya rakiplerinden kendi platformlarında satış yapmaları için bir servet talep ediyor. Ekonomimiz için vizyonum, herkesin - küçük ve orta ölçekli işletmeler, anne-baba mağazaları, girişimciler - en büyük şirketlerle eşit şartlarda rekabet edebileceği bir vizyon. Bu vizyonu gerçekleştirmek, gelecek nesil büyük Amerikan şirketlerinin ve Amerikan teknolojisinin en son yeniliklerde dünyaya liderlik etmeye devam etmesini sağlamak için daha adil kurallara ihtiyacımız var. "
Gelişmeleri takip ediyoruz. Bu internet devleri hayatımızı, şimdiye kadar olmadığı kadar kolaylaştırdı. Ancak acaba aldıkları, verdiklerinden çok daha fazla mı? Bu konuya hepimizin temkinli yaklaşması lazım.